Sizin hakkınızda çok şey duydum. Deniz piyadesiydiniz, bir Gümüş yıldız kazandınız ve dahası. | Open Subtitles | سمعت الكثير عنك أيها الجوال كنت في مشاة البحرية وفزت بالنجمة الفضية وكل شيء |
Yarın sana Gümüş yıldız verilmesini sağlayacağım. | Open Subtitles | سأذكرك في الطلبات غدا واوصي لك بالنجمة الفضّية. |
Pekâlâ. Gümüş yıldız madalyasını hak ettiğin gün,... Neredeydin? | Open Subtitles | حسنٌ ، اليوم الّّذي كُرمت بهِ بالنجمة الفضية ، أين كنتَ؟ |
Biliyor musun? Gümüş yıldız Polis Malzemeleri'nde çalışıyordum. | Open Subtitles | كما تعلم، كنت ممثلا لإمدادات الشرطة بالنجمة الفضية |
Gümüş yıldız ile geri döndü. Bu çocuklardan. | Open Subtitles | و الذى عاد بالنجمة الفضية من هناك |
Görüyor musun, Tim Murphy arkadaşlarına Gümüş yıldız madalyası verilmesi için orduya dilekçe yazmış. | Open Subtitles | كما ترى " تيم ميرفي " قدم عريضةً للجيش لتعويض أصدقائه بالنجمة الفضية |
Gerçekten orada olan altı askerin tanıklık ettiği bu hareket oğlumun hayatına mâl oldu ve gümüş yıldız madalyasını kazanmasını sağladı. | Open Subtitles | ذلك العمل الذي يشهد عليه ستة جنود والذين كانوا فعلًا هناك ذلك العمل كلّف حياة ابني... وجعلته يفوز بالنجمة الفضّية... |
Tamam. Şimdi Flanders'ı bir yıldız içinde fatura öderken sonra Flanders'ı yıldız içinde dişlerini... | Open Subtitles | حسناً ، بعدها سننتقل بالنجمة إلى لقطة فاتنة لـ(فلاندرز) يدفع فواتيره |
Güzel. yıldız içine al ve çıktık. | Open Subtitles | رائع ، اقطع بالنجمة ثم ننتهي |
Evet, gümüş yıldız kazanmış. | Open Subtitles | وقد تقلّد بالنجمة الفضية |