"بسرقته" - Translation from Arabic to Turkish

    • çaldı
        
    • çaldın
        
    • çalmış
        
    • çaldım
        
    • çalarak
        
    • soymam
        
    • çaldığı
        
    • çalmakla
        
    • çaldığını
        
    Elmas bir bileklik çaldı sonra ben de ondan çaldım. Open Subtitles قام بسرقة سوار ألماسي الذي قمت بسرقته منه بعد ذلك
    Bay Bailey, bu anahtarı hanımefendinin çantasından çaldı, Jimmy. Sanırım akşam yaptı bunu. Open Subtitles قام السيد "بايلي" بسرقته من حقيبتها خلال وقت ما من هذا المساء
    Dolabımdan mı çaldın? Open Subtitles هل قمت بسرقته من خزانة الكتب الخاصة بى ؟
    Pritchard onu Delil Merkezinden çalmış. Open Subtitles او ان بريتشارد قام بسرقته من مالكه الخاص
    Turk anını çalarak Dr. Cox'un sinirini tepesine çıkardığını söyleyince, bunu Elliot'a söylememeye karar verdim. Open Subtitles عندما أخبرني (تورك) بأنه أغضب الدكتور (كوكس) بسرقته للحظته, قررت ألا أشارك (إليوت) بما أعرفه
    Seni götürüm ama senin için orayı soymam. Open Subtitles سآخذك إلى هناك، ولكنّني لن أقوم بسرقته معك
    çaldığı o şey.. Onu geri çalmayı planlıyor. Open Subtitles ذلك الشيء الذي قامت بسرقته, إنها تنوي سرقته مرة أخرى
    Seni çalmakla suçladığım için özür dilerim ama yatak odasındayken sanki bir şey gizliyor gibiydin. Open Subtitles انا آسفة لاني اتهمتك بسرقته لكنك كنت تتصرفين وكأنك تخفين امراً في غرفة النوم
    Odasında bulunan parfüm şişesi, çaldığını itiraf ettiği zehir kocasıyla kavga ederken onu öldürmekle tehdit etmiş olması gibi. Open Subtitles بأن زجاجة العطر وجدت فى غرفتها السم الذى أعترفت بسرقته الشجار مع زوجها حيث هددت بقتله
    Benim de bir zamanlar bir köpeğim vardı. Jerry onu çaldı ve birlikte üniversiteye gittiler. Open Subtitles لقد كان لدي كلبٌ ذات مرة, و مِن ثم قام "جيري" بسرقته و أخذه معه إلى الجامعة
    Bir grup fanatik çaldı. Open Subtitles مجموعة من المتعصبين قاموا بسرقته
    Ülkesinin ve ailesinin kurallarına karşı gelerek onu çaldı. Open Subtitles تحدت قانون أرضها و دمها و قامت بسرقته
    Hepsini sen çaldın değil mi? Aynı bu kolyeyi çaldığın gibi... Open Subtitles لقد قمت بسرقته , مثلما سرقتي هذه ألقلادة!
    - Yani bir bakıma telefonu çaldın. Open Subtitles إذا أساساً أنت قمت بسرقته أنصت
    - Onu çaldın mı? Open Subtitles هل قمتي بسرقته ؟
    Çalmak istediğimiz para? Biri çoktan çalmış. Open Subtitles المال الذي أتينا لسرقته شخص ما قام بسرقته
    Burada değildin, adamla tanışmadın bile ama bir anda o senin öğrencin ve ben de onu çalmış mı oluyorum yani? Open Subtitles نحن لسنا في هذا الموضوع انتي حتى لم تلتقي بالرجل ! لكن من غير المتوقع انه زبونك وانا أقوم بسرقته الآن ؟
    Bakın işten ne çaldım. Open Subtitles أهلاً، انظروا مالذي قمت بسرقته من العمل
    Tam üzerine bastın. çaldım. Open Subtitles ذلك صحيح، لقد قمت بسرقته
    Babasının arabasını çalarak mı? Open Subtitles بسرقته لسيارة أبيه؟
    Michael oğlumdan böyle mi kurtuluyor? Onu çalarak mı? Open Subtitles هكذا يتخلص (مايكل) من أبني بسرقته
    Ben olsam burayı soymam bile. Open Subtitles انا لا افكر حتي بسرقته.
    çaldığı yemeğin parası. Open Subtitles ينبغي أن يغطي هذا تكاليف الطعام الذي قام بسرقته
    -Onu çalmakla suçladılar beni. Open Subtitles و قد اتهموني بسرقته ماذا ؟
    Tekneyi çaldığını bilmediğimizi nasıl kanıtlarız? Open Subtitles كيف نثبت اننا لم نعلم اننا قمنا بسرقته ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more