Benim yüzümden, oğlumun hayali arkadaşı çöp kamyonunun altında ezildi. | Open Subtitles | بسبي فإن صديقة ابني الخيالية تم دهسها من سيارة الزبالة |
Benim yüzümden gece kanepede uyumak zorunda kaldığın için üzgünüm. | Open Subtitles | آسفُة إنك إضطررت للنوم على الأريكة بسبي ليلة أمس |
Bu ülke uçmak için... yılda yüz milyar dolar harcıyor... ve Benim yüzümden değil. | Open Subtitles | هذه البلاد تصرف مائة مليار في السنة لتوفير الأفضل وهو ليس بسبي |
Annene Benim yüzümden incinmene izin vermeyeceğime söz verdim. | Open Subtitles | أعطيت كلماتي إلى أمك لا أذى سيجيء إليك بسبي |
Benim yüzümden mi gitmemeyi düşünüyorsun? | Open Subtitles | أنت تفكّر بلا تذهب بسبي? |
Big O kendine bir iş buldu, ve hepsi benim sayemde oldu | Open Subtitles | وإزدهار فقط مثل ذلك وضع لنفسه صفقة كبيرة وهذا كلة بسبي |
Benim yüzümden bundan gurur duymaktan vazgeçmenizi istemem. | Open Subtitles | أنا لا أَحْبَّ أَنْ تَتوقّفَ عن الشعور بالفخرمن عملِكَ بسبي |
Benim yüzümden bundan gurur duymaktan vazgeçmenizi istemem. | Open Subtitles | أنا لا أَحْبَّ أَنْ تَتوقّفَ عن الشعور بالفخرمن عملِكَ بسبي |
Eğer başkası da yapmazsa, hayatı boyunca Benim yüzümden bir canavara benzeyecek. | Open Subtitles | إذا شخص ما لا، ثمّ هي سَتَبْدو مثل دائماً وحش بسبي. |
Hoşlandığın şeylerden Benim yüzümden vazgeçmek zorunda değilsin. | Open Subtitles | تشارلي ليس من الضروري أن تترك الأشياء التي تحبّها فقط بسبي |
Benim yüzümden başına birçok sorun açılmış olmalı. | Open Subtitles | أنت لا بدّ وأن كان عندك الكثير من المشكل بسبي. |
Bugün Benim yüzümden üç kişi öldü. | Open Subtitles | وهي نَجحتْ. ماتَ ثلاثة أشخاصِ اليوم بسبي. |
Yani, o çocuklar Benim yüzümden bir süre babalarını kaybettiler. | Open Subtitles | فَقدَ أولئك أطفالِ أَبِّهم لفترة بسبي. |
Herşey benim istediğim gibi olmalıydı ve işte bu da ulaştığımız son yer ve şu anda burada olmamız hep Benim yüzümden. | Open Subtitles | كلّ شيء كان عنده أن يكون طريقي. وهكذا إنتهينا بهم. وهو كلّ بسبي بأنّنا هنا الآن... |
Fatty, Benim yüzümden böyle davranmanı istemiyorum. | Open Subtitles | فاتي"،لا أريدك أن تكون مستاءً هكذا بسبي" |
Benim yüzümden lanet bir otoyolda kaza yaptı, benim aptal mülakatım yüzünden. | Open Subtitles | انقلبت من على الطريق السريع بسبي... بسبب إختباري الغبي. |
Lütfen Benim yüzümden gitmeyin Bay Clark. | Open Subtitles | من فضلك لاترحل بسبي ياسيد كلارك |
Hayatı Benim yüzümden berbat oldu. | Open Subtitles | أَعْرفُه. حياتها خُرّبتْ بسبي. |
Beşinci buraya Benim yüzümden geldi. | Open Subtitles | جاء العضو الخامس هنا بسبي |
Benim yüzümden yavaşlayamayız. | Open Subtitles | يجب ان لا نبطئ بسبي |
Gerçekten Benim yüzümden mi gitmiyorsun? | Open Subtitles | أنت حقا لان تذهب بسبي? |
Nükleer başlıkları benim sayemde öğrendiniz. | Open Subtitles | السبب الوحيد تعرف حول تضرب بالقنبلة النووية بسبي. |