"بريطانى" - Translation from Arabic to Turkish

    • İngiliz
        
    • Britanya
        
    • Britanyalı
        
    Dizleri üstüne çökmüş bir İngiliz subayını çalıştırıyorlar. Open Subtitles لديهم ضابط بريطانى يعمل فى الاسفل هناك على ركبتيه
    İngiliz subayı! Köprüyü uçurmak için buradayım. Open Subtitles ضابط بريطانى , سيدي نحن هنا لتفجير الجسر
    Doğal olarak. Başının üstünde sağlam bir çatı ve cebinde İngiliz pasaportu vardı. Open Subtitles طبيعى ، كان هناك سقف صلب فوق رأسها و جواز سفر بريطانى
    Ama Rus şifre çözücüsü İngiliz ajanın dosya resmine aşık olmaz! Open Subtitles ولكنه ليس موظف روسى يحمل ملف صور لـ عميل بريطانى
    Tek bir Britanya askeri olmadan Sudan'da ki köleliği sonlandırır. Open Subtitles لقد أنهى العبودية فى السودان بدون جندى بريطانى واحد
    Bir Britanyalı subayın idaresinde. Mısır niçin bir İngiliz'i tutmak zorunda kalmış? Open Subtitles ضابط بريطانى يقودهم ، لماذا قامت مصر بتوظيف رجل انجليزى ؟
    "İngiliz ajan güzel Rus casusunu öldürdü ve intihar etti." Open Subtitles عميل بريطانى يقتل جاسوسه روسيه ثم يقوم بالإنتحار
    Tipik bir İngiliz piyadesinin karikatürünü daha iyi yapamazdınız. Open Subtitles أعنى أنه لم يكن بالأمكان رسم كاريكاتير أفضل يمثل جندى مشاة بريطانى تقليدى
    Bir sürü kapı vardı eski bir asker ve İngiliz olmamdan dolayı beni onlardan birinin başına koydular ve yanıma bize sadık birkaç Sikkh verdiler. Open Subtitles و مداخل بما لا يعد و لا يحصى كان هناك العديد من البوابات ولانىى كنت جندى سابق و بريطانى
    Bunu beğendim. Bana bir İngiliz havası verdi. Open Subtitles انا احب ذلك يجعلنى اشعر , آه, بريطانى او شئ من هذا القبيل
    Yazar, bir İngiliz yayımcının dünya barışı ile ilgili görüşlerinden ilham almış. Open Subtitles المؤلف استوحى بعض الاراء الخاصه من ناشر بريطانى تتعلق بالسلام العالمى
    Onunla uzun yıllar hiç konuşmadım ta ki geçen yıl, ona yürekten seslenen, ...o İngiliz yayımcıyla tanışana kadar. Open Subtitles لم اتحدث اليه لعده سنوات حتى العام الماضى , عندما قابل ناشر بريطانى والذى خاطب فيه وجدانه
    Ayaklarını iyi kullanıyorlar ama iyi bir İngiliz takımına karşı çok ufaklar. Open Subtitles انهم مهره فى استخدام ارجلهم ولكن امام فريق بريطانى جيد ,يعتبروا ضأل جدا
    Bence saçları kesilse bir İngiliz erkeğine benzer. Open Subtitles أنا عندى تلك النظرية ولاتى تقول لو أنها قطعت كل شعرها ستصبح كرجل بريطانى.
    Eğer sağlayacağın bilgi, Latif'in tutuklanmasına yararsa İngiliz ceza evinde hafifletilmiş ceza alacaksın. Open Subtitles اذا كانت المعلومات التى ستقدما لنا ستؤدى الى اعتقال لطيف ستحصل على حكم مخفف فى سجن بريطانى
    Daniel Budd. 25 yaşında İngiliz vatandaşı. Open Subtitles دانيل بود يبلغ من العمر 25 عاماً ، بريطانى
    1.000 İngiliz öldürülmüş. Open Subtitles ألف جندى بريطانى قتلوا فى مذبحه رهيبه
    Neden ağzına bir İngiliz çorabı sokmuyorsun? Open Subtitles لماذا لا تضعى جورب بريطانى بداخلها ؟
    Kanal Britanya için kritik, biliyorum. Open Subtitles انا ارى ان القناة هى اهم مطمع بريطانى
    Britanya ordusu yok. Open Subtitles لا يوجد جيش بريطانى
    Neden Onurlu bir Britanyalı? Open Subtitles هل تمانعين أذا سالتك لما اخترتى بريطانى مكرم ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more