"برهن" - Translation from Arabic to Turkish

    • rehin
        
    • ipotek
        
    • ispatla
        
    • Kanıtla
        
    • kanıtladı
        
    • ispat
        
    • kanıtlamış
        
    Bazı şeyleri rehin verdi... babasından biraz borç aldı... birazını Katleen den çaldı. Open Subtitles لقد قامت برهن بعض الأشياء واقترضت البعض من والدها وسرقت البعض من كاثلين
    Bazı şeyleri rehin verdi... babasından biraz borç aldı... birazını Katleen den çaldı. Open Subtitles لقد قامت برهن بعض الأشياء واقترضت البعض من والدها وسرقت البعض من كاثلين
    Aptal gibi, kalkıp evinizi ipotek ettiniz, başka da bir yerden para bulamıyorsunuz. Open Subtitles قمت برهن بيتك بحماقة ، و لا يمكنك جمع آي أموال إضافية
    Hayır ödeyeceğiz. Unut gitsin. Gerekirse şirketi de ipotek ederiz. Open Subtitles كلاّ، سنقوم بدفعها، انسٍ ذلك سنقوم برهن الشركة إذا اضطررنا لذلك
    Üstünde cihaz olmadığını ispatla, oğlum. Open Subtitles برهن بأنه لا يوجد جهاز تنصت، يا صبي
    Tamam, pekala. O halde bana bunu Kanıtla. Bir rehine ver bana. Open Subtitles حسنٌ، برهن لي ذلك، أعطني الرهائن.
    Bu ruhları göstererek, Eisenheim bizlere ruhun ölümsüzlüğünü kanıtladı. Open Subtitles برهن لنا أيزينهايم على خلود الروح. تم إعادة تأكيد وجود الروح... وذلك في مواجهة
    1932'de Pearl Harbor'a havadan hücum edilebileceği ispat edildi. Open Subtitles فى 32 و 33 برهن على ان بيرل هاربور كان من الممكن ان تقصف من الجو
    Benzin parası çıkarmak için tüfeğimi rehin vermek zorunda kaldım. Open Subtitles قمت برهن سلاحي من أجل الحصول على نقود لتعبئة الوقود
    Eğer yapamıyorsa, erkeğin görevi o zaman geçindiremediği ailesini beslemek için bu şeyleri rehin vermektir. Open Subtitles فإن لم يستطع فعل ذلك فإنه عمل الرجل أن يقوم برهن الأشياء كي يطعم العائلة التي لا يستطيع إعالتها
    Eğer çaldıklarını rehin verip para alıyorsa, niye hala tarlada çalışıyor? Open Subtitles ان كان يقوم برهن المجوهرات فهو يسرق لكي يحصل على المال لماذا ما زال يعمل في الحقول؟
    Çünkü daha yeni benzin alabilmek için koduğum tüfeğini rehin vermiş. Open Subtitles لأنه قام للتو برهن سلاحه من أجل أن يتزود بالوقود
    Tek sorun; tüfeğimi rehin verdim. Open Subtitles المشكلة الوحيدة التي تواجهني أنني قمت برهن سلاحي
    Bir miktarı için evi ipotek ettik. Open Subtitles من أين لك هذا المال ؟ اقترضنا جزء من المبلغ برهن المنزل
    Dünüre bu elbiseyi almak için mi evi ipotek edecektin? Open Subtitles هل قمتِ برهن المنزل لشراء هذا اللباس لأمكِ؟
    Para suyunu çekince daireyi ipotek ederiz. Open Subtitles سوف نقوم برهن الشقة عندما نُفلس
    İspatla bebeğim. Open Subtitles برهن على ذلك يا عزيزي
    Widmore'un, söylediğin şeyi yaptığını ispatla. İspatla. Open Subtitles برهن على أنّ المدعو (ودمور) قد فعل ما تزعمه، برهن ذلك
    Söylediklerimin yalan olduğunu Kanıtla. Open Subtitles برهن أن نبؤتي كذبة
    Bunun mümkün olduğunu bana Kanıtla. Open Subtitles برهن لي على أن هذا ممكن
    Hilbert sadece onların kesinlikle var olduklarını kanıtladı. Open Subtitles برهن فقط على وجوب وجودها.
    Bu hayaletlerle, bu gösterilerle Eisenheim, bize ruhun ölümsüzlüğünü ispat etmiştir. Open Subtitles برهن لنا أيزينهايم على خلود الروح. تم إعادة تأكيد وجود الروح... وذلك في مواجهة
    Her biriniz bu akşam buraya gelerek bu gerçeği çoktan kanıtlamış oldunuz bile ve birer milyoner olmak üzeresiniz. Open Subtitles كل شخص منكم يملك مسبقاً برهن على هذه الحقيقة. فقط بوجودكم هنا الليلة وانتم على وشك أن تكونوا مليونيرين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more