Pekala Ben, burada yapacağımız seni bir kas geliştirme programına almak. | Open Subtitles | حسنا بنى ماذا سنفعل هنا هوا محاولة التزامك ببرنامج بناء العضلة |
Yaparsan eğer seni tanık koruma programına koyarım, yeni kimlik veririm. | Open Subtitles | أو ستشي به ، وسأضعك ببرنامج حماية الشهود وأعطيك هوية جديدة |
Kaç defa o sandalyede oturup, sanat programı ile ilgilenmediğim için şikayet ettin. | Open Subtitles | كم مرةً جلست على على هذا الكرسي متشكياً لعدم أهتمامي ببرنامج الفنون ؟ |
Önce görüntülerden temiz bir resim yakaladım gerisini yüz tanıma programı tamamlıyor zaten. | Open Subtitles | حالما سحبتُ صوراً نظيفة من اللقطات، اضطررتُ لوضعهم ببرنامج التعرّف على الوجوه فحسب. |
Bir TV konuşma programında dört beyaz erkeğin karşısındaydım. | TED | كنت حاضراً ببرنامج تلفازي حواري وأمامي أربعة رجال بيض. |
Arkamdan başka programa çıkmaya mı çalışıyorsun? | Open Subtitles | هل تحاول الإشتراك ببرنامج آخر؟ من وراء ظهري؟ |
Ajan eğitim programını aldın galiba. | Open Subtitles | لقد سمعت أنك مررت ببرنامج تدريب العملاء. |
Atalarım vu taşıyıcı programına başladığından beridir, ...bu böyle devam ediyor. | Open Subtitles | أجدادي هم من بدأوا ببرنامج بناء المركبات وأستمرنا على هذا المنوال |
Dokukulmazlıkla seni çıkarabilirim veya tanık koruma programına aldırabilirim. | Open Subtitles | ربّما بإمكاني منحك الحصانة.. أو وضعك ببرنامج حملية الشهود. |
FBI programına bir virüs koydun ve 2 yıl geriye gitmemize neden oldun | Open Subtitles | لقد وضعت فيروس ببرنامج لل اف بى اى منذ عامان |
Bunu yaparsam tanık koruma programına gireceğim ve bir daha görüşemeyeceğiz. | Open Subtitles | و إن فعلت هذا تعرف أنني سأدخل ببرنامج حماية الشهود لن نر بعضنا ثانيةً |
Bütün bunları yoğun bir psikoterapi programı ile destekleyerek yapıyoruz, böylece ağır ve kronik ağrılı durumlarda her zaman görülen umutsuzluk, mutsuzluk ve depresyon gibi durumlarla ilgilenebiliyoruz. | TED | وندعم كل ماسبق ببرنامج علاج نفسي مكثف لتخطي الاكتئاب, واليأس, والجزع الذي غالبا ما يصاحب الالم المزمن الحاد. |
Unutmayın, ancak talimatlara uyarsak başarılı bir otoyol programı yürütebiliriz. | Open Subtitles | تذكروا انه بأتباع التعليمات فقط سيمكننا ان نحتفظ ببرنامج ناجح للطرق السريعة |
Radyo programı yapmayı kabul ettiğin gün sattın. | Open Subtitles | لقد بدئت ببيع التصفية ببرنامج الاتصالات خاصتك |
Belli ki herşeyi Yıldız Geçidi programı ile ilgili bilgileri üzerine kurmuş. | Open Subtitles | من الواضح أنه إستمد كل شيء من معرفته ببرنامج بوابة النجوم |
Büyükbabam bana bir 12-adım programında olduğunu söyledi. | Open Subtitles | جدي أخبرني بأنك تقومين ببرنامج تشافي من إدمان الكحول |
Bu ay özel bir bale programında olmam gerekiyordu, ama ben gizlice sana geldim. | Open Subtitles | كان يُفترض بي أن ألتحق ببرنامج خاص للباليه هذا الشهر لكنبدلاًمن هذا، انسللت وأتيت لمقابلتك |
Yeni hasta isimleri girilmiş mi diye tabletteki programa girdim ve | Open Subtitles | حسناً, لقد اتصلتُ ببرنامج الحاسب اللوحي لأرى ما إذا تم إدخال اسم أي مريضٍ جديد، |
Halen 'Mahatma'nın Sihri' adlı radyo programını birlikte sürdürüyorlar. | Open Subtitles | الآن كلاهما يعملان ببرنامج غاندي على الراديو |
Çünkü seks hayatımızı senin seks şovunda ifşa etmek istemiyoruz. | Open Subtitles | لأننا لا نود إذاعة حياتنا الجنسية، ببرنامج الجنس الطاريء خاصّتكَ. |
Öğrenci değişim programıyla Hindistan'a giden... kızım Caithlin'i... yetiştirmek için istifa ettim. | Open Subtitles | استقلت لأربي طفلتي كايتلن التي تمضي عامها الأخير حالياً ببرنامج تبادل بالهند |
TV şovu yapmama yardım edin. | Open Subtitles | أريدك أن تساعني لأضهره ببرنامج تلفزيوني. |
Yıllar önce Savunma Bakanlığı için çalışırken yetiştirilmiş askerler tasarlamak için bir programda görevlendirildik. | Open Subtitles | قبل سنوات، عندما كنت أعمل مع وزارة الدفاع، كلفنا ببرنامج |
Bir tür turbo şarjlı süper telefon yazılımıyla paramı üçe katlayabileceğini söyledi. | Open Subtitles | قال أنه يستطيع أن يضاعف مالي ثلاثة أضعاف ببرنامج هاتف خارق |
Ben çok... ..gündüz talk Show sunucusu gibiyim. | Open Subtitles | أَنا ... ببرنامج نقاش صباحي. ما الخطأ بيّ؟ |