Kütüphane kartın, senin kimliğinle ilgili bulabildiğimiz tek şey, adını Brigitte olduğu yazıyor. | Open Subtitles | وجدنا بطاقةاستعارة من المكتبة عندما كنا نبحث عن بطاقة هوية لكي. قالت بأنّ اسمك بريجت. |
Brigitte, bir oda dolusu meraklı insan var. | Open Subtitles | بريجت، في تلك الغرفة الجميع متشوّق لمعرفة بريجت. |
Hey, Brigitte'in kan sonuçları geldi mi? | Open Subtitles | يا، امازلت تحلل دمّ بريجت لحد الآن؟ |
Biliyor musun bu saçmalıklarla Bridget'i korkutabilirsin hayatım, ama beni korkutamazsın. | Open Subtitles | تعرفين (ربما تخيفين (بريجت بهذه التفاهة يا حبيبتي لكنك لا تخيفنني |
Bridget hayatında müzeye gitmemiştir. | Open Subtitles | بريجت لم تزر متحف بكل حياتها |
Brigitte. İyi misin ? | Open Subtitles | بريجت ,هل أنت بخير ؟ |
Biliyorsun, Brigitte, senin de sıran geliyor. Günün birinde. | Open Subtitles | (أوتعرفِ (بريجت دوركِ سيأتي أيضاً, يوماً ما |
Ama bu kötü bir fikir Brigitte, ikimiz de bunun ne yapacağını bilmiyoruz. | Open Subtitles | (تلك فكرة سيئه (بريجت لأن كلانا يعرف ما تفعله هذه الاشياء |
Brigitte Fitzgerald, danışmanın odasında bekleniyorsunuz. | Open Subtitles | بريجت فيتزجيرالد) نرجو منها) الحضور إلى مكتب التوجيه |
Brigitte Fitzerald, danışmana. | Open Subtitles | بريجت فيتزجيرالد) إلى مكتب التوجيه حالاً) |
Brigitte FitzgeraId. | Open Subtitles | بريجت فيزجيرالد. |
İyi geceler, Brigitte. | Open Subtitles | ليلة سعيدة، بريجت. |
Dinle, Brigitte gerçekten hasta. | Open Subtitles | إستمعي ، بريجت مريضة جدا. |
Brigitte'in de karnı aç. | Open Subtitles | شكرا بريجت جائعة أيضا |
Brigitte'in de karnı aç. | Open Subtitles | بريجت جائعة أيضا |
Sanki Ali MacGraw ve Brigitte Bardot'un yaptığı bir bebeksin. | Open Subtitles | أنتِ مثل لو (علي ماكقرو) و(بريجت باردو) أنجبوا طفلة. |
Brigitte, ona yapışık değilsin. | Open Subtitles | بريجت) انتِ لستِ مربوطة بخصرها) |
Brigitte, bunu sorduğuna çok sevindim. | Open Subtitles | بريجت) مسرورَة جداً أنكِ سَألتِ) |
Tüm gecemi Danny ve Bridget'ın yakınmalarını ve, baygınlık geçirmelerini izleyerek geçirdim. | Open Subtitles | انا فقط قضيت ليلتي اراقب (داني) و (بريجت) يغازلان بعضهما البعض |
Danny ve Bridget arasındaki ilişkinin olmaması gerekir belki, ama hepimiz bir şansı hak ederiz. | Open Subtitles | (داني) و (بريجت) قد لا يكونان محتومين لبعضهما لكننا كلنا نستحق جرعة من الحياة الطبيعية |
Bridget, muhtemelen beni duyamıyorsun, ama başka ne yapabilirim bilmiyorum. | Open Subtitles | بريجت) اعرف ربما انك) .. لا تستطيعين ان تسمعينني لكن لا اعرف ماذا يمكنني ان افعل ايضا |