Ama gözlerindeki bakış köşeye sıkışmış vahşi bir hayvan gibiydi. | Open Subtitles | التي نجدها منعكسة على وحش بريّ حينما يكون محاصرًا |
Ama gözlerindeki bakış köşeye sıkışmış vahşi bir hayvan gibiydi. | Open Subtitles | التي نجدها منعكسة على وحش بريّ حينما يكون محاصرًا |
Ev sahibimiz olan bu gezegen bir zamanlar çok vahşi ve bilinmezlerle doluydu. | Open Subtitles | هذا الكوكب، مُضيفنا، كان بإحدى الزمان بريّ ومجهول، |
vahşi bir kedi gibi tepelerde yaşar ama tepe insanlarından değildir. | Open Subtitles | يعيش في أعلى التلال .. كحيوان بريّ -ولكنّه ليس برجل تلال |
vahşi bir hayvanın teki tarafından gebertilmişe benziyor. | Open Subtitles | يبدو وكأنه قُتل من قبل حيوان بريّ |
Bu vahşi bir at için oldukça güzel bir eyer. | Open Subtitles | . ذلكَ سرجٌ رائع بالنّسبة لحصانٍ بريّ |
Fevkalade... Tıpkı vahşi bir hayvan gibisin. | Open Subtitles | هذا مُذهل، إنّكَ مثل حيوانٍ بريّ! |
Daha vahşi bir şey, bir jaguar gibi. | Open Subtitles | شيئاً بريّ أكثر مثل النَمِر |
Jonathan karışımın içine bir de vahşi hayvan atmadan zaten yeterince sorumsuz. | Open Subtitles | (جوناثان) عديم المسؤولية بما يكفي بدون زجّ حيوانٍ بريّ في حياته |
vahşi bir at. | Open Subtitles | . حصانٌ بريّ |