Şeytan benzeri ve uzaylı yaratıkları katletti. | Open Subtitles | وقام بذبح الفوضويون و الشياطين على حد سواء |
Yakuza üç yıl önce kumar borcu yüzünden kardeşimin boğazını kesti. | Open Subtitles | الياكوزا قامت بذبح أخي منذ ثلاث سنوات بسبب دين خاص بالمقامرة |
Kâfirler birbirlerini katlediyor ve sen içmeye devam ediyorsun. | Open Subtitles | الوثنيون مستمرون بذبح بعضهم الآخر وأنت تواصلُ معاقرة الشراب. |
Ne yaptıklarına bakın. Askerlerinizi katlettiler. | Open Subtitles | انظروا لما فعلوا انهم قاموا بذبح قواتكم |
Michael Centrella'yı striptiz kulübüne kadar takip ettiğinde, kadınlardan birisini doğrasa nasıl olur? | Open Subtitles | عندما يلاحق (مايكل) (سنتريلا) إلى ملهى التعري ماذا لو قام بذبح إحدى النساء؟ |
Tüm kıtada ezici güç elde eder ve diğer cumhuriyetleri katleder. | Open Subtitles | سيسيطر القارة بأكملها وسيقوم بذبح باقي الجمهوريات |
Aptal olma. Çocuk tüm kampı katletmeden polisleri arayalım. | Open Subtitles | لا تكُن غبي ، هيا لنتصل بالشرطة قبل أن يقوم هذا الطفل بذبح المخيم بأكمله |
Bize yardım etmek için gelen bir orduyu katlettiğin için gurur duymuyor musun? | Open Subtitles | لست فخوراً بذبح جيش كان هنا لمساعدتنا؟ |
Dünyadaki en güçlü adam kendi öz ailesini katletmiştir. | Open Subtitles | أقوى رجل على وجه الأرض قام بذبح عائلته بأكملها |
Sırf birbirimizi öldürebilelim diye yüz sene hayatta kaldığımıza inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أُصدّق إننا نجونا 100 عام لنقوم بعدها بذبح بعضنا البعض فحسب |
Sonuçta onca klan üyesini katletti... | Open Subtitles | . حسنا ، لقد قام بذبح كامل عشيرته |
Ne yazık ki, herhangi bir bilgi edinilemeden bu kişiler hücrelerinden kaçtı üsteki kişilerden yirmi beşini katletti ve bir daha bulunmamak üzere tundralarda kayboldu. | Open Subtitles | للآسف قَبل تَجميع أي معلومة الناجين حَطموا نازينهم و قاموا بذبح 25 شخص من الطاقم... و إختفوا و لَم يَسمع أة يرى أي شخص بهم مجدداً. |
Herkül gerçekten de kendi ailesini katletti mi? | Open Subtitles | هل قام (هرقل) بذبح عائلته؟ |
Ve şu terörist sempatizanının güya kendi boğazını kesmesi. | Open Subtitles | وصولاً إلى الزنزانة حيث قام الإرهابي السامي بذبح نفسه كما يُفترض |
Onu bağlayıp boğazını kestiler. | Open Subtitles | ولكنهم علقوها وقاموا بذبح حنجرتها |
Kâfirler birbirlerini katlediyor ve sen içmeye devam ediyorsun. | Open Subtitles | الوثنيون مستمرون بذبح بعضهم الآخر وأنت تواصلُ معاقرة الشراب. |
Bu sefer ise bir avuç laboratuar dehasını mı katlediyor? | Open Subtitles | هذه المرّة قام بذبح مجموعة من مهووسي المعامل؟ |
Onlar bunkhouse herkesi katlettiler. | Open Subtitles | لقد قاموا بذبح الجميع عند الملجأ |
Hepsi sarışın olan 13 kızı katlettiler. ! | Open Subtitles | لقد قاموا بذبح 13 فتاة صغيرة بشعر أشقر, ! |
Michael Centrella'nın peşinden striptiz kulübüne gittiğinde, kadınlardan birini doğrasa mesela? | Open Subtitles | عندما يلاحق (مايكل) (سنتريلا) إلى ملهى التعري ماذا لو قام بذبح إحدى النساء؟ |
Nasıl biri masumları katleder? | Open Subtitles | أي جنس من البشر يقوم بذبح الأبرياء ؟ |
Çavuşumu katletmeden de, bunlara sahip olabilirdi. | Open Subtitles | كان سيقوم بذبح الرقيب |
Küçük kardeşimi katlettiğin zamanki kadar hoşuna gidiyor mu? | Open Subtitles | كما استمتعت بذبح أخى الأصغر؟ |
Kendi halkına karşı silahlanmış, kendi bölüğündeki her biri çok değerli, askerleri katletmiştir. | Open Subtitles | بل حمل السلاح ضد قومه وقام بذبح رفاقه في الفرقة التي كانت تحارب معه من الرجال الانكليز الطيبين |
Sırf birbirimizi öldürebilelim diye yüz sene hayatta kaldığımıza inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أُصدّق إننا نجونا 100 عام لنقوم بعدها بذبح بعضنا البعض فحسب |