"بسرد" - Translation from Arabic to Turkish

    • anlatmaya
        
    • anlattı
        
    • anlatarak
        
    • sadık kalırlar
        
    Bizim reklamlarımız havayı değiştirmişti ve kadınlar ilk defa kendi hikayelerini anlatmaya başladılar. TED اعلاناتنا انتشرت في كل مكان , و لاول مرة قمن النساء بالبدء بسرد قصصهن
    Önce annemin beni, sonra da benim onu terk ediş hikâyemi anlatmaya... nereden başlasam acaba? Open Subtitles من أين ابدأ بسرد قصة كيف ان امى تركتنى و بعدها تركت انا امى؟
    Günah çıkarmalarda, neden bilmiyorum ama birdenbire herkes kadın maceralarını anlatmaya başladı. Open Subtitles خلال الاعترافات، لأسباب فاتتني الناس فجأة بدأوا بسرد مآثرهم مع النساء
    Hadi. Bize tek kaş hikayesi anlattı. Open Subtitles بربك، لقد قامت لتوها بسرد قصة الحاجب الواحد
    İçeri geldi, oturduk, deli saçması o hikayeyi anlattı. Open Subtitles يدخل ويجلس ويبدأ بسرد قصته الجنونية
    İnsanlar hikâyelerle düşünür ve hikâyeler anlatarak dünyayı anlamlandırmaya çalışırız. TED البشر يفكرون بسرد الحكايات ونحاول ان نفهم هذا العالم بسرد الحكايات
    Umarım gerçekte olanlara sadık kalırlar. Open Subtitles أنافقط اتمنى أن يقوموا بسرد ما حدث صراحة.
    Sana bira olmadan masal anlatmaya benziyor. Open Subtitles الأمر أشبه بسرد قصة قبل النوم من دون جعة
    - 1939 yılbaşını anlatmaya başlamadan önce 4,5 diyelim. Open Subtitles -4آلاف و نصف قبل أن أبدأ بسرد حكاية عيد الميلاد سنة 1939
    Beni hikâyeleri kurgu olmayan modda anlatmaya teşvik ettiler. Open Subtitles جعلوني أرغب بسرد القصص الغير خيالية -شكراً لك
    Bu saçmalıkları anlatmaya devam edersen olacak şey tam da bu! Open Subtitles وهذا ما سيحدث بالتحديد ! إن استمريت بسرد هذه التراهات
    Bay Poe, aşırı sıkıcı bir hikâye anlatmaya başlarken... Open Subtitles لذا بينما بدأ السيد "بو" بسرد قصة مملة للغاية...
    Üzerinden yüzyıllar geçmiş seri cinayetleri ayrıntılarıyla anlattı. Open Subtitles قام بسرد تاريخ القتل المتسلسل عبر مرّ
    Sonra Silikon Vadisi'yle ilgili hikayeler anlattı. Open Subtitles و بدأ بسرد القصة تلو القصة (عن الحياة في (وادي سيليكون
    Jenna mahalledeki yeni gelişmeleri anlattı. Open Subtitles لذا ، انا و (جينا) قمنا بسرد بعض اخبار الجيران
    İnsanların duymak istedikleri bir hikaye anlatarak yapıyor. TED لقد فعلتها بسرد قصة الاشخان يريدون ان يستمعوا لها
    Ve ben tıbbi ressam olarak eğitildiğimden beri, animasyonu bir heykeltraş ve benim görsel danışmanım olan babamdan öğrendiğimden beri, yapmaya çalıştığım şey insanların biyolojik bilimlerdeki gerçeği ve güzelliği animasyon kullanarak,resimleri kullanarak,hikayeler anlatarak anlamalarına yardımcı olmaktı. Böylelikle insanlara apaçık görünmeyen şeyler öğretilebilir,sunulabilir ve anlaşılabilirdi. TED ولقد حاولت أن أفهمها من أن أخذت تدريبي كرسام طبي-- منذ أن علمني والدي الرسوم المتحركة، الذي كان نحاتاً ومعلمي في البصريات-- أردت معرفة الطرق لمساعدة الناس لفهم الحقيقة والجمال في العلوم الإحيائية بإستخدام الرسوم المتحركة، بإستخدام الصور، بسرد القصص. اذاً تلك هي الأشياء التي ليست بالضرورة واضحة للناس يمكن أن تخرج، ويمكن تدريسها، ويمكن فهمها.
    Umarım gerçekte olanlara sadık kalırlar. Open Subtitles أنافقط اتمنى أن يقوموا بسرد ما حدث صراحة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more