"بحروق" - Translation from Arabic to Turkish

    • yanmış
        
    • yanıklar
        
    • yanıklarla
        
    • yanık
        
    • yanıkla
        
    • yanıkları
        
    • yanıklara
        
    • yanıklarıyla
        
    Bir bombaya yakalanmış ve sanırım çok kötü şekilde yanmış. Open Subtitles تعرض لإنفجار واصيب بحروق سيئة بإعتقادي
    Deriye ihtiyacı olan yanmış bebekler bile var. Open Subtitles هناك أطفال مصابون بحروق يحتاجون للجلد
    Rehberlerin eşek şakası yüzünden Billy'nin tüm vücudunda üçüncü dereceden yanıklar oluşmuş. Open Subtitles أصيب بيلي بحروق من الدرجه الثالثه في كل جسمه .بسبب مزحة المستشارين
    Zavallı çocuğun vücudunun yarısında üçüncü ve dördüncü derece yanıklar oldu. Open Subtitles الطفل المسكين أصيب بحروق من الدرجة الثالثة والرابعة على نصف جسده
    Bir gece bekçisi, 1. derece yanıklarla ve başından ağır şekilde yaralanmış halde bulundu. Open Subtitles الحارس الليلي وُجِدَ مجروح بحروق من الدرجة الثالثة
    Dolayısıyla, metal eşyalarınızı yere bırakamazsınız. Yoksa bir daha elinize aldığınızda elinizde birinci dereceden yanık olur. TED لذلك لايمكنك ترك معداتك المعدنية في العراء هناك لأنه يمكن إصابتك بحروق من الدرجة الأولى إذا امسكت بها أحيانا.
    Lisede bir sefer yaptım ama çok sürmüşüm o yüzden uyandığımda 2. derece kimyasal yanıkla karşılaştım. Open Subtitles مرة واحدة في المدرسة الثانوية ولكني فقدت الوعي وفقت بحروق كميائية على وجهي من الدرجة الثانية
    23 yaşında evsiz bir erkek yanıkları nedeniyle acile getirildi. Open Subtitles رجل مشرد عمره 23 عاما جاء في الإسعاف مصاب بحروق
    Er Wilson, Vücudunun yüzde 20'sini saran üçüncü derecede yanıklara maruz kaldı. Open Subtitles الجندى ويلسون أصيب بحروق من الدرجة الثالثة أكثر من 20? من جسمه
    6 ay önce birinci derece el ve yüz yanıklarıyla hastaneye gitmiş. Open Subtitles وقبل ستة أشهر تبين بأنه ألحق بالمستشفى بحروق درجة أولى حادة على يديه ووجهه
    - Gazete. - Güneşten yanmış penguen. Open Subtitles جريدة - بطريق" مصاب بحروق شمسية" -
    Ajan McCallan, elektrik kaynaklı bir yangında biraz yanmış. Open Subtitles العميل (ماكالان) مصاب بحروق من نار كهربية صغيرة كيف حاله؟
    Gruen elmaslarla kaçmış, ancak diğer zanlı arkadaşı ise enkazda sıkışmış ve fena halde yanmış. Open Subtitles هرب (غرون) مع الألماس، ولكن المُتواطئة المُشتبه بها قد حُوصرت في حطام الطائرة وأصيبت بحروق شديدة.
    Radyasyondan yanmış adamlar! Open Subtitles رجال بحروق الإشعاع!
    Yere düşmüş. Ellerinde birinci derece yanıklar oluşmuş. Open Subtitles و انتهى الأمر به بحروق من الدرجة الأولى على يديه
    Göğsünde, boynunda ve yüzünde ikinci derece yanıklar olan 24 yaşında bir kadın. Open Subtitles لدي أنثى عمرها 24 سنة بحروق من الدرجة الثانية في صدرها، رقبتها، ووجهها. يا إلهي.
    Bütün kurbanların gözlerinde, ellerinde ve ayaklarında yanıklar varmış. Open Subtitles لأن كل الضحايا كانوا مصابين بحروق ،بالغة حول عيونهم وأيديهم وأقدامهم
    Tüy giderici kimyasal kullanırken uyuyakalmış. Kasığında üçüncü derece yanıklar var. Open Subtitles يغلب عليها النوم بسبب النير ، إنّها مصابةٌ بحروق من الدرجة الثالثة
    Çok şükür annem ve ailesi küçük yanıklarla kurtulmuşlar. Open Subtitles لحسن الحظ أمى وعائلتها خرجوا بحروق بسيطه
    Kurban, ikinci derece yanıklarla hastaneden taburcu oldu. Open Subtitles الضحية اطلق سراحها من المستشفى بحروق من الدرجة الثانية
    Ondan sonraysa... 30 yaşındaki bir kadın hasta üçüncü derece yanıklarla hastaneye getirilir. Open Subtitles أنثى عمرها 30 عامًا قدمت بحروق من الدرجة الثالثة.
    Vücudunun %90'ında 3. dereceden yanık var. Open Subtitles أصيب بحروق من الدّرجة الثالثة في 90 بالمئة من جسده.
    Ajan Clarkson bir hastane yatağında, ve vücudunun çoğu üçüncü derece yanıkla kaplı. Open Subtitles العميل "كلاركسن" يرقد طريح الفراش في المشفى بحروق من الدرجة الثالثة تغطي معظم جسده.
    Eşinizin ikinci dereceden yanıkları var ama kalıcı bir hasar yok gibi görünüyor. Open Subtitles لقد أصيب زوجكِ بحروق من الدرجة الثانية، لكنه نَجَا من أيّ ضرر دائم
    Ama kadın ikinci derece yanıklara sebep olduğunu söylüyor. Open Subtitles لكن المرأة تتهمك بحروق درجة ثانية
    Geceleri bile vücudum güneş yanıklarıyla doluyor ve son zamanlardaki efsaneye uygun olarak, ruhum yok. Open Subtitles ويمكن أن أصاب بحروق شمس في البت ليلا ووفقا للأسطورة الأخيرة أنا ليس لدي روح

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more