Yemeğimizi yiyelim, videoları teslim edelim ve gidelim bu kasabadan. | Open Subtitles | حسناً، لنأكل و نقوم بتوصيل الشرائط و نخرج من المدينة |
Kararımı değiştirdim, kızı ben kendim teslim edeceğim. | Open Subtitles | من المقترحات في المرتبة الثانية سأقوم بتوصيل الفتاة شخصيا |
Hanımefendi, ben hayatımda soğuk pizza teslim etmedim hiç. | Open Subtitles | أهي ساخنة؟ لم أقم بتوصيل بيتزا باردة طيلة حياتي |
Bayan, güvenlik şirketi bu zırhlı aracın elmas dağıtıcısına elmas teslimatı yaptığını doğruladı. | Open Subtitles | سيدتي أجابت شركة الآمن سياراتهم المدرعة تقوم بتوصيل ألماس خام الى تاجر الماس |
Bugün erken saatlerde Lowenthal Malikanesi'ne balık götürdün mü? | Open Subtitles | هل قمت بتوصيل الاسماك لمنزل لونيثال مبكرا اليوم؟ |
Will Gallagher size silah mı teslim ediyor? | Open Subtitles | ويل جالاجر يقوم بتوصيل الأسلحة لكم يا رجال؟ |
Bir an Şeytan için araba teslim ediyorum, sonra karşıma bir ayı çıkıyor! | Open Subtitles | أجل, في لحظة كنت أقول بتوصيل سيارة لأجل الشيطان و في اللحظة الأخرى أرى دباً |
Her şeyi kendi elleriyle teslim ediyor bu da herkesin ihtiyacı olan bir garanti! | Open Subtitles | يقوم بتوصيل كل شيء بنفسه، وهذا هو الضمان الذي يحتاجه أي شخص |
Paketi teslim edeceğimi söyledim. Dediğimi de aynen yapacağım. | Open Subtitles | لقد قلت لك أنني أقوم بتوصيل الأغراض هذا هو عملي |
Paketi teslim edeceğimi söyledim. Dediğimi de aynen yapacağım. | Open Subtitles | لقد قلت لك أنني أقوم بتوصيل الأغراض هذا هو عملي |
- Uyuşturucu teslim ediyoruz, insanları vuruyoruz. | Open Subtitles | نقوم بتوصيل المخدرات نقوم بإطلاق النار على الناس |
Bu gece. Adamlarımdan bazıları bu gece bize teslim edecekler. | Open Subtitles | الليلة بعض عملائي سيقومون بتوصيل ذلك في المساء |
Metas'ın uyuşturucuyu bizzat teslim edeceğini söyledi. | Open Subtitles | و أن الميتاس يرغبون بتوصيل المخدرات بأنفسهم، |
Başka bir yere bombayı yerleştirirken bile meyveleri teslim etti, Duck. | Open Subtitles | لقد قام بتوصيل الفاكهه,داك بينما شخص آخر قام بزرع القنبله |
Buz teslimatı yapmanız için siz hıyarları tutuyorum. Acele edin. | Open Subtitles | أنا استأجركم ايها الخاسرون للقيام بتوصيل الثلج, و اسرعوا |
Cinayet masası. Burada malzeme teslimatı için eleman çalıştırıyor musunuz? | Open Subtitles | قسم جرائم القتل،أتقوم بتوصيل الطلبات للمنازل؟ |
Elbiseni vaktinde götürdün mü? | Open Subtitles | هل قمت بتوصيل الثوب في الوقت المحدد؟ |
bağla şunu (küfür), ve gidelim! | Open Subtitles | قم بتوصيل الجهاز بسيارة هذاالأحمقوهيابنـا. |
teslimat yapıyor. Komi bugün hastaymış. | Open Subtitles | إنه يقوم بتوصيل الطلبات فلقد مرض الشخص الذى يفعل هذا |
Bunların birbiriyle nasıl bir bağlantısı var biliyorum ama nihayet biri noktaları birleştirdiğinde sana ulaşacak. | Open Subtitles | لا أعرف كيف ترتبط تلك الأمور ببعضها البعض و لكن في الأخير سيقوم أحدهم بتوصيل النقاط |
Koca kafaları fişe takın ve saksıyı çalıştırın. | Open Subtitles | قوموا بتوصيل مقابس العقول الكبيرة وأجعلوها تعمل |
- Ne? - Onun gibileri taşımam. | Open Subtitles | أنا لا أقوم بتوصيل أشخاص من نوعيته |
Bataryayı şarj etmek için bir elektrik kaynağı bağlarız. | TED | الآن, لشحن البطارية، نقوم بتوصيل مصدر للكهرباء. |