"بدّ أنّي" - Translation from Arabic to Turkish

• olmalıyım

Öyle olmalıyım. Bütün bu olanlardan bir anlam çıkaramıyorum.
لا بدّ أنّي كذلك، لا يبدو أنّي أعي أيّاً من هذا

Yanlış Lloyd Becker'ı aramış olmalıyım. Rahatsız ettim, kusura bakmayın.
لا بدّ أنّي أتصل بالشخص الخطأ، أعتذر عن إزعاجك.

Kestiğimde zarar vermiş olmalıyım.
عندما أحدثت قطعاً فيه، لا بدّ أنّي ألحقت به ضرراً.

Formülü babamı kitaplarının birinde görmüş olmalıyım.
لا بدّ أنّي رأيت الصيغة بأحد كتب والدي.

Kendimi kesmiş olmalıyım.
لا بدّ أنّي جرحتُ نفسي أو ما شابه

Dorukta olan başka birinden daha çok... seni düzeltmiş olmalıyım.
لا بدّ أنّي ضمّدتكَ أكثر من أيّ طفلٍ في (مِريديان).

Üzgünüm millet, kafayı bulmuş olmalıyım.
عذراً يا رفاق، لا بدّ أنّي ثمل.

Ben herhalde şu ana dek caydırıcılığı en az olan kitle katili olmalıyım.
لا بدّ أنّي القاتل الأقل ترهيبًا قطّ

Bir yerden duymuş olmalıyım.
لا بدّ أنّي سمعتُ الأمر في مكان ما.

Ha? Cüzdanımı evde bırakmış olmalıyım.
لا بدّ أنّي نسيت محفظتي في البيت

Uzun zamandır pek uykumu alamıyorum. Arabada uyuyakalmış olmalıyım.
لم أنم جيّداً مؤخّراً{\pos(192,220)}، لا بدّ أنّي غفوتُ وأنا أقود

Gwynn'i bir yerde görmüş olmalıyım. Ya da o beni görmüş olmalı.
لا بدّ أنّي رأيتُ (غوين) في مكان ما، أو أنّها رأتني.

Yanlış anlamış olmalıyım.
لا بدّ أنّي أسأت الفهم

Orada düşürmüş olmalıyım.
لا بدّ أنّي أضعتُها في الماء.

- Olamaz. Düşürmüş olmalıyım.
لا , لا بدّ أنّي أوقعتها

Rüya görüyor olmalıyım.
لا بدّ أنّي أحلم.