"بتوصيل" - Translation from Arabic to Turkish

    • teslim
        
    • teslimatı
        
    • götürdün
        
    • bağla
        
    • teslimat
        
    • birleştirdiğinde
        
    • fişe
        
    • taşımam
        
    • elektrik
        
    Yemeğimizi yiyelim, videoları teslim edelim ve gidelim bu kasabadan. Open Subtitles حسناً، لنأكل و نقوم بتوصيل الشرائط و نخرج من المدينة
    Kararımı değiştirdim, kızı ben kendim teslim edeceğim. Open Subtitles من المقترحات في المرتبة الثانية سأقوم بتوصيل الفتاة شخصيا
    Hanımefendi, ben hayatımda soğuk pizza teslim etmedim hiç. Open Subtitles أهي ساخنة؟ لم أقم بتوصيل بيتزا باردة طيلة حياتي
    Bayan, güvenlik şirketi bu zırhlı aracın elmas dağıtıcısına elmas teslimatı yaptığını doğruladı. Open Subtitles سيدتي أجابت شركة الآمن سياراتهم المدرعة تقوم بتوصيل ألماس خام الى تاجر الماس
    Bugün erken saatlerde Lowenthal Malikanesi'ne balık götürdün mü? Open Subtitles هل قمت بتوصيل الاسماك لمنزل لونيثال مبكرا اليوم؟
    Will Gallagher size silah mı teslim ediyor? Open Subtitles ويل جالاجر يقوم بتوصيل الأسلحة لكم يا رجال؟
    Bir an Şeytan için araba teslim ediyorum, sonra karşıma bir ayı çıkıyor! Open Subtitles أجل, في لحظة كنت أقول بتوصيل سيارة لأجل الشيطان و في اللحظة الأخرى أرى دباً
    Her şeyi kendi elleriyle teslim ediyor bu da herkesin ihtiyacı olan bir garanti! Open Subtitles يقوم بتوصيل كل شيء بنفسه، وهذا هو الضمان الذي يحتاجه أي شخص
    Paketi teslim edeceğimi söyledim. Dediğimi de aynen yapacağım. Open Subtitles لقد قلت لك أنني أقوم بتوصيل الأغراض هذا هو عملي
    Paketi teslim edeceğimi söyledim. Dediğimi de aynen yapacağım. Open Subtitles لقد قلت لك أنني أقوم بتوصيل الأغراض هذا هو عملي
    - Uyuşturucu teslim ediyoruz, insanları vuruyoruz. Open Subtitles نقوم بتوصيل المخدرات نقوم بإطلاق النار على الناس
    Bu gece. Adamlarımdan bazıları bu gece bize teslim edecekler. Open Subtitles الليلة بعض عملائي سيقومون بتوصيل ذلك في المساء
    Metas'ın uyuşturucuyu bizzat teslim edeceğini söyledi. Open Subtitles و أن الميتاس يرغبون بتوصيل المخدرات بأنفسهم،
    Başka bir yere bombayı yerleştirirken bile meyveleri teslim etti, Duck. Open Subtitles لقد قام بتوصيل الفاكهه,داك بينما شخص آخر قام بزرع القنبله
    Buz teslimatı yapmanız için siz hıyarları tutuyorum. Acele edin. Open Subtitles أنا استأجركم ايها الخاسرون للقيام بتوصيل الثلج, و اسرعوا
    Cinayet masası. Burada malzeme teslimatı için eleman çalıştırıyor musunuz? Open Subtitles قسم جرائم القتل،أتقوم بتوصيل الطلبات للمنازل؟
    Elbiseni vaktinde götürdün mü? Open Subtitles هل قمت بتوصيل الثوب في الوقت المحدد؟
    bağla şunu (küfür), ve gidelim! Open Subtitles قم بتوصيل الجهاز بسيارة هذاالأحمقوهيابنـا.
    teslimat yapıyor. Komi bugün hastaymış. Open Subtitles إنه يقوم بتوصيل الطلبات فلقد مرض الشخص الذى يفعل هذا
    Bunların birbiriyle nasıl bir bağlantısı var biliyorum ama nihayet biri noktaları birleştirdiğinde sana ulaşacak. Open Subtitles لا أعرف كيف ترتبط تلك الأمور ببعضها البعض و لكن في الأخير سيقوم أحدهم بتوصيل النقاط
    Koca kafaları fişe takın ve saksıyı çalıştırın. Open Subtitles قوموا بتوصيل مقابس العقول الكبيرة وأجعلوها تعمل
    - Ne? - Onun gibileri taşımam. Open Subtitles أنا لا أقوم بتوصيل أشخاص من نوعيته
    Bataryayı şarj etmek için bir elektrik kaynağı bağlarız. TED الآن, لشحن البطارية، نقوم بتوصيل مصدر للكهرباء.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more