"بالنعاس" - Translation from Arabic to Turkish

    • uykum
        
    • Uykun
        
    • uykulu
        
    • uykuya
        
    • uyuya
        
    • uykumu
        
    • Uyku
        
    • Uyuyor
        
    • uykunu
        
    • uyuyacağım
        
    • uykusu
        
    • uykucu
        
    • uyuyakalıp
        
    • uyuyakaldım
        
    • Uyuyakalmışım
        
    Baba, bunu yarın konuşabilir miyiz? Çünkü çok uykum geldi. Open Subtitles أبي، هل يمكننا التحدث في هذا غداً، أشعر بالنعاس الآن
    Virüs yüzünden mi sürekli uykum geliyor? Open Subtitles هل الفيروس هو ما يجعلنى أشعر بالنعاس الشديد؟
    Uykun yoksa, aşağı inip, bana masaj yapabilirsin. Open Subtitles إذا كنتِ لا تشعرين بالنعاس ، يمكنكِ دائماً النزول لعمل التدليك لي
    Termodinamik dalgalanmalar seminerinin ortasında uykulu görünme riskini mi alacaksın? Open Subtitles حقاً ؟ ستخاطر بالنعاس بمنتصف محاضرتك عن التقلبات الحراريّة ؟
    Daha sonra uykuya daldı ve sabah normale döndü. Open Subtitles وبعدها شعرت بالنعاس ورجعت الي طبيعتها بالصباح
    Biliyorum, Birşey yapamadım. "Hawaii Bing-Bao." sırasında uyuya kaldılar. Open Subtitles أعلم ذلك لم أستطع أن أمنعهم لقد شعرا بالنعاس عندما كنا نشاهد هاواي بينق باو
    İyi bir boşaltma genelde benim uykumu getirir. Open Subtitles حسناً، التنفيس الجيد يشعرني عادة بالنعاس
    uykum gelmeye başladı. - Yatağa gidelim mi? Open Subtitles ـ لقد بدأت بالنعاس ، هل تريد الذهاب للسرير ؟
    Eğer çok uykum varsa, ona göstermem gerekiyor. Open Subtitles لكن مجدداً لو شعرت بالنعاس لابد أن اريها ذلك
    Kıyafetlerim çok yumuşak olursa uykum geliyor, biliyorsun. Open Subtitles فأنتِ تعلمين أنه عندما تكون ثيابي ناعمةً جداً فإنها تجعلني أشعر بالنعاس
    Saat çok geç oldu, uykum geldi. Open Subtitles ‫تعرفين أن ليس لدي كرة بلورية ‫الوقت متأخر وأشعر بالنعاس
    Sen jalebi yiyeceksin, Uykun gelecek, ama senin uyumana izin vermeyeceğiz. Open Subtitles سوف تاكل الحلوى وتشعر بالنعاس ولكن لن نسمح لك بالنوم
    Söylesene, çok mu Uykun var? Open Subtitles ماهذا, هل تشعرين بالنعاس إلى هذا الحد؟
    Sonra uykulu uykulu direksiyonun başına geçiyorlar ve trafik kazası geçirme tehlikesi altında oluyorlar. TED وبعد ذلك يشعرن بالنعاس و هنّ وراء مقود السيارة، وهن عرضة لخطر حوادث السيارات.
    Fakat, klasik müzikte bu kadar uykulu hissetmenizin sizden değil, bizden kaynaklandığını düşündünüz mü? TED ولكن هل خطر على بالك أن السبب الذي يجعلنا نصاب بالنعاس مع الموسيقى الكلاسيكية ليس سببه أنت بل سببه نحن ؟
    Meğerse yolun kenarına çekip araba çalışır haldeyken uykuya dalmışım. Open Subtitles على ما يبدو ركنت السيارة بجانب الطريق شعرت بالنعاس ومحرك السيارة ما زال شغالاً
    - Ajan Scully. - Dr. Carpenter. uykuya dalmışım. Open Subtitles " عميلة " سكالى أوه ، دكتورة " كاربنتر " ، أشعر بالنعاس
    Bir süre önce direksiyondayken uyuya kaldım. Open Subtitles أترى .. منذ مده مضت شعرتُ بالنعاس وغفيت بينما كنت أقـود
    Teşekkürler. Bira içmem. uykumu getiriyor. Open Subtitles شكراً لكني لا أشرب البيرة لأنها تجعلني أشعر بالنعاس
    Sekiz saatte bir kullan. Biraz Uyku verebilir. Open Subtitles خذي واحدة كل ثمان ساعات قد يشعرك بالنعاس
    Uyuyor olabileceğini düşündüm. Open Subtitles لقد ظننتُ أنّك ربما غالباً بالنعاس
    Sana yaptıkları iğne uykunu getirecek. Open Subtitles الجرعة التي تلقيتها ستصيبك بالنعاس
    Bir şeyler yiyip sonra da uyuyacağım. Open Subtitles علي ان اجلب بعض الطعام انا اشعر بالنعاس
    uykusu olmadığını söyledi. Ben de yatağa gittim. Open Subtitles قال انه لم يكن يشعر بالنعاس وأنا خلدت للنوم
    5'e geliyor, uykucu rahibe. Open Subtitles إنها الخامسة تقريبا,الأخت تشعر بالنعاس.
    Bir keresinde, "kutuphaneden" bir kitap almış ve okurken uyuyakalıp yatağın altına düşürmüştüm. Open Subtitles مرة واحدة ، أخذت liberry كتاب وشعرت بالنعاس وأنا أقرؤه وتركته تحت السرير
    Rock konserlerinden birkaçına gittim ve uyuyakaldım. Open Subtitles ذهبت لحفلتين لموسيقى الروك وشعرت بالنعاس.
    Film başlamadan Uyuyakalmışım annemle babamın arasında. Open Subtitles شعرت بالنعاس قبل حتى أن يبدأ الفيلم بين أمي وأبي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more