"بخطتنا" - Translation from Arabic to Turkish

• planımızı
• planımıza
• planımızdan
• plana

İlk planımızı uygulamalı ve Hagai'ı kendimiz zehirlemeliydik.
يجب أن نتمسك بخطتنا الأولى ونسمم هاجاى بأنفسنا

Şimdi doğruca Toprak Kralı'na gidip ona planımızı anlatmalıyız.
اسمعوني ، يجب أن نذهب إلى ملك الأرض و نخبره بخطتنا

planımızı uygulayalım ve parayı alıp hayatlarımıza devam edelim.
دعونا نلتزم بخطتنا نأخذ ذلك المال، ونواصل حياتنا

planımıza sadık kalıp her şeyi yavaştan alalım.
يجب أن نلتزم بخطتنا وعدم التسرع بهذا الأمر

General O'Neill'a planımızdan bahsetmemiz gerekmiyor muydu?
ألم يكن ينبغي لنا أن نعلم الجنرال أونيل بخطتنا ؟

Üzerinde mutabık olduğumuz plana göre hareket etmeli, ona bağlı kalmalıyız.
يجب أن تلتزم بخطتنا. يجب أن نقف سوياً فى ذلك.

Eğer öyleyse, failler planımızı öğrenmiş ve Hae İn'i buna zorlamışlardır.
إذا تركتنا خلفها عمدا سيكون بالتأكيد لأن الخاطفين علموا بخطتنا و هددوا هاى إن

Senin hiç kimseye ihtiyacın yok. Lola planımızı sana anlatmadı mı?
أنت لا تحتاج لأي شخص آخر آلم تخبرك (لولا) بخطتنا ؟

Göze alamayız. Ona planımızı söyleme.
نحن لم نتأكد من ذلك لا تخبره بخطتنا

Mike'ın rehber öğretmenine planımızı anlattım.
كنت أخبر المرشد الطلابي بخطتنا وحسب

Olmaz bebeğim, içki planımızı bozar.
لا حبيبتي، الشرب سيضر بخطتنا

Sana planımızı söylemiş.
لقد أخبركِ بخطتنا

Şimdi beğendiniz mi planımızı?
إذا ما رأيك بخطتنا الآن

Ona mızrağı yok etme planımızı anlatmışsın.
أخبرته بخطتنا لتدمير الرمح.

Kılıç tamamlandığına göre, planımıza devam edebiliriz
أن السيف مُكتمل الآن ، يُمكننا المٌضي قُدماً بخطتنا

Web sayfan gizli planımıza köstek oldu.
تعثرت صفحتك الإلكترونية بخطتنا السرية

Bizim de kendi planımıza sadık kalmamızı ister.
وتريد منّا أن نظل ملتزمين بخطتنا

İlginç, bu kadının planımızdan haberi olduğunu bilmiyordum.
غريب، لم أعلم أنّها على دراية بخطتنا.

Buluşmaya Aydınlık Fae korumaları geldi planımızdan haberleri vardı ve beni ihanetle suçladılar.
قابلت حراس (فاي) النور الذين كان لهم علم بخطتنا واتهموني بالخيانة العظمى

Medya planımızdan çok memnunum ama Grey, bu bilgisayarı dünyaya yardımcı olması için geliştiriyor.
أنا مسرور للغاية بخطتنا الإعلامية، لكن (قراي) لديها هذا الحاسوب الذي سيفتحونه للجميع.

plana bağlı kalıp eve dönüyoruz.
نحن نتمسك بخطتنا ونذهب إلى البيت.