Oh, devletinizin masum bir uzaylıyı kaçırıp ölesiye işkence ettiği filmden mi bahsediyorsun? | Open Subtitles | أتعني الفيلم الذي قامت به حكومتك بخطف فضائي بريء وتعذيبه حتى الموت تقريباً؟ |
Neden bir çocuğu kaçırıp, onu 6 yıl bekledikten sonra öldürsün? | Open Subtitles | لما يقوم المجرم بخطف طفل ثُم ينتظر سته سنوات ليقتله؟ |
Temanın rengini seçen her kimse, Ian'ı da o kaçırdı. | Open Subtitles | على أي حال، لذلك أي من اختار اللون،متهم بخطف إيان. |
- Naziler eski karısını kaçırmış. | Open Subtitles | كان النازيين مشغولين بخطف زوجته السابقة. |
Demek ki yüzbaşıyı kaçıran kişi, onu geri almak için Farris'i izledi. | Open Subtitles | مما يعني انه من قام بخطف فاريس كان يبتعهما لكي يسـتعيد الملازمة |
Hey! Ben hiç bir zaman iki yıldızlı bir generalin torunlarını kaçırarak şantaj yapmadım. | Open Subtitles | إننى لم يسبق لى أن هددت جنرالا بخطف أحفاده قبلا |
Bugün şu ana kadar, hareket halindeki bir aracı kaçırdın, neredeyse trafik kazası felaketine neden oluyordun, ve bir şehir dolusu kızgın, tehlikeli polis ile savaştın. | Open Subtitles | حتى الان قمت بخطف سيارة كنت على وشك التسبب بحاوادث سير وبدأت قتال مع عدد من رجال شرطه يائسون و غاضبون |
Birkaç komi askerimizi kaçırıyor ve kendi isteğiyle karşıya geçtiğini iddia ediyorlar. | Open Subtitles | بعض الشيوعيين قاموا بخطف جندينا وادعوا أنه عبر طوعاً |
O insanlar sessiz kalmanız için oğlunuzu kaçırdılar. | Open Subtitles | هؤلاء الناس قاموا بخطف ابنك حتى لا تتكلم |
Bizim "imkanı olmayanların avukatı"nın birisini kaçırdığını düşünmeye başlıyorum. | Open Subtitles | بدأت افكر أن محامي الرجل الصغير قام بخطف أحد |
Yani bu kızlar kaçırıldılar ve sonra başka kızları kaçırıp ailelerini öldürdüler? | Open Subtitles | اذن تلك الفتيات الصغيرات خطفن و لاحقا قمن بخطف فتيات اخريات و قتل عائلاتهن؟ |
Nam-ı diğer Minnesota'lı Örümcekkuşu, 8 aylık süre boyunca 8 kızı kaçırıp öldürdü. | Open Subtitles | قام بخطف وقتل 8 فتيات خلال أكثر من 8 أشهر |
Son altı yıldır California yakasında 4 genç kadının kaçırıp öldürdüğünden şüphe ediliyor. | Open Subtitles | المتهم بخطف و قتل أربع نساء شابات على طول ساحل كاليفورنيا في اخر 6 سنوات |
Kurtlar ise aralarındaki en savunmasızları kaçırıp yemek ile tehdit ediyorlardı. | Open Subtitles | و الذئاب التي هددت بخطف و إفتراس الغير محصنين منهم. |
Üç kişi Aleksandre Iosava'yı neden kaçırdı? | Open Subtitles | لماذا قاموا ثلاثة رجال بخطف الكساندر ايسوفا |
Zahmet etme, ben öğrendim. Grimm'i kaçırdı. | Open Subtitles | لا تزعج نفسك، أنا أعرف السبب لقد قام بخطف الـ "غريم" |
Senin geri zekalı kardeşin karımı kaçırdı. | Open Subtitles | أخوكَ المُتخلّف عقلياً قام بخطف زوجتي. |
Echelon'un yakaladığı bir mesaja göre Mutabakat, Yolcu'yu bulmalarına yardım edeceğine inandıkları birini kaçırmış. | Open Subtitles | ... لقد تلقيّنا أن الكوفنانت " قامت بخطف شخص " يعتقدون أنه قد يساعدهم في " العثور علي " المسافر |
13 dakika önce, Morris'i gümüş rengi bir Maserati ile Central ve Üçüncü'nün köşesinden kaçırmış. | Open Subtitles | (قبل 13 دقيقة, قام بخطف (موريس فى سيارة "ماسيراتى" فضية "عند ناصية "سنترال" و"الثالث |
Kendi çocuğunu kaçıran ve sonra da onunla tipide ölen çılgın anne olarak kayıtlara geçeceksin. | Open Subtitles | وسيُكتب عنكى أن إمرأه مجنونه والتى قامت بخطف طفلتها لقت مصرعها معها فى عاصفه ثلجيه عنيفه |
Bu kez bir üniversite öğrencisini kaçırarak çıtayı yükseltti, bu kendisi için daha fazla risk anlamına geliyor olsa da. | Open Subtitles | من ثم طور لعبته و قام بخطف فتاة جامعية مما يعني خطرا أكبر على نفسه |
Ayrıca derneğin yönetim kurulu üyelerinden birini kaçırdın. | Open Subtitles | بينما أنت من قُمت بخطف عضو لجنة جمعية الاطباء النفسيين |
Uzaylılar neden sadece çiftçileri ve karavanlarda yaşayanları kaçırıyor? | Open Subtitles | لماذا هؤلاء الفضائيين يقومون عادةً بخطف فقط المزارعين والناس الذين يعيشون مقطورة الحدائق ؟ |
Gece geç saatlerde Meclis Binası'na saldıran Eşitlikçiler Meclis Üyesi Tarrlok'u etkisiz hale getirerek, Avatar Korra'yı kaçırdılar. | Open Subtitles | فى وقت متأخر من ليلة أمس هاجم الإيكواليست قاعة المدينة أوقعوا بعضو المجلس تورلوك وقاموا بخطف الافاتار كورا |
Tam olarak Bishop'un söylediği gibi. Peki eğer uyuşturucu satıcısı değilse onu kimin kaçırdığını düşünüyorsun? | Open Subtitles | فإذا لم يكن التاجر من تقترح أنه قام بخطف (جاستن)؟ |
Reeves'lerin kaçırılma emrini o vermiş ama fahişelik için değilmiş. | Open Subtitles | انها من امرت بخطف بنات ريفييس, لكن لم تكن من اجل الدعارة. |