Büyük ziyafeti yarınki zafer kutlamasına saklıyorum. | Open Subtitles | أبقيت الليلة الكبيرة للأحتفال بالنصر غدا. |
Avrupa 'nın her yerinde zafer bekleniyor zafer için aynı Tanrıya dua ediliyordu. | Open Subtitles | لقد صاحوا بالنصر في جميع أنحاء أوروبا صلوا من أجل النصر إلى الرب مهمتي .. |
Oh gün ışığı! Düşmanlarıma karşı öngördüğüm zafer olağaüstü olacak! | Open Subtitles | الأن أحس بالنصر على أعدائي كم سيكون هذا رائعا |
Muhtemelen gerçek zaferi hissettiğim son başarımdı. | Open Subtitles | ربما كانت هذه المرة الأخيرة التي شعرت فيها بالنصر الخالص |
Bir insanın karakteri ise zaferin tadını nasıl çıkardığıyla değil bozguna nasıl katlandığıyla belirlenir. | Open Subtitles | وشخصية أحدهم لا تُحدد بكيف يستمتع هو أو هي بالنصر بل كيف سيتحمل أو تتحمل هي الهزيمة |
5 ay önce buraya ulusal zaferimizi kutlamak için toplandık | Open Subtitles | قبل خمسة شهور، تجمعنا هنا من أجل الأحتفال بالنصر الوطني. |
Şey, uh, zaferinizin tadını çıkartın çocuklar. | Open Subtitles | حسناً، استمتعوا بالنصر يا فتيان |
zafere olan kayıtsız şartsız inançları eminim ki bu açığı telafi edecektir. | Open Subtitles | ايمانهم اللامحدود بالنصر النهائي يعوّض عن ذلك |
Sonucun zafer veya yenilgiyle sonuçlanıp, sonuçlanmayacağını düşünmemelidir. | Open Subtitles | لا يجب أن تفكر إذا كان سينتهى بالنصر أو الهزيمة |
Olayın zafer veya yenilgiyle sonuçlanıp sonuçlanmayacağı düşünmemelidir. | Open Subtitles | لا يجب أن تفكر إذا كان سينتهي بالنصر أو الهزيمة |
Ben bunu kutlayalım derim! Herkese benden bir zafer lattesi. - Sağ ol Harry, sana borcum olsun. | Open Subtitles | ,انا اقترح ان نحتفل بالنصر جولة من القهوه للجميع هنا على حسابي شكرا لك هاري,انا ادين لك بمعروف |
Ama eğer buraya gelme sebebimi halletmeme izin verirsen, hala zafer iddia edebilirsin. | Open Subtitles | أنا قمت باستغلالك لكن ما زال يمكنك أن تحتفل بالنصر لو أنك تركتني أنتهي من المهمة التي أتيت من أجلها |
Saddam onlara zafer vaat etmişti fakat onun yerine mağlubiyeti tattılar. | Open Subtitles | وعدهم صدام بالنصر ولكنهم خسروه عوضا عن ذلك |
- O yaratığa karşı kazanılan bu yapay zafer fikir de sizin mi beyefendi? | Open Subtitles | لذا ، نحن مدينين لك بالنصر السريع على الوحش |
Umarım benim zafer umutlarımdan çok daha iyi bir durumdayken sen ulaşır bu mektup sana | Open Subtitles | أتمنى أن يصلك هذا و أنت في أحسن حال أكثر من تمنياتي بالنصر |
Buna "zafer" diyebilir miyiz, bilemiyorum. | Open Subtitles | لا أدري إن كان يطيب لنا بأن ندعوا ذلك بالنصر |
zafer umudu olmadan binlercesi öldü iki tarafta yalnızca bir avuç sayıda savaşçıya düştü. | Open Subtitles | مات الآلاف بدون أمل بالنصر لم يبقَ من الجانبين سوى حفنة من المحاربين |
Buraya, zafer turu atmaya mı geldin? | Open Subtitles | حسناً, إذن أنت هنا من أجل, ماذا؟ من أجل أن تحتفل بالنصر أمامنا؟ |
Almanya da her yerde zaferi kutladı. | Open Subtitles | ألمانيا أيضا إحتفلت بالنصر حيثما إستطاعت |
Bence bu zaferi kabul edip, hayatımıza devam edelim. | Open Subtitles | أعتقد أنه علينا فقط أن ندعوه بالنصر, و نتخطاهـ |