O, bir süre iyi olabilir ..... ama asla bilinmez. | Open Subtitles | من الممكن أن يبقى بخيراً لفتره ولكن لا تعلمين أبداً |
İyi olacak. | Open Subtitles | سوف يكون بخيراً |
Dinle, oldukça iyi görünüyorsun. | Open Subtitles | اسمع ، تبدو بخيراً |
İyi,ıı.. aslında pek iyi değil... Sandy, Jennifer'in nerede olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | في الواقع لست بخيراً (ساندي) أنا لا أعلم أين (جينيفر) |
İyiyim. iyi olacağım, evet. | Open Subtitles | أنا بخير ، سأكون بخيراً ، أجل |
Doktordan bir telefon etmek için izin isteyecek kadar iyi durumda. | Open Subtitles | -تانر) يستعيد وعيه) -أهو بخيراً بما يكفي للتحدث؟ |
Sen ikisi içinde önemlisin ama benim en iyi arkadaşım Foreman değil. | Open Subtitles | أنتِ مناسبة لكليهما، لكن (فورمان) ليس أقرب أصدقائي سيكون (هاوس) بخيراً |
O zaman da benim için iyi olmaz. | Open Subtitles | لن أغدو بخيراً وقتها |
Kendine iyi bak. Hadi gidelim. | Open Subtitles | كن بخيراً , حسناً هيا بنا |
İyi değilsin. | Open Subtitles | أنّك لا تبدو بخيراً. |
İyi görünmüyorsun, dostum. | Open Subtitles | لا تبدوا بخيراً يا صاحبي |
O zaman onun için iyi olmaz. Cuddy'e söylemelisin. | Open Subtitles | عندها لن تغدو بخيراً يجب أن تخبر (كادي) |
İyi olacağım. | Open Subtitles | سأكون بخيراً. |
İyi gözüktü. | Open Subtitles | بَدتْ بخيراً. |
İyi görünüyorsun Francis. | Open Subtitles | (تبدو بخيراً يا (فرانسيس |
House iyi olacaktır. | Open Subtitles | سيكون (هاوس) بخيراً |
İyi görünüyorsun? Bir dakika. | Open Subtitles | تبدو بخيراً |
İyi misin? | Open Subtitles | أنت بخيراً |
- İyi görünüyor. | Open Subtitles | -يبدو بخيراً |