"برأسه" - Translation from Arabic to Turkish

    • kafasını
        
    • kafasına
        
    • başını
        
    • kafasında
        
    • kafa
        
    • kafasından
        
    • kafası
        
    • kafasıyla
        
    • kellesini
        
    • başından
        
    • kafasının
        
    Yani, O'na beni sevdiğini söyledim ama bu onun kafasını karıştırmak içindi. Open Subtitles أعني أني قمت بإخباره بأنك أحببتني أيضاً، لكنني كنت أعبث برأسه وحسب
    Tekrar kafasını suya sokmadan önce zar zor birazcık hava alabiliyordu TED وكان بالكاد يستطيع التنفس قبل أن يعود برأسه تحت الماء؛
    Eğer 5 saniye içinde kendinizi göstermezseniz çocuğun kafasına sıkacağım. Open Subtitles إن لم تُظهر نفسك خلال 5 دقائق، سأضع رصاصة برأسه.
    Ajan Mulder, dün gece geç saatte kendi kafasına ateş etmesi sonucu ölmüş. Open Subtitles العميل مولدر مات مساء أمس.. من إطلاقه النار على نفسه برأسه.
    Asker nazikçe başını salladı. Sonrasında beni tamamen gözardı etti. Open Subtitles وما أن رأنى حتى أومأ برأسه ناحيتى بتهذيب شديد ثم تجاهلنى كلية
    Bu yüzden İsa'nın ellerinde çiviler ve kafasında dikenli telle kan revan içinde olduğu o korkunç resimleri yaparlar. Open Subtitles لهذا لديهم تلك الصور الوحشية للسيد المسيح وهو ينزف جراء المسامير التي دُقت علي يداه والأشواك التي غُرست برأسه
    Hiçbiriniz hatırlayarak kafa sallamıyorsunuz, çünkü o öldü. TED لا يوجد أحد منكم يومئ برأسه مقراً به، لأنه فشل.
    İki kez kafasından vurmadan önce adamı havuza mı bandırmışlar? Open Subtitles هل أغرقوه بمسبح قبل إنّ يطلقون عليه برأسه مرّتين؟
    Şurada o tüp solucanının ucunda kıskacıyla bir yengeç, solucanın kafasını çıkarmasını bekliyor. TED هنا سرطان مع مخلبه الأيمن في نهاية تلك الدودة الأنبوبية ، ينتظر تلك الدودة ليمسك بها برأسه.
    Garaja girince kafasını direksiyona koyup sızdı. Open Subtitles عندما دخلنا للجراج جلس هناك برأسه الثمل فوق عجلة القيادة و ظل الموتور يدور
    Saçsız kafasını görme fikrinden nefret etmiş. Open Subtitles كان يشمئز من فكرة أن يشاهده الناس وهو بلا شعر برأسه
    Tıpkı kafasına mızrak saplanmış süper balina gibi kafasındaki kriptonit gizemi hala devam ediyor. Open Subtitles مثل الحوت الضخم الذي غرس الرمح برأسه انه يمتلك سر حجر الكريبتون في رأسه
    Evet, ben bile söyleyebilirim ki muhtemelen kafasına gelen iki kurşun onu öldürdü. Open Subtitles نعم، حتى أنا أستطيع معرفة أنّ الرصاصتين برأسه على الأرجح قتلته
    Hangi sporu yaptığına ve kafasına kaç darbe aldığına göre değişir. Open Subtitles حسنا . ذلك يعتمد على نوع .. الرياضة التي يمارسها وكم مرة أصيب برأسه
    "Dağımda bu kadar çok o-jizo heykeli var mıydı?" deyip, başını salladı. Open Subtitles هل كنا نمتلك الكثير من تماثي اوجيزو على هذا الجبل؟ وصدم صدمة شديدة برأسه
    Size tam cümleyle yanıt verdi. Genelde sadece başını sallar. Open Subtitles تحدث معك بجمل كاملة عادة فهو يومئ برأسه فقط
    Karşılık olarak Rutherford, başını sallayıp yürümeye devam edebilirdi, ama yapmadı. Open Subtitles رداً على ذلك كان يمكن أن يومئ رذرفورد برأسه ببساطة و يمضي و لكنه لم يفعل
    kafasında delik açan adam fındık işiyle ilgileniyor. Büyük ihtimalle kıçından uyduruyor. Open Subtitles هذا رجل مخبول قام بإحداث ثقب برأسه إنه يكذب علينا على الأرجح.
    Bir 22 hayvanın kafasında sadece bir delik açar. Open Subtitles طلقة عيار 22 يمكنها فقط إحداث ثقباً برأسه.
    Biri ağaca kafa atıyor. Open Subtitles يبدأ أحدهم في تسديد نطحات على الشجرة برأسه
    Eğer sorduğun ciddi bir soruysa, evet kafası yerinde. Open Subtitles أنت الوحيد الذي يمكن أن يطرح هذا السؤال. نعم، ما زال يحتفظ برأسه.
    kafasıyla atak yapmasıyla bilinirdi. Böylece ben de geçirdiği bir beyin sarsıntısı hakkında konuşmalarına baktım. TED كان معروف بقدرته على الدفع برأسه بقوة، لذا قررت أن أحقق في الموضوع هل كان شخص يعرف أنه يعاني من ارتجاج في المخ.
    - Zor bir iş olduğunun farkındayız. - ...ve kellesini istiyoruz. Open Subtitles ندرك جيدا المشكلة ومستعدون أن نرضى برأسه
    Dedi ki "Dün Berlin'de bir Alman gazeteciyi neredeyse şekerleme ile başından vuruyordun. Open Subtitles قال: كدت أن تُصيب صحفيًا ألمانيًا برأسه بـ لوحٍ من الحلوى في برلين الأمس
    Evet, sınırda genç ortağının kafasının nasıl uçtuğunu duydum. Open Subtitles نعم سمعت عن شريكك الذي نال رصاصة برأسه عند الجدود

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more