"بسيء" - Translation from Arabic to Turkish

• Fena
• da kötü

Bir liseli için hiç de Fena değil.
هذا ليسَ بسيء. هذا ليسَ بسيءٍ بالنسبةِ لطالبِ ثانوية.

Fena değil ama çocuklar gerçekten paketten çıkan ödülleri seviyor.
حسنًا، هذا ليس بسيء لكن الأطفال إنهم يحبون تلك الهدايا عندما تأتي في تلك الصناديق الخاصة

- Sıfırdan başlayan iki insan için hiç Fena değil.
.أتفقٌ معك هذا أمرٌ ليس بسيء .لأناسٍ قد أتوا من العدم

Biliyorsun, şu ana kadar hiç düşünmemiştim, ama o kadar da kötü değil, değil mi?
أتعلمين؟ لا يمكنني القول بأنني فكرت بذلك قبل الآن، ولكن.. إنّه ليس بسيء جيّداً..

Ama yanınızda biri olduktan sonra o kadar da kötü değildi.
يتنازعونك من الوجهتين. لكن ذلك ليس بسيء جداَ طالما لديك شخص ما بجوارك.

- Fena değil.
ليس بسيء، ليس بسيء على الاطلاق

Bagajda yolculuk açısından bakarsak Fena sayılmaz.
كما يبدو صندوق السيارة ، ليس بسيء جدا

Fena değildi ne dersin?
أنه ليس بسيء في هذا، اليس كذلك؟

Hem hiç de Fena görünmüyor.
و منظرها ليس بسيء

Fena değil. Peki ya sen?
ليس بسيء , ماذا عنك ؟

Fena değil dimi ? -Sen şuna bi bak
ليس هذا بسيء افحصي هذا

Hiç Fena değil.
ليس بسيء اعلم ذلك

O kadar da Fena değilim, Linden.
اعني ان الامر ليس بسيء لندن

Fena değil. Kalkışa hazırız.
ليس بسيء ، يمكنكم الإطلاق

Bizim delikanlı hiç Fena değil.
الشاب ليس بسيء.

Fena değil ... Hazır ol!
ليس بسيء ، استديروا

Fena değilmiş!
هذا ليس بسيء

Fena değil.
ليس بسيء

Söylemeliyim ki, o kadar da kötü biri değil. Aslında kafa bir herif!
إنه ليس بسيء , بل طيب نوعاً ما

Bir suçluyla birlikte olmak o kadar da kötü değil ha?
ليس بسيء وجود مجرم هنا الان؟

Bak, o kadar da kötü değil durum.
انظري،هذا ليس بسيء