tüm bu olanlar bir kızın öldürülmesinden çok daha büyük. | Open Subtitles | هذا الامر برمتهِ أكبر بكثير من مجرد جريمة قتل لفتاة |
tüm bu olanlari durdurmam mi gerekiyordu? | Open Subtitles | هل كانَ يفترضُ بي أن اوقفَ هذا الأمر برمتهِ من الحدوثِ؟ |
Belki de tüm bunlar bizim için çok büyüktür. | Open Subtitles | ربما هذا الأمرُ برمتهِ حملٌ يفوقُ طاقتنا |
O bombalı yeleğin, tüm katı patlatmamasını sağlayalım. | Open Subtitles | لنسعى أن لا تُفجرَ تلكـ الصدريةُ المتفجرة هذا الطابقُ برمتهِ معها |
Güvenlik görevlisi de kayıp ve tüm güvenlik sistemi de devre dışı bırakılmış. | Open Subtitles | الحارس الأمني مفقود أيضاً والنظام الامني برمتهِ تم تعطيله |
- tüm yaşananları unutalım, tamam mı? | Open Subtitles | دعينا ننسى الامر برمتهِ اتفقنا؟ |
Söylediklerin ve telefon kayıtları tüm olayı senin tezgahladığını kanıtlayacaktır. | Open Subtitles | ما قلتهُ للتو إقترنَ معَ سجلات الهاتف ...واعطانا مايكفي ...اكثرَ مما يكفي لنثبتَ أنكَ نسقتَ الأمرَ برمتهِ |
- tüm yaşananları unutalım, tamam mı? | Open Subtitles | دعينا ننسى الامر برمتهِ اتفقنا؟ |
tüm olayı çözen o oldu. | Open Subtitles | هو الذي إكتشفَ الأمر برمتهِ |
İşin tüm kontrolü sende. | Open Subtitles | الأمر برمتهِ في يدك |
tüm bu gezi tam bir hataydı! | Open Subtitles | هذا الامر برمتهِ كان غلطة |