"بحضورك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Gelmene
        
    • varlığınla
        
    • Varlığınızla
        
    • Geldiğin
        
    • Gelmenize
        
    • Geldiğine
        
    • varlığını
        
    • geleceğinizi
        
    • Gelebildiğine
        
    • teşrif
        
    • gelerek
        
    • Buraya gelmen
        
    Gelmene sevindim. Open Subtitles حسنا ، انا سعيد بحضورك هنا لأننى أردت التحدث معك
    Sen buradaki varlığınla beni mutlu edinceye kadar, küçük krallığımın düzenini muhafaza edebilmeyi umuyorum. Open Subtitles أتمنى أن أحافظ على نظام مملكتي الصغيرة حتى تسعديني بحضورك
    Neyse, bu gece asil Varlığınızla evime şeref vermelisiniz. Open Subtitles على أي حال ، الليلة لابد وأن تكرم بيتي بحضورك النبيل
    Bazen haklı çıkmaktan nefret ediyorum. Burnuma lezzetli kokular geliyor! Zoe, Geldiğin için çok mutluyum. Open Subtitles أحيانا أكره ان اكون علي حق شيئا ما تبدو رائحته شهية زوي , انا سعيدة بحضورك
    Tanrıya şükür, Bayan Melly. Gelmenize çok sevindim. Open Subtitles أنا سعيدة بحضورك يا سيدة مللي
    - Vegas'a Geldiğine mutluyum. Open Subtitles إسمعي،أنا سعيد بحضورك إلى فيغاس
    Ruh, eğer beni duyuyorsan varlığını belli et. Open Subtitles أيتها الروح، إن أمكنك سماعي دعينا نعلم بحضورك
    Çok üzgünüm Leydi Grantham. Kimse geleceğinizi söylememişti maalesef Lord Merton dışarıda. Open Subtitles أنا آسفة جداً يا ليدي (غرانثام) لم يخبرني أحد بحضورك
    - Gelebildiğine sevindim. Open Subtitles انا سعيد بحضورك
    Gelmene memnun oldum. İçmek için birşey ister misin veya-- Selam. Open Subtitles أنا سعيد بحضورك هل تريدين شرب شيئا
    Gelmene çok sevindim. Open Subtitles سعيدة جدا بحضورك.
    Gelmene çok sevindim. Open Subtitles انا سعيد جدا بحضورك
    varlığınla bizleri onurlandırdın. Open Subtitles لقد كان لنا الشرف لأنك أنعمت علينا بحضورك هذا
    Hoş kokulu şehir merkezinde o kadar zaman geçirdikten sonra varlığınla bizi tekrar onurlandırmanı hiç beklemiyordum. Open Subtitles لم نعتقد أننا سنتشرف بحضورك مجدداً، حالما مضيتَ وقتاً رفقة القوم المُعطّرين، وسط المدينة
    Hoş kokulu şehir merkezinde o kadar zaman geçirdikten sonra varlığınla bizi tekrar onurlandırmanı hiç beklemiyordum. Open Subtitles لم نعتقد أننا سنتشرف بحضورك مجدداً، حالما مضيتَ وقتاً رفقة القوم المُعطّرين، وسط المدينة
    Bu kutsal yeri Varlığınızla kirletmeye nasıl cesaret edersiniz! Open Subtitles كيف تجرأت على تدنيس هذا المكان بحضورك إليه
    Varlığınızla bizi onurlandırmanız... ne güzel. Open Subtitles إنه من اللطيف للغاية منك أن تشرفنا بحضورك
    Dinle, Vegas'a Geldiğin için çok memnunum. Open Subtitles إسمعي، أنا سعيد بحضورك إلى فيغاس
    Geldiğin için çok teşekkürler. Çok teşekkürler. Open Subtitles شكراً لتشريفنا بحضورك - اشكركم , شكراً جزيلاً لكم -
    Gelmenize sevindim. Open Subtitles أنا سعيد بحضورك
    Selam, Andre! Geldiğine sevindim. Open Subtitles مرحباً اندريه أنا سعيده بحضورك
    Eğer beni duyuyorsan varlığını belli et. Open Subtitles إذا أمكنك سماعي دعينا نعلم بحضورك
    Komiser Linn geleceğinizi bildirdi. Open Subtitles - نعم - الرقيب (لين) أعلمنا بحضورك
    Gelebildiğine sevindim. Open Subtitles دوايت سعيدة بحضورك
    Otopsi'ye nadiren teşrif edersiniz. Open Subtitles ليس فى كثير من الاحيان أتشرف بحضورك الى المشرحة
    Ayrıca buraya gelerek canını tehlikeye atmış olmanın da umurunda olacağını sanmam. Open Subtitles وقطعًا لن يحفل بكونك أصبحت في خطر بحضورك هنا
    Buraya gelmen büyük bir çılgınlık Kristen Open Subtitles انه شىء جنونى ما فعلته بحضورك لهنا يا كريستين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more