Başına her ne geldiyse, bu teknede kalarak doğru olanı yapmıyorsun. | Open Subtitles | مهما حدث لك , لايمكن أن تنجح فى تصحيحه ببقائك هنا على هذا القارب |
Sana her ne olduysa, bu gemide kalarak onu düzeltemezsin. | Open Subtitles | مهما حدث لك , لايمكن أن تنجح فى تصحيحه ببقائك هنا على هذا القارب |
Ne kadar endişeli olduğunuzu anlıyorum ama burada kalarak ona yardımcı olamazsınız. | Open Subtitles | أتفهم كم يجب أن تكون قلقاً، لكن لا يوجد شئ يمكنك فعله لمساعدتها ببقائك هنا |
Bana yardımcı olup burada kalman lazım. | Open Subtitles | أريدك أن تساعدني ببقائك هنا إذا قمت بذلك من أجلي |
Bir hafta kalmanı tavsiye etmemi ister misin? | Open Subtitles | هل تريدني أن أوصي ببقائك هنا مدة أسبوع إضافي |
Burada kalarak mutluluğunu feda edebileceğini bana açıkça belirttin. | Open Subtitles | حسناً , لقد وضحت لي بأنك ستُضحين . بسعادتك ببقائك هنا |
Bak burada kalarak başını ne belalara soktun. | Open Subtitles | أرأيت مالذي وقعته فيه ببقائك هنا؟ |
Ve umarım bu evde kalarak bizi onurlandırırsınız. | Open Subtitles | ونأمل أن تشرفنا ببقائك فى ذلك المنزل |
Tüm olanlardan uzak kalarak bana yardım edebilirsin. | Open Subtitles | ساعديني ببقائك بعيده حتى ينتهي كل هذا |
Yine de, canım... bir dakikalığına burada kalarak beni mutlu et. | Open Subtitles | ومع ذلك, عزيزتي... اشبعي رغبتي ببقائك هنا في الوقت الحالي. |
Ama bunu orada kalarak da yapabilirdin. | Open Subtitles | لكنّك يمكن أن تفعل ذلك ببقائك هناك |
Böyle bir dünyada kalarak bu deliği nasıl kapatacaksın! | Open Subtitles | كيف ستقوم بسد هذه الفجوة ! ببقائك في هذا العالم ؟ |
Önemli şey, okulda kalman. | Open Subtitles | حسناً (كلارك) لقد قمت بما هو صائب ببقائك في المدرسة |
Burada kalman sorun olur mu? | Open Subtitles | هل ستكون بخير ببقائك هنا؟ |
Ne var biliyor musun burada kalmanı istemiyorum. | Open Subtitles | أتعلم ماذا؟ أنا لا أرغب ببقائك هنا |
Hepsinin kalmanı istediğini biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعلم أن جميعهم يرغبون ببقائك |