Bu sabah Charles'i aradım ve bana telefonu kapatmadan önce boşanacağınızı söyledi. | Open Subtitles | إتّصلت بتشارلز هذا الصباح وقال لي قبل أن يقفل الخط بأنّكم ستنفصلون |
Charles'ın şifrelerini kırdıkları andan itibaren uçaklara kaza yaptırıp, başka ülkelere saldırabilirler. | Open Subtitles | بمجرد إختراق نظام التشفير الخاص بتشارلز يمكنه إسقاط الطائرات و مهاجمة الدول الأخرى |
Blackriver şirketine kayıtlı cep telefonundan yapılan aramaları takip ederek FBI ajanları dün gece Dubai'nin hemen dışında Charles'ın sabit disklerine ulaşmışlar. | Open Subtitles | بتتبع المكالمات التى صدرت عن هاتف رجال النهر الأسود تمكن رجال المباحث الفيدرالية الليلة الماضية من إستعادة الأقراص الصلبة المفقودة الخاصة بتشارلز |
Hanna, Carissimi Grubu Charles'la bağlantılı diyordu. | Open Subtitles | هانا تعتقد بأن مجموعة قرسيم متعلقة بتشارلز |
Bu sebeple, Charles Darwin'le tanışmam çok vakit almadı. | TED | وفي مرحلة مبكرة، سمعت بتشارلز داروين. |
Charles'a bakmakla çok meşgulüm. | Open Subtitles | أنا مشغولة جداً في الإعتناء بتشارلز |
Charles Grodin'le bağı varsa olay bitmiştir. | Open Subtitles | إذا هو يُتعلّقُ بتشارلز Grodin، هو. لاتقلق حول ذلك. |
Charles Barkley'in muhasebecisi olur kendisi. | Open Subtitles | تكون المحاسبه الخاصه بتشارلز باركليس |
Ancak gayri resmî olarak Charles'la bilhassa akliselim değerler çerçevesinde bir yerde karşılaşmış olsaydınız. | Open Subtitles | لكن لو ألتقيت بتشارلز بصورة غير رسمية في مكان يفوق كل التوقعات... |
Charles'ı ara. | Open Subtitles | اصمتي اتصلي بتشارلز |
Ama Charles'a göz kulak olduğun için sağol. | Open Subtitles | لكن شكراً لأنك تعتني بتشارلز. |
Ancak gayri resmî olarak Charles'la bilhassa akliselim değerler çerçevesinde bir yerde karşılaşmış olsaydınız. | Open Subtitles | -بالطبع. لكن لو ألتقيت بتشارلز بصورة غير رسمية في مكان يفوق كل التوقعات... |