| Sonra da ben ofisinde yapılan ağır yazım hatası yüzünden Donna'dan ayrıldım. | Open Subtitles | وأنا انفصلت عنها بسبب خطأ عيادتها الجسيم |
| Bir şey için ne kadar yatırım yaparsan yap başka birinin hatası yüzünden bütün emeklerin boşa gidebiliyor. | Open Subtitles | حيث يمكنك إستثمار كثير من الوقت في شىء ما وقد يزول فجأة بسبب خطأ شخص آخر |
| "Eğer bir uçak pilot hatası yüzünden düşse, ...Boeing Şirketini suçlar mısınız?" | Open Subtitles | "الآن إذا تحطمت الطائرة بسبب خطأ الطيار، هلتلومونشركةالبوينغ؟" |
| Tek bir hata yüzünden iyi bir cerrahın kariyerine son vermek istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أريد أن أرمي مسيرة مهنيّة لجرّاح جيّد بسبب خطأ واحد |
| Bunların hepsi benim yaptığım aptalca bir hata yüzünden oldu. | Open Subtitles | كل هذا حَدثَ بسبب خطأ سخيف واحد من ناحيتي |
| Gençken yaptığım bir hatadan dolayı dışarıda bir yerlerde bir oğlum var. | Open Subtitles | لدي طفل في مكان ما بسبب خطأ قمت به عندما كنت مراهقاً |
| Ve yarın sabah tüm dünyaya kazanın sürücü hatasından dolayı olduğunu açıklayacaklar. | Open Subtitles | وغداً صباحاً, سأخبر العالم بأن الحادث كان بسبب خطأ السائق بالكامل |
| Tamam. Toby'nin hatası yüzünden para kaybeden tüm çalışanların listesini istiyorum. | Open Subtitles | صحيح، سأحتاج لقائمة جميع الموظفين الذين خسروا أموالا بسبب خطأ (توبي). |
| Başka birinin hatası yüzünden kariyerimi mahvedemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك تدمير حياتي بسبب خطأ شخص آخر |
| Başka birinin hatası yüzünden mi? | Open Subtitles | حسناً، انتظر بسبب خطأ شخص آخر... |
| Başkasının hatası yüzünden,... arabama atlayıp New York'a kadar onca yolu geri mi döneceğim? | Open Subtitles | حسناً، انتظر بسبب خطأ شخص آخر... عليّ العودة إلى سيارتي وأقود طوال طريق العودة إلى شمال "نيويورك"؟ |
| Müdür, Adalet Bakanlığı'nın usul hatası yüzünden dava açamamasını istemez. | Open Subtitles | {\pos(192,210)} المديرة لا تريد للأمر أن لا يصل للمحكمة بسبب خطأ في التنظيم. |
| Thorsen'in hatası yüzünden kocanız ağır bir bedel ödemiş olmadı mı? | Open Subtitles | دفع ثمنا باهضا... ...بسبب خطأ تورسن |
| Bunların hepsi benim yaptığım aptalca bir hata yüzünden oldu. | Open Subtitles | كل هذا حَدثَ بسبب خطأ سخيف واحد من ناحيتي |
| Ondan kendisini benim yaptığı bir hata yüzünden mutsuz etmesini isteyemezdim. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أجعله بائساً بسبب خطأ إقترفته |
| Bütün hayatının bir kaç hata yüzünden harap olmasından nefret ediyorum. | Open Subtitles | أكره أن أرى حياتك تتدمر بالكامل بسبب خطأ أو خطئين. |
| Fevri, genç bir dedektifken yaptığım aptalca bir hata yüzünden kimse incinmemeli. | Open Subtitles | ولا احد يجب ان يتأذى بسبب خطأ غبي ارتكبته انا كـ محقق شاب مندفع |
| Ama şimdi hepsi sarhoşken yapılmış aptal bir hata yüzünden mahvolabilir. | Open Subtitles | والان كل هذا يمكن ان يدمر بسبب خطأ غبي بسبب الافراط بالشرب |
| Küçücük bir hata yüzünden her seyi kaybetmeyi riske alamayiz. | Open Subtitles | لايمككنا المخاطرة بكل شئ بسبب خطأ صغير جداً |
| O neden benim yaptığım bir hatadan dolayı ölmek zorunda? | Open Subtitles | لمَ عليها أنْ تموت بسبب خطأ اقترفته أنا؟ |
| - 3 kez maç sayısı yaptım ve üç kez de, basit hatadan dolayı kaybettim. | Open Subtitles | كدت أهزمك بالنقطة الفاصلة ثلاث مرات وفي الثلاث مرات خسرت بسبب خطأ تلقائي |
| Bir personel hatasından dolayı aşırı pahalı elektronikler 25 sentle fiyatlandırılıyor. | Open Subtitles | بسبب خطأ احد الموظفين توجد اجهزة إلكترونية باهظة للغاية تُباع بـ 25 سنت |