Az önce onlar geldi ve özellikle senin dışında bir doktor istediler. | Open Subtitles | هم فقط جاؤوا إلى هنا وسَألوا بشكل مُحدّد عن شخص ما غيرك |
Dr Riley'e onu uzak tutmasını özellikle söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتُ الدّكتورَ رايلي بشكل مُحدّد لتَعليقه |
Bizi soyan kişi, beş dakika beklememizi özellikle söyledi. | Open Subtitles | سارقنا بشكل مُحدّد أَمرَنا لإنتِظار خمس دقائقَ. |
Ama, o şarkıyı orada özellikle onun için söylemek çok farklıydı. | Open Subtitles | لكن، أَعْني عَمَله بشكل مُحدّد لها، هو كَانَ مختلفَ جداً. |
Tam olarak, Bay Han'ın düzenlediği turnuvadan söz ediyorum. | Open Subtitles | بشكل مُحدّد , بطولة نظّمتْ مِن قِبل السّيدِ هان. |
Sana, özellikle oraya gidip bu işe burnunu sokma demiştim. | Open Subtitles | أخبرتك بشكل مُحدّد جداً ألا تذهب إلى هناك وتشحر أنفك فيما لا يعنيك |
yani hastalarımın tedavi olmak için özellikle Zoe Hart'ı seçtiklerini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | الإخوة ماكينزي مرضاي طلبوا بشكل مُحدّد زوي هارت لتعالجتهم؟ |
Ama iletişim yöneticiniz özellikle bana özür diledi. | Open Subtitles | لكن مديرَ إتصالاتِكَ إعتذرَ بشكل مُحدّد لي. |
Babam özellikle chalupa diye bir şey istedi. | Open Subtitles | الأَبّ مطلوب بشكل مُحدّد الشيء دَعا a chalupa. |
Ona özellikle tamamen temizlemesini söylemiş. | Open Subtitles | هي بشكل مُحدّد طَلبتْ مِنْه تَنظيفها. |
Evet özellikle de tuz oranı önemli. | Open Subtitles | نعم. يُملّحُ محتوى بشكل مُحدّد. |
Ve " senin gibi bir çocukla" derken, özellikle senle demek istiyorum. | Open Subtitles | وعندما أَقُولُ، "a رجل مثلك، " أَعْنيك، بشكل مُحدّد. |
Tam olarak Frannie yi geri almak için özellikle ne istiyorsun? | Open Subtitles | ماالذي { بشكل مُحدّد} تَحتاجُينه مِن فراني لكي تقبلي بعودتها؟ |
özellikle tablet istemiştim. | Open Subtitles | سَألتُ بشكل مُحدّد للأقراصِ. |
özellikle bana söz vermiştin. | Open Subtitles | أنت بشكل مُحدّد وَعدَني... |
Kitabı bana tekrar okuturken Tam olarak.... ...57q kuralını mı düşündün? | Open Subtitles | q أفكّرُت بشكل مُحدّد بقانون 57 عندما أخبرُتيني لإعُيد قراءة الكتابِ؟ |