"بشرح" - Translation from Arabic to Turkish

• açıklama
• açıklamak
• açıklar
• anlatmaya
• açıklayabilir
• açıklayacağım
• açıklamayacağım
• açıkladı
• açıklamaya
• açıklıyorum
• açıklayacak
• açıklayarak

Evet, sözde bütün veteranlar olarak, bir açıklama talep ediyorum.
نعم نعم بالنيابة عن جميع المحاربين القدامى اطالب بشرح

Onlar gece 800 milyon $ kaybetti gece neden açıklama yapmadı herkes hatta mümkün hale gelmesi ne bir şey yapmak?
خسروا 800 مليون دولار في غضون ليلة ليلة ولم يقم أي شخص بشرح السبب

Linux'un ne olduğunu anlatmaktan çok önce siz OS nedir onu açıklamak zorundasınız.
للقيام بشرح ما هو اللينكس علينا ان نشرح ما هو نظام التشغيل

O bana hiç ses olmadığı zaman anlayamadığım... bazı sahneleri açıklar.
يقوم بشرح اللقطات التي لا أفهمها حيث لا وجود للصوت

Sadece neden hız limitini aştığımı anlatmaya çalışıyorum.
آنظر , آنني آحاول لا غير بشرح سبب تجاوزي السرعة المحددة

Bunun bilimsel değerini açıklayabilir misin?
أيمكنك التفضل بشرح المغزى العلمي من وراء هذا؟

İki Buttery Nipple ve bir Sex on the Beach isteğimi nasıl açıklayacağım?
و كيف سأقوم بشرح طلبي لاثنين من زبدة الحلمات و الجنس على الشاطئ

Formülün ne olduğunu açıklamayacağım, ama çok güzel bir şey.
أنا لن أقوم بشرح ما هيّة هذه الصيغة، لكنها غاية في جميلة.

Adam, gayet net bir şekilde planın nasıl işlediğini açıkladı.
هو قام بشرح مخطط واضح وكيفية القيام به

Aslında, uyku biyolojimizin akıl almaz derecede önemli bir parçası, ve nörobilimciler neden bu kadar önemli olduğunu açıklamaya başladı.
في الواقع، النوم جزء مهم بشكل لا يصدق من تكويننا الأحيائي وقد بدأ علماء الأعصاب بشرح السبب إنه في غاية الأهمية.

Kimyasal dengeleri tuhaf okul dansları ile ilgili benzetmelerle açıklıyorum ve yakıt hücrelerinden yaz kampındaki kızlar ve oğlanlar hakkında hikayeler aktararak bahsediyorum.
أقوم بشرح التوازن الكيميائي باستخدام التشبيه برقصات المدارس المتوسطة الغربية ، و اربط حديثي عن خلايا الوقود بقصص بقصص الأولاد والبنات في المخيمات الصيفية.

Eğitim prosedürlerini açıklayacak.
سيقوم بشرح خطوات التدريب

İsimsiz. Her neyse, 20. yüzyılda çağdaş sanat tuhaf birşey yapmak ve boşluğu açıklama ve yorumlama ile doldurmak demek -- ki benim yaptığım da buydu.
على أي حال، الفن المعاصر في القرن ال20 هو حول القيام بشيء غريب ثم ملئ الفراغ بشرح و تفسير -- بالضرورة مثل ما فعلت.

-Bana bir açıklama borçluydu. -Söyledi mi?
إعتقدت انه مـديـن لي بشرح ما - وهل حصلتى على مرادك ؟

Sana bir açıklama borçluyum.
انا حقاً مدينة لك بشرح.

Connie, Bubba ya işi açıklamak ister misin ?
حسنا كوني , هل لكِ بشرح طبيعة العمل لبوبا؟

açıklamak için 10 saniyem varmış yoksa burası havaya uçacakmış.
أملك عشرة ثواني لأقوم بشرح السياسات أو سوف يتم تفجير هذا المكان

Örneğin, hatırlayamadığım eski bir konuyu hatırlatır ya da, başka bir örnek anlamadığım bir şakayı bana açıklar.
كمثال ، كانت تقوم بالبحث وإيجاد لحن قديم لم أعثر عليه أو ، كمثال تقوم بشرح نكتة

Sadece neden hız limitini aştığımı anlatmaya çalışıyorum.
آنظر, آنني آحاول لا غير بشرح سبب تجاوزي السرعة المحددة

Kendisiyle yaptığınız anlaşmayı açıklayabilir misiniz?
هل تتفضل بشرح الصفقة التي عقدتها معه؟

İşte bu harika. Peki bunu nasıl açıklayacağım lan?
هذا رائع, الان كيف سأقوم بشرح هذا؟

Bu denklemi açıklamayacağım, ama teorik fizik gerçekten inanılmaz bir konu.
حسنا , لن أقوم بشرح هذه المعادلة و لكن الفيزياء النظرية موضوع مدهش حقا

Ailem bana şu şekilde açıkladı:
لقد قام والدي بشرح الموضوع بهذه الطريقة

Peki onlara uzayı açıklamaya başladığınızda ne olur?
إذاً ماذا يحدث إذا بدأت بـ بشرح الحيز المكاني لهم؟

Son zamanlarda her şeyi haddinden fazla açıklıyorum.
**** لقد كنت أبالغ بشرح الكثير من مؤخراً

Bunu bana açıklayacak mısın ?
ماذا تريدين؟ -أتسمح بشرح هذا لي؟

2 aydır neden kiliseye gelmediğinizi açıklayarak başlayabilirsiniz.
يمكنك أن تبدأ بشرح سبب .لما لم تكن في الكنيسة لـ شهرين