"بالنسبة لامرأة" - Translation from Arabic to Turkish

    • kadın için
        
    • kadına göre
        
    • bir kadının
        
    • bir bayan için
        
    Bilirsiniz, benim gibi kendini beğenmiş bir kadın için böyle bir kültürde yaşlanmak oldukça zor. TED بالنسبة لامرأة عقيمة مثلي، من الصعب أن تكبر في ظل هذه الثقافة.
    Bayan, bir kadın için bile fazla olan şu duruşunuzla, kendi iyiliğiniz için daha az cesur olsanız iyi olur. Open Subtitles سيّدتي، حتى بالنسبة لامرأة لديهاوجهكِالقويّ.. أنتِ تغدين شجاعة أكثر من اللازم لمصلحتكِ الشخصية
    Dan'i hayatına sokmak, senin gibi zeki bir kadın için aptalca bir hareket. Open Subtitles اتعرفين, بالنسبة لامرأة ذكية بدأت تصبحين حقاً غبية بالسماح لـ دان بالدخول الى حياتك
    Alçak gönüllü bir kadına göre, eşinizin tavırları inceleşti. Open Subtitles بالنسبة لامرأة من أصل متواضع,زوجتك ذات ذوق رفيع ومنتجب
    Biliyor musun, az önce kocamla yattığını itiraf eden bir kadına göre çok küstasın. Open Subtitles أنتِ وقحة بالنسبة لامرأة اعترفت لي للتو أنها ضاجعت زوجي
    Ama Londra'da yalnız bir kadının tek başına ilerlemesinin kolay birşey olmadığını öğrendim. Open Subtitles لكني اكتشفت أن التجول وحيدة في لندن لم يكن أمراً سهلاً بالنسبة لامرأة
    Söylemek istediğim, sağlığın iki gün sonra 40 yaşına girecek bir bayan için çok iyi. Open Subtitles ...المهم هو أن صحتكِ رائعة بالنسبة لامرأة ستصبح فى الـ40 من عمرها بعد يومين
    Turuncu giysiler içinde, ayakları su toplamış bir kadın için çok konuşuyorsun. Open Subtitles هذا كلام كبير بالنسبة لامرأة تقف مرتدية حلّة برتقالية وهناك بثور على قدميها
    Rahatlamak isteyen bir kadın için, istediğiyle başaçıkabilmenin yolunu bulmak çok önemli. Open Subtitles بالنسبة لامرأة من المفترض أنها معدومة هي تعرف كيف تثير الأمور عندما ترغب
    Mesleğimin bir kadın için ne kadar tehlikeli olabileceğini fark ettim. Open Subtitles أتعلم، هذا يجعلك تُدرك بمدى خطورة هذا العمل بالنسبة لامرأة.
    Yanında yatan ve karın olan kadın için de hiç hoş bir şey değil ama. Open Subtitles ولكنّه ليس في غاية اللطف بالنسبة لامرأة في هذا السرير والتي قدرها أنّها زوجتك.
    Hayatı boyunca bir gün bile çalışmayan bir kadın için iyi iş çıkardın. Open Subtitles بالنسبة لامرأة لم تعمل يومًا في حياتها، فأنت أبليت بلاءً حسنًا.
    Bence benim yaşımdaki bir kadın için kendimi oldukça diri tuttum. Open Subtitles أظن، بالنسبة لامرأة في مثل عمري فقد حافظت على رشاقتي بشكل جيد
    Bence evlilik, bir kadın için alçaltıcı özellikle benim gibi bir kadın için. Open Subtitles أنا أؤمن أن الزواج يحط من قدر المرأة... خاصة بالنسبة لامرأة مثلي.
    Bir kadın için, evlilik mutluluk demektir. Open Subtitles بالنسبة لامرأة ، السعادة فى الزواج.
    53 yaşında bir kadın için mi? Open Subtitles بالنسبة لامرأة تبلغ من العمر 53 عاماً؟
    20'lerinin ortasındaki bir kadına göre iyi para kazanıyormuş. Open Subtitles بالنسبة لامرأة في منتصف العشرينات من الواضح أنها تجني مالاً وفيراً
    İyi. Frijit, sevimsiz ve yaşlı bir kadına göre çok seksi. Sence ben seksi miyim? Open Subtitles حسناً ، إنها مثيرة بالنسبة لامرأة مسنة قاسية ومتوحشة
    Bütün yetişkinlik halatını seri katillerin peşinde... geçiren bir kadına göre, bayağı sarsılmış durumda. Open Subtitles بالنسبة لامرأة أمضت حياة الرشد بأكملها ،وهي تطارد القتلى المتسلسلين فإنها مصدومة جداً
    Ölü bir kadına göre gerçekten süper görünüyorsun. Open Subtitles يجب علي أن أخبرك بأنه بالنسبة لامرأة ميتة تبدين فعلا رائعة
    Ailemin bulunduğu topluluktan bazı erkekler, bir kadının müzikle uğraşmasının ve medyada olmasının kabul edilemez ve onursuzca olduğunu söylüyorlardı. TED شعر بعض الرجال في مجتمع والدي أن ذلك أمر غير مقبول ومخز بالنسبة لامرأة أن تشارك في الموسيقى وتتواجد في وسائل الإعلام.
    Teşekkür ederim. O kadar içki bir bayan için fazla. Open Subtitles هذه مشروبات كثيرة بالنسبة لامرأة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more