| Becca Fisher'la arandakileri biliyorum. | Open Subtitles | أعلم بشأنك أنت مع (بيكا فيشر) |
| Herkes Mitch'le arandakileri biliyor. | Open Subtitles | كلنا نعرف بشأنك أنت و(ميتش). |
| senin hakkında haklıymış. Sen bir sülüksün. | Open Subtitles | لقد كان محق بشأنك أنت قذر |
| Muhtemelen senin hakkında. | Open Subtitles | وربما من المحتمل بشأنك أنت |
| Hepsi seninle ilgiliydi. Lanet olası işinde çok iyisin. | Open Subtitles | الأمر كله كان بشأنك أنت أنت كنت ماهراً جداً بعملك |
| Her zaman seninle ilgiliydi. | Open Subtitles | كان بشأنك أنت دوماً |
| Nicole ve senin hakkındaki yanlış beyanları göstermek mi istiyorsun, mavi sandalyeye otur da konuşalım o zaman. | Open Subtitles | (تريد أن تعالج التحريفات بشأنك أنت و (نيكول تفضّل وإجلس بالكرسي الأزرق ويمكننا أن نتناقش. |
| Nicole ve senin hakkındaki yanlış beyanları göstermek mi istiyorsun, mavi sandalyeye otur da konuşalım o zaman. | Open Subtitles | (تريد أن تعالج التحريفات بشأنك أنت و (نيكول تفضّل وإجلس بالكرسي الأزرق ويمكننا أن نتناقش. |
| Benim ve senin hakkında. | Open Subtitles | . بشأنك أنت و أنا |
| senin hakkında ne dedikleri umurumda değil, sen zeki ve yetenekli bir domuzsun, Toby. | Open Subtitles | , لا يهمني ما يقولونه بشأنك (أنت حقا خنزير ذكي ومتمكن , يا(توبي |