"بتعقب" - Translation from Arabic to Turkish

    • takip
        
    • izini
        
    • takibe
        
    • izlemeye
        
    Şimdi ise bireysel tekneleri takip eden uydu sistemimiz var. TED ولكن سمحت لنا الآن تقنيات الأقمار الاصطناعية بتعقب القوارب الفردية.
    Aynen pek çok hayvanın kendilerini eğittikleri gibi onlarda kendilerini yetişkinliğe hazırlıyorlar. İleride onlarda tüm gün güneşi takip edebilecekler. TED انها تحاول تدريب نفسها كما تقوم الحيوانات الصغيرة قبل ولوجها في مرحلة البلوغ حيث ستقوم لاحقاً بتعقب الشمس طيلة اليوم
    210 numaralı yoldan güneye doğru giden hedefi takip ettik. Open Subtitles قُمنا بتعقب الهدف وهو مُتجه جنوباً على الطريق رقم 210
    Tess, Muirfield'in yetimlerinin arasından sıradaki kurbanın izini sürmeye çalışıyor. Open Subtitles تيس تحاول إيجاده بتعقب أي يتيم من ميرفيلد يسعي خلفه
    Benim için izini sürmeye var mısın? Open Subtitles هل انت مهتمة بتعقب ذلك والحصول علية من اجلي؟
    Federal ajanlar telefonlari, kredi kartlarini, Doktor Ross'un hesaplarini takibe aldi bile ve yerel polis de alarma geçirildi. Open Subtitles نحن نقوم بتعقب جميع الهواتف وجميع وسائل الاتصالات والحسابات البنكية
    - Başlıkları da aktive ettiler. Durdurma anahtarını izlemeye alıyorum. Open Subtitles .ونشّطوا الرؤوس الحربية أقوم بتعقب مفتاح التشغيل الآن
    Birisi tam olarak hangi uçakta olduğunu buldu, bunun üzerine uçuş takip eden bir internet sitesine bağladılar. TED شخص ما كان يعمل على متن الطائرة التي تقلها، لذلك قام بنشر على موقع خاص بتعقب الرحلات الجوية
    Bu alet aktivitelerinizi ve uykunuzu takip ediyor. TED انه يقوم بتعقب وتسجيل كل نشاطك .. حتى اثناء نومك
    Yüzlerce metre öteden balık sürüsünün seslerini fark ettiler ve oyuncaklarını geride bırakıp sonarlarını kullanarak sürüleri takip etmeye başladılar. Open Subtitles لقد التقطت صوت أسماك تتجمع علي بعد مئات الأمتار منها و ها هي تبدأ بتعقب أفواج الأسماك بواسطة "السونار" لديها.
    İpuçlarını takip ediyoruz ama liste uzun olduğundan yardımınız gerek. Open Subtitles لقد بدأنا بتعقب تلك الأدلة لكن اللائحة موسعة للغاية لذا سنحتاج لمساعدتكم
    Bir market sahibi, bir arkadaşını evine kadar takip edip paketlerini evine kadar taşımak için yardım teklif etmiş. Open Subtitles قام أحد مالكي متجر الكحول بتعقب إحدى صديقاتك و عرض عليها حمل المشتريات إلى شقتها
    Sonra da, kimlik kartlarının takip ettiğini bildiği için sisteme, 75 çalışanın bir çantaya sıkış tepiş doluşup kendilerini uzaya fırlattıklarını düşündürttü. Open Subtitles وبذالك سيقوم النظام بتعقب البطاقات لذالك جعلته يفكر بأن 75 موظف محشورين في حقيبة وألقوا بأنفسهم في الفضاء
    Uzay gözlemleri bu lekelerin sayısını Güneş yüzeyinde batış ve fışkırışlarıyla beraber takip etmemizi sağlamaktadır. Open Subtitles و سمح الرصد الفضائي لنا بتعقب أعدادهم كما المد والجزر عبر وجه الشمس
    Saldıracak ekibi üç hafta önce takip etmeye başlamıştık. Open Subtitles لقد بدأنا بتعقب فريق عملياتهم منذ ثلاثة اسابيع
    Sözlü olarak verilecek bir emirdi ve bu yüzden de gardiyanları takip etmemiz gerek. Open Subtitles الأمر كان يجب أن يكون لفظياً لهذا علينا الذهاب، والبدء بتعقب الحارس
    CART ekibinin IP adresini takip etmesini istiyoruz. Open Subtitles علينا تكليف وحدة من القسم التكنولوجي بتعقب عنوان بروتوكول الإنترنت.
    Yeteri kadar para toplayıp, uzaklaştırmanın izini sürene kadar. Open Subtitles فقط المدة الكافية للحصول على بعض المال وأقوم بتعقب ملاحظة إكتشافي
    Yeteri kadar para toplayıp, uzaklaştırmanın izini sürene kadar. Open Subtitles فقط المدة الكافية للحصول على بعض المال وأقوم بتعقب ملاحظة إكتشافي
    Numaranın izini sürerek konuştuğun kişiyi bulacağız. Open Subtitles سنقوم بتعقب أثر هذا الشخص المتواجد بالجهة الأخرى لهذا الأتصال
    Şerif Yardımcısı telefonun izini buraya kadar sürdü. Open Subtitles قامت ديبي بتعقب الاحداثيات للهاتف من هذا المكان
    Federaller telefonları, kredi kartlarını ve Dr. Ross'un banka hesaplarını çoktan takibe aldı. Yerel polis de alarma geçirildi. Open Subtitles نحن نقوم بتعقب جميع الهواتف وجميع وسائل الاتصالات والحسابات البنكية
    Ray bir önsezi üzerine Curtis'in adına yapılan alımları izlemeye başladım. Open Subtitles (راي)، بناءً على حدسٍ، بدأتُ بتعقب عمليّات الشراء تحت اسم (كورتيس).

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more