| Minako iyi ama dokuzunu da öldürmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | ميناكو بخير لكن كان لا بد أن أقتل تسعة منهم |
| Hareketlilik çok iyi, ama beni asıl heyecanlandıran şey dava. | Open Subtitles | النزعات القضائيه المعاملات بخير لكن النزعات القضائيه ما هو حقاً مطلب لي |
| Senin gözlerin iyi ama ortağın gece sürerken zorluk çekiyor. | Open Subtitles | عيناك بخير لكن شريكك يواجه مشاكل عندما يقود ليلا |
| İyiyim ama bana dayı demekten vazgeçmen lazım. Sen de büyüdün bu da bizi pratik olarak aynı yaşta yapar. | Open Subtitles | أنا بخير , لكن لا تناديني بخالي الآن لقد كبرتي بما يجعلنا عمليا في نفس العمر |
| Ben iyiyim ama Gale için durum biraz daha zor. | Open Subtitles | انا بخير لكن كان هذا صعباً بالنسبةِ لـجيل |
| Bence bir şeyiniz yok ama isterseniz, kemik iliğinizi kontrol edebiliriz. | Open Subtitles | اعتقد بأنك بخير لكن إذا كنت تود يمكننا أن نبدأ ونفحص نخاعك العظمي |
| Çocuklar iyi, ama doktor benim bir gün boyunca dinlenmem gerektiğini düşünüyor. | Open Subtitles | الأولاد بخير لكن الطبيب يظن بأنه يجب أن آخذ اليوم كأستراحة |
| Şimdi iyi ama kanaması sol taraftaydı, sağda değil. | Open Subtitles | انه بخير , لكن النزيف كان .من الجهة اليسرى , و ليس في الجهة اليمنى |
| Gayet iyi, ama Brainerd'da hiç iyi olmayan üç kişi var. | Open Subtitles | -إنها بخير لكن ثمة 3 أشخاص في براينارد ليسوا بخير ، صدقني |
| - Oh, O iyi... ama onun gerizekalı köpeği hergün kaza geçiriyor. | Open Subtitles | - إنه بخير .. لكن كلبه الغبي لا يمكن أن يمضي عليه يوم دون أن يُدهس |
| Jack-Jack iyi ama tuhaf şeyler oluyor. | Open Subtitles | -انها انا جاك-جاك بخير لكن هنالك شيء غريب يحدث |
| - Oğlunuz iyi, ama arabanın hali berbat. | Open Subtitles | الطفل بخير . لكن السيارة تحطمت لترحل السيارة . |
| Eskisi iyi ama kim bilir. | Open Subtitles | قلبي بخير لكن لا تعلم ما قد يحدث |
| Durumu iyi ama şahitlerden biri Marisol. | Open Subtitles | " إنها بخير , لكن أحد الشهود هي " ماريسول |
| Craig, merak etme, Alfie iyi, ama sakın eve girme. | Open Subtitles | (غريغ) لا تقلق، (آلفي) بخير لكن لا تدخل المنزل أبدا |
| O iyi ama Bayan Vance vuruldu. | Open Subtitles | انه بخير لكن السيده فانس قد أصيبت |
| Kadın iyi ama kadına saldıran adam hiç iyi değil. | Open Subtitles | إنها بخير لكن لاينطبق الأمر على مهاجمها |
| Durumun iyi ama kesinlikle kımıldamaman lazım. | Open Subtitles | تبدو بخير لكن أحتاج منك ان تبقى ساكناً |
| Evet, ben iyiyim. Ama Profesör Callaghan hala içeride. | Open Subtitles | اجل, بخير لكن البروفيسور كالاهان كان لا يزال في الداخل. |
| İyiyim ama o iki haftalık bekleyiş yok mu? | Open Subtitles | انا.. انا بخير لكن تلك الاسابيع من الانتظار |
| İyiyim ama meclis işlerinin, CFD işlerine karışmamasını söylerken ciddiydim. | Open Subtitles | بخير , لكن لم أكن أمزح عندما قلت انى أملك حكم منيع حول عقد استشارة عمل فى وقت مكافحة نيران شيكاغو |
| Bir şey yok, ama fark etmediysen, dün gece az kalsın kamyonetimizi parçalıyordun. | Open Subtitles | أنه بخير لكن في حالة لم تلاحظ كنت ستحطم شاحنتنا أمس |