Hayli varlıklı bir adamdı Kırım'da çeyrek milyon hektar arazisi vardı ve örnek gösterilen biriydi. | Open Subtitles | كان رجلاً غنياً جداً بربع مليون هيكتار فى جزير القرم, و رياضي متحمس |
12:00' ye çeyrek kala evde olmalıyım, biliyorsun. | Open Subtitles | أنتم تَعْرفُون بأنّني يَجِبُ أَنْ أكُونَ بالبيت قبل الثانية عشر بربع ساعة |
Meteliksiz tanımına bağlı. çeyrek milyon borcum var. | Open Subtitles | هذا يتوقف عل ماتعنيه كلمه مفلس انا مدين بربع مليون |
Para puanlarını ben alırım sen de çeyrek fiyatına gidersin. | Open Subtitles | فأحصل على علاوة الأميال وأنت تسافر بربع ثمن التذكرة |
Sen uyurken diş perisi gelip onu bir çeyreklik ile değiştirecek. | Open Subtitles | و بينما أنتِ نائمة ستزوركِ جنيّة الأسنان و تستبدله بربع دولار |
çeyrek turda beni bırakmış olsaydın, iniş kalitemle kıçını kurtarmam gerekmezdi. | Open Subtitles | ربما لو تركتني بربع اللفة لما حميت مؤخرتك بهبوطي |
Öncelikle çeyrek porsiyon iştah açıcılar tabağı ile başlamak istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أبدأ بربع طبق من المقبلات المتنوعة |
Galiba, çeyrek milyon dolarlık bir eğitim bile görgüsüzlerle düşüp kalkmamayı öğretemiyor, değil mi? | Open Subtitles | أعتقد بأنّ الدراسة في مدراس بربع مليون دولار لا تعلمّك أن ترافق حثالة أليس كذلك ؟ |
Pekala. Videoyu çeyrek hızında oynatacağım. | Open Subtitles | حسناً, سأقوم بتشغيل هذا الفيديو بربع سرعته |
Tek sebebi o değil, senden çeyrek asır yaşlı bir adam. | Open Subtitles | ذلك ليس السبب الوحيد، إنهُ أكبر منكِ بربع قرن |
Şu eski kamyonetle oraya gitmek çeyrek depoyu bitirir. | Open Subtitles | لقد جعلت تلك الشاحنة الصغيرة تعمل تستطيع الوصول هناك بربع خزان وقود |
Birisinin kilisesine çeyrek milyon dolarlık tahvil bağışladığını söyledi. | Open Subtitles | قال أن أحدهم تبرّع بربع مليون دولار على شكل سندات لكنيسته |
Çünkü Michigan'da yetişmiş ve bunu düşündüğümde birinin senden çeyrek yüzyıl daha tecrübeli olması ilginç bir şey. | Open Subtitles | لانه تربى في ميشيغان وانا فقط اظن ان هذا حقاً مشوق لتعرف شخصاً اكبر منك بربع قرن |
çeyrek milyon dolarla başlayacağız ve neler olacağını göreceğiz. | Open Subtitles | لنبدأ بربع مليون دولار، ولنرى ما يحدث |
Ve çeyrek milyon dolar çalıntı parayı kaçırmakla. | Open Subtitles | و الفرار بربع مليون من المال المسروق |
8'e çeyrek kala burada olacağım. Çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | سأكون هنا قبلها بربع ساعة ، أنا متحمس |
Ölü bir şüpheli, çeyrek milyon dolarlık hasar polisten ve belediye meclisinden görevi kötüye kullanma şikayetleri. | Open Subtitles | مشتبه به ميّت أضرار تقدّر قيمتها بربع مليون دولار وشكوى رسمية بشأن سوء التصرّف من شرطة ساكرامنتو ومجلس مدينة "موديستو" |
Evet ve sana hala bir çeyreklik borçluyum. | Open Subtitles | نعم، و ما زلت أدين لكِ بربع دولار |
Bir çeyreklik borcum olsun ve bardağımı doldurursun. | Open Subtitles | أنا مدين لك بربع كأس ولتملأ كأسى |
Bunların çeyreği kadarını bile çalışarak elde etmek istiyorsunuz. | Open Subtitles | -ولا تريدين مبادلة كل هذا بربع فدان من الحشيش |
Jamie, şu çeyreklikle yaptığını göstersene. - İzleyin, millet. Harika bir şey. | Open Subtitles | (جايمي)، افعل ذلك الشيء بربع الدولار شاهدوا هذا جميعاً، إنه رائع! |