"بدلا من أن" - Translation from Arabic to Turkish

    • yerine bir
        
    • konuşmak yerine
        
    Sonraki sahneye geçiyoruz yalnız bu sahnede, hiçbir şey yapmak yerine bir şeyler yapacağız.. Open Subtitles نحن جاهزون للمشهد التالي فقط في هذا المشهد بدلا من أن نفعل لا شئ سنفعل شيئا
    Yani eve gelmek yerine bir yargıçla kağıt oynamaya gittin. Open Subtitles اذن. بدلا من أن تعود للمنزل ذهبت لتلعب الورق مع القضاة؟
    Bir başkasını anlamak yerine bir başkasıyla kavga ediyorlar. Open Subtitles كل هذه المجموعات تحارب بعضها البعض بدلا من أن تفهم بعضها البعض.
    Kurt Andersen: Çoğu mimar gibi David de ilgiyi üzerinde toplamak istiyor ama kendisi az konuşur -- ya da en azından öyleymiş gibi davranıyor -- o yuzden de konuşmak yerine benim sorular sormamı istedi. TED كورت أندرسون: على غرار العديد من المصممين المعماريين فإن ديفيد يعتبر من خاطفي الأضواء ولكن بشكل متحفظ..أو هو يدعي ذلك.. فقد طلب مني أن أسأله بدلا من أن يتحدث.
    Ve bu - aslında, küçük yeşil adamlar hakkında konuşmak yerine, Avrupalıların zihinlerinin nasıl savaş ile travmatize olduğunu ve şimdi gökteki uçan daireleri projekte ederek, bir tür - TED وقد -- في الواقع بدلا من أن يتحدث عن أقزام خضر فقد تحدث عن نفسية الأوروبيين وكيف سببت لها الحرب صدمة، وأنهم الآن يبعثون الأطباق الطائرة إلى السماء، كما كان --
    Cynthia'yı kurtarmak yerine bir barda oturup içki içmek gibi mi mesela? Open Subtitles كالجلوسهنافيالحانة. وتشرب الكؤوس بدلا من أن تحافظ على "سينثيا" ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more