"بحجم كرة" - Translation from Arabic to Turkish

• topu büyüklüğünde
• topu büyüklüğündeki
• topu büyüklüğündeydi

Kanamadan iki buçuk hafta sonra, cerrahlar müdahale edip beynimdeki konuşma merkezlerine baskı yapan golf topu büyüklüğünde bir pıhtı çıkardılar.
بعد أسبوعين ونصف من النزيف تدخل الجراحون وأزالوا جلطة دموية بحجم كرة الجولف والتي كانت تضغط على مراكز اللغة عندي

Bu hediye çok büyük değil yaklaşık bir golf topu büyüklüğünde.
انها ليس كبيرة جداً وهي بحجم كرة الغولف

Kafamın içinde tenis topu büyüklüğünde bir tümör var.
انا لدي ورم سرطاني في دماغي بحجم كرة تنس.

Eğer çekirdek futbol topu büyüklüğünde ise en yakın elektron yarım mil ötedeki yörüngede olacaktı.
فإذا كانت النواة بحجم كرة قدم فسيكون أقرب إلكترون في مدار على بعد نصف ميل

Bunun nedeni sadece tek yiyecek kaynakları, pinpon topu büyüklüğündeki bir su karındanbacaklısı olan elma salyangozları ile beslenmeleri.
لانه يعتمدون على مصدر واحد للغذاء، الحلزون التفاحي، وهو بحجم كرة تنس الطاولة، من الرخويات المائية.

Gömleğinin ortası yanarak delinmişti, bowling topu büyüklüğündeydi.
لقد احترق قميصه واصبح به ثقب بحجم كرة بولينج

Beysbol. Bu daha iyi. Beysbol topu büyüklüğünde.
كرة بايسبول لقد أصبحت أفضل بهذه الأمور بحجم كرة بايسبول

Golf topu büyüklüğünde kuru buz parçalarını görmeyi başardık.
تمكّنّا من رؤية أجزاءٍ من الجليد الجاف بحجم كرة الغولف

Birisi kafasının arkasına golf topu büyüklüğünde bir delik açmış.
شخص ما أحدث ثقباً ...في مؤخرة رأسه بحجم كرة غولف

Asıl güç sadece kollarda değildir, kolların bovling topu büyüklüğünde de olsa.
لا ذراعاك فقط، حتّى لو كانتا بحجم كرة بولينج.

Herkese yürüyüşe falan çıktıklarında plaj topu büyüklüğünde gizemli bir küre görüp görmediklerini sorarız.
ونسأل ما اذا كان احدهم ذهب في نزهة وقد جلب معه جرم غريب بحجم كرة الشاطىء

Adli tıpçının karnında birden çok darbe morlukları var. Hepsi de tenis topu büyüklüğünde.
لدى الطبيب أثار كدمات عديدة على جذعه، بحجم كرة التنس.

Büyükannemin bir tümörü var. Kafasında, bir basket topu büyüklüğünde.
جدتي لديها سرطان بحجم كرة السلة داخل رأسها

Kilisenin altında taşın bir metre altında... beyzbol topu büyüklüğünde bir delik var.
تحت مصلى الكنيسة من خلال ثقب بحجم كرة البيسبول من خلال ثلاثة أقدام من الحجر.

Bu tenis topu büyüklüğünde bir kuş -- yani bu çılgınlık!
هذا الطائر بحجم كرة التنس-- حقيقة هذا من الصعب تصديقه!

Aman Tanrım, tam bıçağın girdiği yerde, golf topu büyüklüğünde bir tümör var.
يا إلهي! ثمّة ورم بحجم كرة الغولف في مكان دخول السكين

ve bir golf topu büyüklüğünde bir tümör bulunduğu anlaşılıyor.
وهنا نرى ورم بحجم كرة الغولف

Tanrım! Kafamda basketbol topu büyüklüğünde bir tümör var!
يالله، هناك ورم في رأسي بحجم كرة السلة!

- Kafasının beyzbol topu büyüklüğünde olduğunu söylemiştin.
-لقد قلت أن رأسه بحجم كرة البيسبول

Her ikisi de, Steve'in atladığı dalda duran ve bowling topu büyüklüğündeki sarı yaban arılarının yuvasını farketmemiş.
لم يلاحظ أي منهما وجود عش دبور أصفر بحجم كرة بولينج معلقا في الغصن الذي قفز إليه ستيف.

Anneme sorarsanız plaj topu büyüklüğündeydi.
عندما تقول القصة سيكون بحجم كرة شاطيء