"بخيانتك" - Translation from Arabic to Turkish

    • ihanet
        
    • aldattı
        
    • ihanetini
        
    • aldatan
        
    • aldatmak
        
    • ihanetinle
        
    • ihanetinden
        
    • aldatmayacağım
        
    Evet belki sana yalan söyledim ama asla ihanet etmedim. Open Subtitles أجل، ربما أكون قد كذبت، لكنني لم أقم بخيانتك قط
    Ve sizi suçlu buldum avukat bey... dostlarına ihanet etmekten... ülkene ihanet etmekten... yeminine sadık kalmamaktan... beni yargılayıp satmaktan suçlu buldum. Open Subtitles وأنا أري أنك مذنب ، أيها المستشار مذنب بخيانتك للأخيك الإنسان مذنب لخيانتك للوطن
    Sonra sana ihanet etti... aynen kalbini kırdığı ejderhaya ihanet ettiği gibi. Open Subtitles ثم قام بخيانتك مثلما خان التنين الذى كسر قلبه
    Bayan Florrick, eşiniz sizi Amber Madison adında bir fahişe ile aldattı. Open Subtitles إذاً سيدة فلوريك, لقد قام زجك بخيانتك مع عاهرة تدعى آمبر ماديسون
    Jodhaa, bu rakhi daima bileğimde olacak bana hep ihanetini hatırlatacak! Open Subtitles ستظل إسوارتك دائماً حول رسغي يا جودها ستذكرني دوماً بخيانتك هذه
    Sonra sana ihanet etti... aynen kalbini kırdığı ejderhaya ihanet ettiği gibi. Open Subtitles ثم قام بخيانتك مثلما خان التنين الذى كسر قلبه
    Sana ihanet eden birine güvenmek haricinde yanlış bir şey yapmadın. Open Subtitles لم تفعل أي خطأ سوى الثقة بأحدهم وقد قام بخيانتك
    Siz Majesteleri'nin iyi eşlikçilerinden olan güvendiği birinin, karınız Kraliçe ile zina yaparak size ihanet ettiği kesin gibi görünüyor. Open Subtitles ووجدت رفيقا جيدا لصاحب الجلالة زميل موثوق أتضح أنه قام بخيانتك ياصاحب الجلالة
    Beni öldürmekle tehdit etti. Size ihanet etmeye zorlandım. Open Subtitles لقد هدد بقتلي, لم يكن لدي خيار إلا بخيانتك
    - Seninle konuşmak istediğim için burada çalışmaya gönüllü oldum. Kulüp sana ihanet etmedi. Open Subtitles لأنني أردت إخبارك ببعض الأمور لم يقم النادي بخيانتك
    Eskiden eğer kulüpten ya da Charming'ten vazgeçersem bir şekilde sana ihanet etmiş gibi olurum diyordum. Open Subtitles لقد كنت أعتقد بأنني سأتخلى عن النادي والمدينة وأعيش بسعادة بخيانتك لكنني لا أريد ذلك
    Şu dünyada en çok sevdiğin insan sana ihanet etseydi bir kenara atıverseydi, sen de çekerdin. Open Subtitles ستكونين مثلي لو قامَ الشخص الذي احببتيه أكثر من أي شيئ في العالم بخيانتك ورماكي بعيداً للأبد
    Ona ve bana ihanet ettiğini bilmeden öldü. Open Subtitles لقد ماتت بدون أن تعلم بخيانتك لها وبأنك قد خنتني
    Seni önemsediklerini söyleyip sana ihanet edebilirler. Open Subtitles بإمكانه القول أنّه يهتم لأمرك بينما يقوم بخيانتك
    Sana ihanet ettiğimi, nedensiz hareket ettiğimi düşündüğün için üzgünüm. Open Subtitles .. أنا آسف لأنك تشعر بأنني قد قمت بخيانتك و بأنني تصرفت بلا سبب
    Ve sonar seni aldattı. Başka bir kadın için bacaklarını ayırdı. Open Subtitles ومقابل ذلك قامت هي بخيانتك فتحت ساقيها لامرأة أخرى
    Bu web sitesini öğrenmeden önce eşiniz sizi hiç aldattı mı? Open Subtitles الموقع الالكترونى و هل قام زوجك بخيانتك مطلقا قبل معرفة هذا الموقع الالكترونى ؟
    Eve döndüğümüzde tüm Andalasia bu ihanetini öğrenecek. Open Subtitles عندما نعود إلى الوطن , " آندليشا " كلها سوف تعلم بخيانتك
    Sakın yapma, çünkü seninle birisini aldatan seni de başka biriyle aldatır dedi. Open Subtitles لاتتقدم لها ، لأنّها إذا قامت بخيانة أحدهم معك ستقوم بخيانتك مع غيرك
    Şey hariç seni aldatmak. Open Subtitles إلا عندما... قُمتُ بخيانتك
    İhanetinle onu boş yere tahrik ediyorsun. Open Subtitles وأنت تُثير حنقها بخيانتك لها
    Bay LeClerk, bizi senin mide bulandırıcı ihanetinden haberdar etme gereği duydu. Open Subtitles سيد (لي كليرك) شعر أنه ملتزم بشرف ليخبرنا بخيانتك المثيرة للأشمئزاز
    Seni bir daha asla aldatmayacağım. Asla. Open Subtitles لن اقوم ابداً بخيانتك مرة اخرى ابداً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more