Yağmur yüzünden çadırların brandasını çatıda kullanmak zorunda kaldık. | Open Subtitles | كان علينا أن استخدام الأشرعة على السطح، بسبب المطر. |
Üçü Yağmur yüzünden çalışmaz hale geldi. | Open Subtitles | ثلاثة منهم تعرضوا للعطل بسبب المطر |
Kan izleri Yağmur yüzünden silinmiş. | Open Subtitles | يبدو وأن أثار الدم قد... اختفت بسبب المطر. |
Ancak her yıl, Yağmurdan dolayı sel problemimiz var. | TED | لكن كل سنة، لدينا مشاكل فيضانات بسبب المطر. |
Donuyorum. Yağmurdan dolayı üşütmüş olmalıyım. | Open Subtitles | أشعر بالبرد، لا بد أن نزلة البرد أصابتني بسبب المطر |
Ve Yağmur yüzünden bir halt duyamıyoruz. | Open Subtitles | ولا نستطيع سماع شئ بسبب المطر. |
Yağmur yüzünden arabayı yavaş sürdüğünü söylemişti. | Open Subtitles | قالت انها كانت تقود على مهل بسبب المطر |
Yağmur yüzünden hiçbir şey görmüyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أنْ أرى أي شيء بسبب المطر |
Buraya Yağmur yüzünden gelmemiştir. | Open Subtitles | أفترض أنه ليس هنا بسبب المطر. |
Yağmur yüzünden demek istemiştim. | Open Subtitles | أعني، بسبب المطر. |
Aptal Yağmur yüzünden her şey mahvoldu. | Open Subtitles | -كلّ شيءٍ قد فسد بسبب المطر . |
Yağmurdan dolayı biten yoksul küçük adamın partisi. | Open Subtitles | آه، أجل تأجل الاحتفال بسبب المطر |