| Çocuklar bu interaktif Anneler günü kartlarını oluştururken onların gerçekten yeni teknolojileri akıcı bir şekilde öğrendikleri görülüyor. | TED | وذلك بابتكارهم بطاقاتهم التفاعلية لعيد الأم، وبإمكانكم ملاحظة أنهم كانوا يصبحون أكثر تمكنا من التكنولوجيات الحديثة. |
| Telefonlarından kafalarını bile kaldırmadan ona kredi kartlarını uzatıyorlardı. | TED | لذا يمدون إليها بطاقاتهم البنكية وأعينهم متسمرة في هواتفهم دون أن ينظروا إليها. |
| Karıştır şu kartları, Sol Kulak. | Open Subtitles | تأكّد بأنّك تَخْلطُ بطاقاتهم هذا الوقتِ، يسار. |
| Yeşil kartları olmadığından işletmenizi kapatmak için yetkim var. | Open Subtitles | ليس لديهم بطاقاتهم إذن لدي السلطة لأغلق مزرعتك |
| Evet ama kimse çalıntı kart bildirimi yapmamış. Yani sahte kart kullanmışlar. Ee? | Open Subtitles | نعم، لكن لم يذكر أحد بأن بطاقاتهم سرقت والذي يعني بأنهم زوروها |
| Çiçekçiler kartlarına rozetlerini koyar. | Open Subtitles | بائع الزهور يضع شارة معينه على بطاقاتهم |
| Kredi kartlarındaki tek harcama, yüzlerce kilometre uzaktaki benzinliklerden. | Open Subtitles | و العمليات الوحيدة الموجودة على بطاقاتهم الائتمانية كانت من محطات وقود على بعد مئات الأميال |
| Şu andan itibaren herkes kartlarını üzerlerinde taşıyacak. Her yerde. | Open Subtitles | من الآن فصاعداً، أريد من الجميع أن يحملوا بطاقاتهم معهم طوال الوقت |
| Bütün paramı alıyorlar. kartlarını göremiyorum. Dolayısıyla kartlarını sayamıyorum. | Open Subtitles | لقد أخذوا أموالي، لا يمكنني رؤية بطاقاتهم بما يعني بأن لا يمكنني حساب بطاقاتهم، بمعني أنني ضائع |
| Hayır, onları ve kredi kartlarını severdim. | Open Subtitles | لآ, لقد احببتهم , واحببت بطاقاتهم المصرفية |
| Bütün diğer subaylarsa yeni gelen subayın odasına kendi kartlarını bırakır, doğru mu? | Open Subtitles | جميع الضباط آلاخرين... سوف يتركون بطاقاتهم في سكن الضابط الملتحق، أليس كذلك؟ |
| Onları burda karşılarsın. Sana kendi kartlarını vercekler. | Open Subtitles | ستقابلينهم هنا ثم سيعطونك بطاقاتهم |
| Tamam, önce kartlarını almayı unutma da. | Open Subtitles | حسنٌ، تأكّد أن تأخذ بطاقاتهم أوّلًا. |
| Telefon ve kartları takibe aldım. | Open Subtitles | إتّصلتُ بهواتفهم الخليويّة، تعقبتُ بطاقاتهم الإئتمانيّة. |
| Kredi kartları 36 saattir kullanılmıyor dedin, peki Belize'e gitmeden sıradışı harcamalar yapmışlar mı? | Open Subtitles | أنظر .. أنا أعلم بأنك قلت بأن بطاقاتهم الأئتمانية توقفت عن العمل قبل 36 ساعة |
| Bunlar kartları kendilerine yakın tutarlar. | Open Subtitles | حفظ بطاقاتهم طي الكتمان هو ما يفعلونه |
| Ticaret Dükkanı'nda oyuncuların kısıtlı boşluk kart sayısını gösteren bir sıralama listesi var. | Open Subtitles | في ورشة التبادل مُدرجة الرُتب بأسماء اللّاعبين وبإجمالي بطاقاتهم الموسّمة. |
| Benim asla gidemediğim tatillerden birbirlerine kart gönderirlerdi. | Open Subtitles | سبعة عشر سنة قمت بتوصيل بطاقاتهم البريدية من الأجازات التي لم أخذها |
| Yaka kartlarına bakayım... | Open Subtitles | حسنا، دعينا نرى بطاقاتهم. |
| Pekala, kartlarına bir bakalım. | Open Subtitles | حسنٌ، لنتفقد بطاقاتهم. |
| Anlıyorum. İyi de kartlarındaki veriler silinecek. | Open Subtitles | مفهوم، لكنّ بيانات بطاقاتهم ستزول. |
| Parasını öderseniz kartlarının sayısını bile öğrenebilirsiniz. | Open Subtitles | وإن دفعتم الضريبة فستعلمون عدد بطاقاتهم. |