"بالوظيفة" - Translation from Arabic to Turkish

    • İşi
        
    • işini
        
    • İş
        
    İşi alıp almadığını öğrenmek için. Open Subtitles ليعرف رأيه في الفكرة، إن حظى بالوظيفة أم لا
    Bu işi aldığımda... ev işlerini halledeceğini söylemiştin. Open Subtitles حين قبلت بالوظيفة قلت أنك ستعتنين بالمنزل
    Bu işi onun hayatından daha fazla mı önemsiyorsun? Open Subtitles هل أنتَ مهتمٌ بالوظيفة أكثر من اهتمامك بحياته؟
    Bu işi istemiyor olsaydın buraya katılmazdın. Open Subtitles لم تكوني لتشاركي إذا كنتِ لا ترغبين بالوظيفة.
    Bu yüzden, sana işini ballandırmayacağım New York'u ballandıracağım. Open Subtitles لهذا السبب أنا لن أقنعك بالوظيفة و لكن أقنعك بنيويورك
    Eğer bu işi halledebilirsem, buradan taşınabiliriz. Open Subtitles لو تم تثبيتي بالوظيفة فسيمكننا الابتعاد عن هنا
    Bir işi doğru yapmak istiyorlarsa, ...uygun alete sahip olmaları gerektiğini öğrenecekler. Open Subtitles يتعلّمون مبكّراً أنه لتقوم بالوظيفة على أكمل وجه تحتاج الأداة المناسبة
    Bütün bunlardan kurtulmak için öteki işi kabul ettim zaten. Open Subtitles سأقبل بالوظيفة الآخرى كيّ أبعدنا عن كل هذا.
    Sen sevgilinin onun eski sevgilisiyle birlikte olacağı bir işi kabul etmesine izin verdin. Open Subtitles قل لحبيبتك انه لابأس ان تقبل بالوظيفة مع حبيبها السابق الوسيم
    Tek seçeneğin buysa işi kabul et. Open Subtitles إذا كان هذا هو خيارك الوحيد فأقبلي بالوظيفة
    Geçen sefer geri çevirdiğin işi ben kaptım. Open Subtitles لقد قبلت بالوظيفة عندما تركتها المرة السابقة
    Birkaç insanla konuştum eğer işi istersen, oyları sana. Open Subtitles و قد تحدثت الى بعض الاشخاص و سيصوتون لك اذا رغبت بالوظيفة
    Sizi yönetici yaparsam, bu işi ameleler bile ister. Open Subtitles لو جعلتك مديراً, حتى الشحاذين سيطالبون بالوظيفة
    İtiraf et işte, işi almamı istiyorsun ancak söylemeye korkuyorsun. Open Subtitles اعترفي بأنّكِ تريدين منّي أن أقبل بالوظيفة ولكنّكِ تخشين قول ذلك
    İtiraf et, işi kabul etmemi istiyorsun ama söylemekten korkuyorsun. Open Subtitles أعترفي، بأنكِ تريدين أن أقبل بالوظيفة ولكنكِ خائفة جدًا من أن تقولي ذلك
    Bana işi kabul edeceğini söyledikten sonra değişen şeyin ne olduğunu bilmek istiyorum. Open Subtitles أريد أن أعرف ما الذي تغيّر ما بين قولك بأنك ستقبل بالوظيفة إلى الآن
    Bu da, işi yapmaktan çok işi almaya odaklanmışım gibi gösteriyor beni. Open Subtitles يعطي انطباعاً بأني كنت أكثر تركيزاً على على الإنتقال إلى الوظيفة من القيام بالوظيفة
    İşi kabul etmeyeceğimi zaten biliyordun, değil mi? Open Subtitles كنت تعرفين أنني لن أقبل بالوظيفة أليس كذلك؟
    Tabor Calchek o işi bulur, biz de yaparız. Open Subtitles تابور كالشيك هو يحصل على الوظيفة ونحن نقوم بالوظيفة
    Lowa işini kabul etmezsen Meksika kaçamağınızı herkese anlatırım. Open Subtitles إذا لم تقبلي بالوظيفة في أيوا سأحرص على أن يعرف الجميع بشأن لقائك بالحبيب المكسيكي
    Problem iş ile ilgili değil, problem seninle çalışmak. Open Subtitles حسناً,المشكلة ليست بالوظيفة, بل العمل لحسابُكَ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more