-Kırık zırhla dövüşemem. -Bu senin sorunun, benim değil. | Open Subtitles | ـ وأنا لا يمكننى المثاقفة بدرع مكسور ـ هذه مشكلتك لا مشكلتى |
Altın zırhla poz vermiştim. | Open Subtitles | كنت قد وقفت أمامك بدرع ذهبي |
Sen benim Versace zırhlı şövalyemsin, değil mi? Hm. Ve bana karşı tamamen dürüst olduğun için teşekkür ederim. | Open Subtitles | أنت فارسي بدرع الفرتساتشي أليس كذلك؟ شكراً لك لكونك صريح جداً معي |
Parlak zırhlı şövalyeye ihtiyacım yok, arkamda olduğunu bilsem yeter. | Open Subtitles | لست بحاجة الى فارس بدرع براق فقط اريد ان اعرف انه يحمي ظهري |
Kimse kusura bakmasın ama, bu adam parlayan zırhlar içerisindeki bir şövalyedir. | Open Subtitles | مع كل إحترامي لك،هذا الرجل كالفارس بدرع لامع |
Örümcek lifi vücuda ve bugün sahip olduğumuz bütün ekipmanlardan daha hafif ve esnek olacak zırh ekipmanlarına yerleştirilebilir. | TED | الخيوط يمكن ادراجها في جسم وتسليحها بدرع يكون اكثر خفة ومرونة اكثر من اي درع موجود في هذه الايام |
Fabrika bir kalkan jenaratörüyle korunuyor. | Open Subtitles | المصنع محمي بدرع للطاقة |
Isı kalkanı yok. | Open Subtitles | ليست مزوّدة بدرع واقٍ مِن الحرارة |
Bir zırhla kaplamışlar. Onu yaraladım. | Open Subtitles | مغطى بدرع ، لقد جرحته |
Bir zırhla kaplamışlar. Onu yaraladım. | Open Subtitles | مغطى بدرع ، لقد جرحته |
İtiraf ediyorum, ben senin gümüş zırhlı yakışıklı prensinim. | Open Subtitles | وسوف أبدو كفارس لامع بدرع فضّي |
Peki, ama hepiniz Doğu Avrupa'da standart zırhlı araç paraşüt sistemiyle yüksek irtifa atlayışı yaptınız. | Open Subtitles | حسنًا،لكنجميعكم.. قام بقفزة "هالو" من مرتفعات أوروبا الشرقية، بأستخدام نظام المظلة مزود بدرع مطابق للمعاير، هل أنا محق؟ |
Carter parlak zırhlı şövalyemdi. | Open Subtitles | كارتر كان فارس بدرع لامع |
Parlak zırhlar içindeki şövalyemi görecek miyim? | Open Subtitles | لذا، هل أحصل على فارسي بدرع مشرق؟ |
Kimse kusura bakmasın ama, bu adam parlayan zırhlar içerisindeki bir şövalyedir. Mızrağını sık sık parlatmalısın. | Open Subtitles | مع فائق الاحترام، هذا الرجل فارس بدرع برّاقة، يجدر بكِ تلميع "رمحه" |
Bizi görünmez bir vücut zırhı ile kaplıyorlar ve bu zırh, çevresel etkilerden bizleri koruyarak sağlıklı kalmamızı sağlıyor. | TED | تغطيني بدرع جسدي خفي وتمنع عنى أذى البيئة المحيطة بي كي نبقى بصحة جيدة |
Tanıdığım en tatlı insanı alıp ona ağır bir zırh yüklüyorum. | Open Subtitles | آخذ ألطف رجل أعرفه، وأثقل كاهله بدرع البطولة اللامع |
Bir kalkan tarafından korunuyor bana birkaç seçenek ver, McKay. | Open Subtitles | انه محمي بدرع. |
- kalkanı açık. | Open Subtitles | إنّها محاطة بدرع |
Ama Adım Kral Onun kalkanı ile kapattı. | Open Subtitles | لكن الملك الثاني اعاقة بدرع |