"بدنية" - Translation from Arabic to Turkish

    • fiziksel
        
    • beden
        
    • fiziki
        
    • formsuzum
        
    Taşlar ağırdı, yani kurbanımız erkek muhtemelen iyi bir fiziksel formda olabilir. Open Subtitles هذه الأحجار ثقيلة لذا غالبا القاتل ذكر غالبا في لياقة بدنية رائعة
    Fit olmayan kişiler bitiş çizgisine olan uzaklığı daha iyi fiziksel görünüme sahip insanlara göre çok daha fazla olarak tahmin ettiler. TED في الواقع رأى الناس، الغير لائقين بدنيًا، المسافة إلى خط النهاية أكبر بكثير من أولئك الذين يتمتعون بهيئة بدنية أفضل.
    Renkli hayaller kurmayı sevmemin nedenlerinden biri, özgür olmama olanak vermesi, sosyal ve fiziksel sonuçlar ile yargılanmadan. TED إن أحد أسبابي في حب الحلم الجلي هو أنها تسمح لي بأن أكون حرة دون محاكمةٍ من عواقب مجتمعية أو بدنية.
    Bugün üniversite danışmanımla bir araya geldik ve bana güreş-amigoluğunun beden eğitimi kredisinden sayılmadığını çünkü benim uydurduğumu söyledi. Open Subtitles تقابلت مع الأخصائية الجامعية اليوم على الغداء وأخبرتني أن نشاط المصارعات لا يحتسب كفصل تربية بدنية لأني أنا إبتدعته
    Ceset parçalarını buraya taşımak güç ister zanlı ya fiziki açıdan uygun ya da bir ekip olarak çalışıyorlar. Open Subtitles القوة المطلوبة لتقطيع جثة و حمل الأجزاء تشير إلى أن الجاني ذكر بحالة بدنية لائقة أو عمل فريق
    Görece sağlıklıydım; zihinsel ya da fiziksel yaralanmaya ek olarak o süreçten geçmeyi hayal bile edemiyorum. TED وكنت حينها في صحة جيدة، اذ لا أستطيع تخيل نفسي وأنا أعاني من اصابة عقلية أو بدنية.
    Hastalar onlarca yıl konjestif kalp yetmezliği olan birinin fiziksel performansıyla yaşayabiliyor. TED يعيش المرضى لعقود مع أعراض بدنية تشبه تلك الناجمة عن فشل القلب الاحتقاني.
    Bilinçaltı bu duyguları fiziksel semptomlara dönüştürdü. TED فيقوم بتحويل هذه العواطف إلى أعراض بدنية.
    Gün içinde çocuklara şarkı söylemeleri, yoga yapmaları ve fiziksel aktivitelere katılmaları için zihin molaları verdik. TED لقد أدرجنا فترات استراحة للعقل خلال اليوم السماح للأطفال بالغناء أداء حركات يوغا والمشاركة في أنشطة بدنية منظمة
    Bütün şarkıcılar bu tekniklerden faydalanırlar fakat farklı ses karakterleri için farklı fiziksel hazırlıklar gerekir. TED يستفيد جميع المطربين من هذه التقنيات، ولكن التوقيعات الصوتية المختلفة تتطلب إعدادات بدنية مختلفة.
    Zamanla yoga, jimnastik ve güreşten fiziksel unsurları birleştirme haline geldi. TED مع الوقت، أصبحت اليوجا تتضمن عناصر بدنية من الجمباز والمصارعة.
    Uzun zamandır fiziksel olarak benden daha iyisin. Ve hala, sopa mücadelesinde sana hiç bir zaman yenilmedim. Open Subtitles لديك ميزة بدنية أكثر منّي منذ وقت طويل ومازلتُ لم أخسر روحي القتالية مثلك أنت
    fiziksel açıdan iyi durumda olan en az iki kişi arıyoruz. Open Subtitles انتم على وشك اكتشاف ذلك نحن نبحث عن جانيين على الاقل في حالة بدنية جيدة
    Yüksek adrenalin fiziksel ve ruhsal yan etkilere sebep olabilir. Open Subtitles "إرتفاع الأدرينالين يمكن أن يسبب سمّيّة بدنية وردود فعل نفسية"
    Yüksek adrenalin fiziksel ve ruhsal yan etkilere sebep olabilir. Open Subtitles "إرتفاع الأدرينالين يمكن أن يسبب سمّيّة بدنية وردود فعل نفسيّة"
    Trenlere atlamayı becerebilecek fiziksel kapasiteye sahip. Open Subtitles انه بحالة بدنية لائقة كافية لمتطلبات القفز و اعتلاء القطارات او اللحاق بالقطار كما يسمونها
    fiziksel durumu hem kadınların hakkından gelebilmek hem de öz imajını destekleyebilmek için çok iyi durumda. Open Subtitles انه في حالة بدنية لائقة جدا ليتغلب على النساء وذلك يغذي صورته الشخصية
    Çünkü bir beden eğitimi öğretmenine ve bir fen bilimleri öğretmenine ihtiyacım var. Open Subtitles ،لأنني بحاجة لمعلّم تربية بدنية وأحتاجُ معلّماً لعلوم الحياة
    beden eğitimine ya da duşa girmeyecek öğrenciler, ders saatinde anne babalarından ya da velilerinden kapalı zarfta, imzalı bir izin notu getirmek zorundadırlar. Open Subtitles أى طالب يريد التغيب عن أى دروس تربية بدنية,أو الأغتسال, يجب أن يقدم عذر مكتوب, أثناء وقت الحصة ويكون العذر ممضي بواسطة أحد والداليه أو من الوصي القانوني عليه.
    Sanki şuanki ifadesi en iyi fiziki halde olmadığını gösteriyor. Open Subtitles أنها لا تبدو وكأنها في أفضل حالة بدنية
    Evet, hala baş aşağı yalnız ve formsuzum. Open Subtitles أجل , لازلتُ مقلوباً رأساً على عقب و بمفردي تماماً و بليقاة بدنية سيئة للغاية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more