Japonya'da sayesinde ölümden döndüm. O günden beri kafamda var bu. | Open Subtitles | كنت ميتاً باليابان و هي أعادتني و كل شئ منذئذ بفضلها |
Ben dört yaşındayken, büyük babamla Japonya'da bir parkta yürüyorken, o aniden kayboldu. | TED | حين كنت في الرابعة، بينما كنت وجدي نتجول في منتزه باليابان لم أجده فجأة. |
Örneğin 2004'te devasa bir deprem, Japonya'nın en büyük adasında bir bölgeyi mahvetti. | TED | على سبيل المثال، في 2004، تعرضت منطقة تقع بأكبر جزيرة باليابان لهزه أرضية عنيفة. |
Japonya ile kıyaslayabilirim. İşte Japonya tırmanıyor. | TED | يمكنني المقارنة باليابان. هذه هى اليابان قادمة إلى هنا. |
Babamın Japonya ile çok derin bir duygusal bağlantısı var, fakat buna rağmen o dergiyi komik bir propaganda organı olarak görüyor. | Open Subtitles | والدى لديه ارتباط عاطفى عميق باليابان لكن حتى بالرغم من هذا كانت صحيفه دعائيه سخيفه |
Ben 14 yaşındayken babamın Japonya'ya tayini çıktı. | Open Subtitles | عندما كنت بسن الـ14 كان والدي مجنداً باليابان |
Ben 14 yaşındayken babamın Japonya'ya tayini çıktı. | Open Subtitles | عندما كنت بسن الـ14 كان والدي مجنداً باليابان |
Gelmeyecekler. Onlarla Japonya'da görüşeceğim. | Open Subtitles | انهم لن يحضروا , انا سوف اقابلهم باليابان |
Metodlarımız farklı olsa bile Japonya düşüncelerin... ..tamamen kendine ait. | Open Subtitles | بالرغم من اختلافنا إلا أنني توقعت أنك تهتم باليابان على طريقتك |
Japonya'da oynanacak ilk maç. Bütün gözler üzerinde olacak değil mi? | Open Subtitles | انها اول مباراة لك باليابان ستكون العديد من الأعين عليك |
Şimdi iyi avukatları sayesinde çıkmış ve Japonya'ya iade edilmek üzere. | Open Subtitles | والان قد خرج ,لانه حصل على عده محاميين جيدين تم اطلاق سراحه,وهو الان يعمل على تبادله باليابان |
Alt kattakiler, Japonya'yı umursamıyor. Direktör bize güveniyor. | Open Subtitles | هم لا يهتمون بما يجري باليابان كما أن المخرج يثق بنا |
Japonya'da sıkça meydana gelen deprem sonucu bu inşaatın sorumluluğunu sismik ekibimiz almak zorunda. | Open Subtitles | بسبب مشكلة الزلازل باليابان.. نحتاج إلى المصممين المختصين في الزلازل للإشراف على موقع البناء |
Japonya'daki her kasabayı bilemem ki. | Open Subtitles | انا لا اعلم كل المدن التي باليابان , ياصاح |
Sekreter Moon, Japonya'daki toplantıyı iptal et. | Open Subtitles | سكرتيرة مون, إتصلي بالمكتب باليابان لإلغاء الإجتماع |
Tek bildiğimiz saldırganın Japonya ile bağlantısı olabilir. | Open Subtitles | كل ما نعرفه هو ان المعتدى قد يكون لديه صلة باليابان |
Beyimizin Japonya ve İngiltere'ye olan hayranlığını yansıtıyor. | Open Subtitles | أنه يعكس إعجاب السيّد باليابان و إنجلترا |
Sonra Japonya'yı aradım. Orada saat sabah 10:00'du. Konichiwa. | Open Subtitles | ولكنني اتصلت باليابان حيث الساعة 10 صباحاً صباح الخير |
JOSEPH C. GREW A.B.D.'nin Japonya Büyükelçisi | Open Subtitles | جوزيف جرو سفير أمريكا باليابان |
Japonya'da bir sene kaldıktan sonra 88 kiloya çıkmış. | Open Subtitles | -توقف و الآن أصبح 195 بعد اللعب عاماً باليابان |