"بشأنكِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • Senin hakkında
        
    • Senin için
        
    • hakkinda
        
    Sorun yok. Senin hakkında değildi. Open Subtitles طرح الأسئله بشأن طالبه نحن بخير,لم يكن بشأنكِ
    Eskilerden bu kadar bahsetmek yeter. Biraz da Senin hakkında konuşalım. Open Subtitles كفى حديثاً عن القديمُ الغابرُ أودُ أن أعلمَ بشأنكِ
    Biliyor musun, her zaman Oliver'a Senin hakkında yanıldığını söyledim. Open Subtitles دائماً ما أقول لأوليفر أنه كان مخطئ بشأنكِ
    Ve seni düşünüp Senin için yeterince iyi olup olmadığımı düşündüğümde. Open Subtitles وعندما افكر بشأنكِ وعندما اتساءل إذا كنتُ جيداً كفايةً من اجلكِ
    Hayır, haklısın. Sürekli Senin için endişelenmem saçma. Open Subtitles لا , أنتِ محقة من السخافة أن أقلق بشأنكِ طوال الوقت
    Bu bizim hakkimizda degil. Bu sen ve Mert'in hakkinda. Open Subtitles الأمر ليس بشأننا، إنه بشأنكِ (أنتِ و (ميرت
    Senin hakkında yanılmadığımı biliyordum. Open Subtitles أعلمُ إننيّ كنتُ محقاً بشأنكِ.
    Senin hakkında yanılmadığımı biliyordum. Open Subtitles أعلمُ إننيّ كنتُ محقاً بشأنكِ.
    Kimse Senin hakkında böyle düşünemez. Open Subtitles لا أحد سيفكر بهذا التفكير بشأنكِ.
    Sanırım Senin hakkında yanılmıyordum. Open Subtitles أعتقد أنّي كنتُ مُحقاً بشأنكِ.
    Belge doğrudan Senin hakkında değil. Open Subtitles الوثيقة لم تكن بشأنكِ بشكل مباشر.
    Senin hakkında daha çok bilgi sahibi olmak istiyorum. Open Subtitles أريد معرفة المزيد بشأنكِ يا هيناتا.
    Geçenlerde Senin hakkında inanılmaz bir söylenti duydum. Open Subtitles سمعتُ مؤخراً بأشاعه غريبه بشأنكِ
    Senin hakkında çok şey duydum. Open Subtitles لقد سمعنا الكثير بشأنكِ.
    Senin hakkında bir şeyler biliyor olsaydım sana yazardım. Open Subtitles كنت سأكتب، لو كنت أعرف بشأنكِ
    12 yaşında değilim. 12 yaşındayken Senin için endişelenmezdim. Open Subtitles لم أكن قلقاً بشأنكِ عندما كنتِ في الـ 12 من عمركِ.
    Senin için çok endişelendim. Ve hala arkadaş olabilir miyiz diye görmek istedim seni. Open Subtitles و كنتُ قلق بشأنكِ و ردتُ أن أرى إنّ كان بمقدورنّا أن نكون أصدقاء، إتفقنّا؟
    Bu olay ciddi. Senin için endişeleniyoruz. Open Subtitles لا يا بيني, هذا موضوعٌ جديّ نحن قلقون بشأنكِ
    Ben gidince Senin için endişelenmeme hiç gerek yokmuş. Open Subtitles من الواضح أن لا حاجة لي بالقلق .بشأنكِ حين اغادر
    Uyarsaydın iyi olurdu. Senin için endişelendim. Open Subtitles تنبيه كان سيكون أمراً لطيفاً كنت قلق بشأنكِ
    Peki Jake neden sen ve Reeves hakkinda bu kadar endiseli? Open Subtitles إذن لم يقلقٌ (جايك) بشدة بشأنكِ و بشأن (رييفز)؟
    Senin hakkinda. Open Subtitles إنه بشأنكِ أنتِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more