"بخط مستقيم" - Translation from Arabic to Turkish

    • düz
        
    • dümdüz
        
    • Tek sıra
        
    Tamam, arabanızdan çıkıp düz bir çizginin üzerinde yürümenizi rica ediyorum. Open Subtitles حسنا , أريدك أن تخرج من السيارة وتمشي بخط مستقيم رجاءا
    düz gidiyor. Bu dokuz yaşındakiler için bir açıklama. TED إنها تمشي بخط مستقيم. هذا نوع من الاكتشاف العظيم بالنسبة لأطفال التاسعة من العمر.
    Sonra panik içinde başımı kaldırıp kendimi toparladım ve birden motor düz gitmeye başladı. Open Subtitles و من شدة خوفي رفعت رأسي من خلف الواقي و فجأة بدأت الدراجة تسير بخط مستقيم
    Yağmur dümdüz yağıyor. Open Subtitles إنه جو إسكتلندى يا سيدتى. إن الأمطار تسقط بخط مستقيم.
    Tek sıra gidiyorlar Open Subtitles إنهم يتشكلون بخط مستقيم
    O da sadece düz bir çizgide uçurmaktan ibaretti. Yani asla karmaşık bir şeyi kullanamayacak savaş manevrası, silah kontrolü gibi. Open Subtitles لقد كانت تطير بخط مستقيم و لم تسحب لأي شيء معقد
    Fırtına pek niyetlenildiği üzere hareket etmedi. İngiliz Ordusu'nun aksine, düz bir hatta ilerlemedi. Open Subtitles الرياح لن تأتي مثلما ينبغي عليها، عكس الجيش البريطاني فهوة لن يعبر بخط مستقيم
    Kenarından aşağısına bir doğru çizdiği düz bir tüp aldı, ve uzunlamasına dümdüz bir cetvel, ve ikisini eşleştirerek, tüpün düz olduğuna ikna oldu. Open Subtitles وليقوم بذلك، أخذ أنبوبة مستقيمة ورسم بها خطاً مستقيماً من الجانب، ومسطرة بخط مستقيم أسفلها وبمقارنة الاثنتين
    Bu nedenle dağın tepesine giden bir kişi düz gittiğini zannederken aslında, tamamen yanlış istikamette yol alabilir. Open Subtitles وعندما يصعد أحد يعتقد أنه يمشي بخط مستقيم في الواقع إلى الإتجاه الآخر
    Hâlâ düz bir doğrultuda hareket ediyor gibi görünüyor. Open Subtitles . لذا , يبدوا بأنه لايزال يسير بخط مستقيم
    düz uçup düzeltip dalmaktan başka ne kaldı? Open Subtitles ستستمر بالطيران بخط مستقيم وتسقط
    Köprüden sonra, ilk sol, düz gidin. Open Subtitles بعد الجسر، إنحرفي يساراً، وسيري بخط مستقيم...
    Yarın düz yolda uçamayacaksınız! Open Subtitles لن تتمكن من التحليق بخط مستقيم غدا
    İşte böyle, düz bir hat tuttur, düz bir hat, biraz daha düz. Open Subtitles سر بخط مستقيم , على خط مستقيم
    düz devam et. Open Subtitles تابع القيادة بخط مستقيم.
    Koridordan düz git. Open Subtitles تقدم بخط مستقيم عبر الرواق
    3,5 km boyunca düz gidin. Open Subtitles "إستمر بخط مستقيم لمسافة 2.3 ميل".
    Küçük adımlarla bana doğru dümdüz ilerleyin. Open Subtitles حسناً, أريدكِ أن تمشي بخط مستقيم نحوي, بالكعب ثم القدم
    dümdüz git. Open Subtitles واصلي المشي بخط مستقيم
    Tek sıra halinde beni takip edin! Open Subtitles اتبعوني بخط مستقيم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more