"بخير لم" - Translation from Arabic to Turkish

• iyi

Çevrede güvenliği sağladık. Jack iyi. Şimdilik, Jack'ten bir açıklama yok.
نعم , امنا الحماية في محيط جاك بخير ,لم تتسن لي الفرصة للحصول على افادة منه بعد

- İyi misin?
هل انت بخير نعم انا بخير لم اكن افضل من هذا

Aradı ve senin iyi olup olmadığına bakmamı söyledi.
لقد أتصلت بي لكي ترى إذا كنت بخير لم أكن أعلم عن ماذا كانت تتحدث

Pek iyi değil. Tobey Maguire' ın oynadığı filmde rol alamadım.
ليس بخير لم احصل على الدور فى ذلك الفيلم

Mike, iyi misin? Hayır, iyi değilim.
لا, لست بخير لم يكن علينا أن نأتي الى هنا

McGee iyi. Hava aracı çarptığında otelde değilmiş.
ماكجى بخير.لم يكن فى الفندق عند وقوع الهجوم

Durumu iyi, bir şey anlatmamış ama uzun süre kalırsa konuşacağından korkuyorum.
إنه بخير لم يقل أي شيء لكني قلقة انه سينهار إن بقي هناك لفترة طويلة

Üzgünüm. Adamın iyi olduğunu düşünmüştüm. Onun gibi birini daha önce asla görmedim, ama şimdi...
انا آسف، فكرت الرجل كان بخير لم أرى شخصاً مثله من قبل، لكن الآن...

Her şey iyi. Sizi aramak istememiştim.
الأمور كلها بخير , لم أقصد الإتصال بكم

Evet.Çok iyiyim.Daha iyi olmamıştım. -Neredeydin?
اجل بخير لم اكن افضل حالاً من اليوم

İyi değilim. Hayatım boyunca bu kadar küçük düşmedim.
انا لست بخير, لم اهان هكذا فى حياتى

Etraf iyi duruyor, bir şeyi kırmamaya bak.
يبدو كل شيء بخير , لم تقم بكسر اي شيء

İyi. Artık hissetmiyorum.
كتفي بخير لم يعد بوسعي الشعور به

Bu eğer Diana olsaydı sen ne yapardın? Yardımcı hekim iyi olacağını söyledi. Kimsenin zarar görmesini istememiştim.
ماذا كنتَ لتفعل لوكانت "ديانا"؟ الطبيب يقول انها ستكون بخير لم اقصد ان يتأذى احد

Onun hatası değildi. Margaret iyi değildi. - Duygularını kontrol edemiyordu.
لم يكن خطأها , "مارجريت" لم تكن بخير , لم تستطع أن تسيطر على عواطفها.

Tamamen iyi. Kalp krizi geçirmemiş.
هو تماماً بخير لم تكن ازمة قلبية

Ama iyi hissetmiyordu. Kendinde değildi.
لكن لم تكن بخير لم تكن علي مايرام

İyi görünmüyorsun.
لا تبدو بخير لم تشم جيدا

Çok iyiyim. Daha iyi olamazdım.
أنا بخير.لم اكن افضل من قبل