Bir soru daha sorabilir miyim? O zaman susacağım, yemin ederim. | Open Subtitles | هل تسمحين لي بسؤالك أخر سؤال وبعدها سأتوقف , أقسم لكِ؟ |
sorabilir miyim acaba, kulübünüz hangi parayla kuruldu? | Open Subtitles | اسمح لي بسؤالك من يتكفل بنفقات هذا الملهى الذي تملكه؟ |
Çoğu insanın sana ilk olarak sormak isteyeceği bir soruyla başlayalım. | Open Subtitles | دعنا نبدأ بسؤال لأنني أعتقد بأن أكثر الناس يرغبون بسؤالك أولاً |
Size birkaç soru soracağım. Lütfen elinizden geldiğince cevap vermeye çalışın. | Open Subtitles | سوف أقوم بسؤالك بضعة أسئلة أرجو أن تردى بأفضل ما لديك |
Bunu sormana sevindim, çünkü o harikaydı, hayat doluydu ben onu öldürene kadar tabii ki. | Open Subtitles | سعيد بسؤالك : كانت ... فتاة رائعه ، مفعمه بالحيوية ...حتى قتلتها ، بالطبع |
Bunu Sorduğuna göre hafızan geri gelmiş demektir. | Open Subtitles | ولكن بسؤالك عن كل ذلك يعني بأن ذاكرتك قد عادت إليك, أوليس كذلك؟ |
Tony, bu konuyu sormam konusunda söz verdirtti. | Open Subtitles | طونى جعلنى أوعده أنى سأقوم بسؤالك عن هذا |
Ama müsaadenizle size şunu sorayım. | Open Subtitles | لكن إسمحي لي بسؤالك. لقد حضيت بمهنة رائعة، |
Sakıncası yoksa mesleğinizi sorabilir miyim kira kontratına yazmayı unutmuşsunuz da. | Open Subtitles | اسمح لي بسؤالك عن وظيفتك و لكنك لم تكتبها في عقد الايجار |
Kızlara ne kadar zamandan beri yardım ettiğinizi sorabilir miyim? | Open Subtitles | هل أستطيع البدء بسؤالك منذ متى تقومين بمساعدة الفتيات؟ |
sorabilir miyim, 20 bin dolar nakitle polisler tarafından yakalandığınızda senatörün arabasını mı kullanıyordunuz? | Open Subtitles | هلّي بسؤالك عن ذلك اليوم حينما كنت تقود سيارة السيناتور و أوقفتك الشرطة وبحوزتك 20 ألف دولار نقدًا ؟ |
Orda ne bulmayı umduğunuzu, sorabilir miyim? | Open Subtitles | لكن هل تسمحين لي بسؤالك عما تأملين إحرازه بذهابك إلى هناك؟ |
Tüm bu gizlilik falan mahsuru yoksa bunun ne olduğunu sorabilir miyim? | Open Subtitles | انظري، مع كامل كتماني هل لي بسؤالك ما هذا؟ |
Profesör... - sormak istediğim bir şey vardı. | Open Subtitles | أتعلم يا بروفيسور , هنالك شيء أرغب بسؤالك عنه |
Sana 1 8 Nisan gecesiyle ilgili bir kaç soru sormak istiyorum. | Open Subtitles | اريد الابتداء بسؤالك بعض الاسئلة حول ليلة الثامن من ابريل. |
Ben tekrar soracağım cevap vermediğiniz taktirde ruhunuzu cennette hissedeceksiniz. | Open Subtitles | سأقوم بسؤالك لآخر مرة وإلا ستعاني ألماً كبيراً في جسدك... |
Sana bazı sorular soracağım. | Open Subtitles | كما هي أيضا الإستغناء عنه سأقوم بسؤالك بعض الأسئلة |
Soykırım yüzünden sormana izin vermezler ben de bir sikim demiyorum. | Open Subtitles | ولكنه لا يسمح لهم بسؤالك ذلك بسبب الـ "هولوكوست" لذا ليس علي قول اي شيء |
Sorduğuna sevindim, buna "Patlayan düşünce" deniyor. | Open Subtitles | سررت بسؤالك هذا يدعى "الإنفجار الناعم" |
Beyninin işlevini yerine getirdiğine emin olmak için sorular sormam gerekiyor. | Open Subtitles | من المفترض أن أستمر بسؤالك لكي أتيقن من أن وظائف دماغك تعمل بشكل سليم |
İnandırıcı derken, sana bununla ilgili bir soru sorayım. | Open Subtitles | بالحديث عن المعقول، كنت سأقوم بسؤالك حيال ذلك الموضوع |
"Majestelerini umut ettiğim kadar memnun edememiş olduğumu görmekten aldığım cesaretle, size Kraliçeden hoşlandınız mı diye sordum. | Open Subtitles | برغم رؤيتي لجلالتك غير راض كما كنت أثق من أعمالي فقد تجرأت كثيرا بسؤالك: |
Eğer biri sorarsa, seninle posta kutularını deviriyorduk, tamam mı? | Open Subtitles | إذا قام أحد بسؤالك أخبره بأننا كنا بالخارج نحطم صناديق البريد , حسناً؟ |
Halka böyle bir soru sorarak, mahkemeyi aşağıladığının farkında mısın? | Open Subtitles | هل تعرف أنك أساءت الي المحكمة بسؤالك للشعب ؟ |
Ben de sana aynı şeyi soracaktım. | Open Subtitles | هذا نفس ما كنت على وشك أن أقوم بسؤالك عنه؟ |