"بذراعك" - Translation from Arabic to Turkish

    • kolunu
        
    • Koluna
        
    • kolunda
        
    • Kolunuzda
        
    • kolun
        
    Bu geçen Çarşamba. kolunu çarpıp fincanı kırdığın zamanı hatırlıyor musun? Open Subtitles هذه من يوم الأربعاء حين كسرت القدح بذراعك
    Pıhtı beyninin kolunu kontrol eden bölgesine kan gitmesini engelliyor. Open Subtitles الراسب يحجب تدفق الدم للجزء الذي يتحكم بذراعك
    ...fakat sağ kolunu ipin içinden geçirmeni istiyorum. Open Subtitles لكنّي أريدك أن تتجاوز الحبل بذراعك الأيمن.
    Hayır, el tutmak zor. Koluna girsem daha iyi olur. Open Subtitles إن الامساك بيد أحد أكثر صعوبة دعني فقط أتمسك بذراعك و قدني أنت
    Çünkü Koluna güzel bir kızı takarsan, ...o zaman elde edilmeye değer biri olursun. Open Subtitles حسناً، لأنه إذا كان لديك فتاة جميلة متعلقة بذراعك
    Eğer kolunda dünya çapında bir manken olması yalnızlık sayılıyorsa, evet yalnızım. Open Subtitles لو الحضي بعارضة أزياء عالمية بذراعك يعتبر وحدة، فحينئدٍ نعم
    Kolunuzda iğne izleri var. Belli ki aşı olmuşsunuz. Open Subtitles هناك آثار خيط الصنارة بذراعك بالتأكيد هي بسبب وضع الطعم بخيط الصنارة
    Sol kolun sende kalsın. Bana kolluğum yeter. Open Subtitles إحتفظ أنت بذراعك الأيسر، و أنا سأحتفظ بالتسوية المُجزية
    kolunu sıyırıp geçerek direğe saplanan kurşun elimizde. Open Subtitles ووجدنا الطلقة التي أحتجت بذراعك وإستقرت في القائم
    Bu geçen Çarşamba. kolunu çarpıp fincanı kırdığın zamanı hatırlıyor musun? Open Subtitles هذه من يوم الأربعاء حين كسرت القدح بذراعك
    Biraz şey yap - uh, Üzgünmüşüm gibi davran. kolunu omzuma at! Open Subtitles تظاهري بأني محبطة أحيطيني بذراعك
    Geriye doğru yaslanıp, kolunu yakalayıp bıçağı elinden almak çok kolay. Open Subtitles من السهل عليه أن يتراجع ويُمسك بذراعك -يطيح بسكّينك -هل يمكن لأحدكم أن يخدمنا؟
    O kolunu nasıl yaraladın birader? Open Subtitles مالذي حدث بذراعك هذا.. اخي ؟ ؟
    kolunu tekrar hissedeceksin. Eninde sonunda. Open Subtitles الشعور بذراعك سوف يعود في نهاية المطاف
    Bu arada Koluna peçete takılmış. Open Subtitles بالمناسبة، لديك منديلًا ورقي متعلق بذراعك
    Hâlâ o adamın Koluna bir iğne saplamasını sağlayabilirim. Open Subtitles يبدو أنك لا تملك الكثير من الخيارات أيها المأمور مازال بإمكاني جعل ذلك الرجل يضع إبرة بذراعك
    El sıkışırken Koluna girmişti. Open Subtitles كانت تمسك بذراعك عندما تصافحنا
    Hayatının birkaç yılını duvarlara bakarak geçirirsin ve kendini bir sedyeye bağlanmış, Koluna potasyum klorür enjekte edilirken bulursun. Open Subtitles وستقضي الأعوام القادمة من حياتك بين الجدران "ومن ثمّ ستربط على سرير وتحقن بذراعك بـ "كلوريد البوتاسيوم
    Sakın bununla Koluna vurmaya şırınga alma. Open Subtitles لا تحقني هذا بذراعك
    Koluna tırmanıyor. Open Subtitles لقد تشبث بذراعك
    Bir salona senin kolunda girmenin nasıl olduğunu unutmuşum. Open Subtitles نسيت كيف يكون الحال عند دخولي إلى مكان وأنا ممسكة بذراعك
    Kolunuzda bir şey mi var, Çavuş. Open Subtitles ثمه خطب بذراعك أيها الرقيب؟
    Sol kolun sende kalsın. Open Subtitles ، إحتفظ أنت بذراعك الأيسر و أنا سأحتفظ بالتسوية المجزية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more