"بشئ آخر" - Translation from Arabic to Turkish

• Başka bir şey
• bir şey daha
• başka bir şeyle

Siyasi ve askeri liderler bize Başka bir şey söylüyordu fotoğrafçıların anlattıkları ise başkaydı.
كان قادتنا السياسيين والعسكريين يخبرونا بشئ، وتخبرنا الصور بشئ آخر.

Teddy kanalda çalışırken gözü Başka bir şey görmez.
، عندما يعمل تيدى فى القناة . لا يمكنه التفكير بشئ آخر

Bay McQuarry, söylemek istediğiniz Başka bir şey var mı?
سيد "ماكواري" ، هل تود أن تخبرني بشئ آخر ؟

Biliyorum, ama bana Başka bir şey daha söyledi.
أعرف . و لكنها أخبرتني بشئ آخر

Siz onun başka bir şeyle değiştirilmiş olabileceğini mi söylüyorsunuz?
هل تظن أن أحدهم قد أخذه و قام بتبديله بشئ آخر ؟

Sana Başka bir şey diyeyim öyleyse, yaşlı bir kancıktan Başka bir şey değilsin.
اخبركِ بشئ آخر, انتي الكلبة المسنة الوحيدة , على كل حال.

Eğer bildiriyi okumayacaksa Başka bir şey düşünmeliyiz.
إذا أبى أن يقرأ البيان فيجب أن نفكر بشئ آخر

Öğlen yemeği eğlenceliydi, değil mi? Başka bir şey yapmak ister misin?
كان الغداء مسلياً أتريد القيام بشئ آخر

Başka bir şey daha söyleyebilir misin? Mesela nerede olduğunu.
أيمكنكَ إخباري بشئ آخر مثل أين هو الآن؟

Başka bir şey hatırlarsan...
..إن كان بوسعك التفكير بشئ آخر

Yani fark edebileceğiniz gibi eğer patentsiz bir şirketseniz ve bu ürünün gelişimine para yatırıp yatırmamak konusunda karar vermek üzereyseniz, bu patentlere yetki verilmesinin gerçekten mümkün olacağını kesin olarak bilmedikçe muhtemelen Başka bir şey yapmayı seçersiniz.
لذلك لك أن تتخيل إذا كنت شركة مصنعة للدواء الغير مسجل على وشك أن تقرر ما إذا كنت ستستثمر في تطوير هذا المنتج ، ما لم تعلم أن الرُخص لبراءات الإختراع هذه في طريقها لتكون فعلا متاحة ، ففي الغالب ستختار أن تقوم بشئ آخر.

Başka bir şey düşün.
اذا فكري بشئ آخر

CIA... her kimse artık Başka bir şey yapar.
"فإن الـ"سى-آى-إيه ...أو أياً كنتم تقوم بشئ آخر تماماً

Çevirmiyoruz. Planımız yok. Başka bir şey planlamıyoruz.
لا أخطط للقيام بشئ آخر

Sana bir şey daha söyleyeyim. Mutfağın kokuyor.
سأخبرك بشئ آخر مطبخك رأئحته ليست جيدة

Size bir şey daha söyleyeceğim ...
سأخبرك بشئ آخر

Bu başka bir şeyle ilgiliydi. Kitapla ilgisi yok.
يرتبط هذا بشئ آخر ليس له علاقة بالكتاب

- başka bir şeyle avut beni.
اصرفي انتباهي بشئ آخر

Kafanı başka bir şeyle meşgul etmek için.
لأشغل بالك بشئ آخر