"بطباعة" - Translation from Arabic to Turkish

• çıktısını
• basmaya
• daktiloyla
• çıkarttım
• tabetmemin
• Transkriptini

çıktısını alsanız, yüzlerce kiloluk nesneyi yanınızda taşıyormuşsunuz gibi görünüyor.
ان قمت بطباعة تلك المعلومات التي تكونه.. فسوف تحصل على الاف الباوندات من المعلومات والتي تحملها معك طيلة الوقت

Kızın sisteminde bulduğun hidromorfon seviyelerinin çıktısını al...
قم بطباعة مستويات الهايدرومورفون التي وجدتها في نظامها الحيوي

O yüzden bana birkaç dakika verin, ben de size listenin bir çıktısını vereyim.
اذن لذا أملهني دقائق سأقوم بطباعة القائمة لأجلك

Üstümü değiştirir değiştirmez, bilgisayar modeline tekrar bakmak istiyorum, damarı basmaya başlamadan önce.
بمجرد تغيري بملابسي، أريد مراجعة النموذج الحاسوبي مجددا قبل أن نبدأ بطباعة الوريد.

- Bak... - Mektuplarını hep daktiloyla mı yazarsın?
هل تقوم دائماً بطباعة رسائلك ؟

Bizim için Craigslist'ten birkaç ev ilânı çıkarttım. 2 yatak odalı güzel evler.
لقد قُمت بطباعة بعض الإعلانات للبنايات لنا بعضها تحتوي على غرفتين نوم رائعتين

Baskıdaki resimlerimin iyi olduğunu gördükten sonra, ...kendi resimlerimi tabetmemin daha iyi olacağını söyledi.
لقد قال ذلك بعد إن ذهبنا للصحيفة لاعليك.. إننيّ أقوم بطباعة صوريّ.

Transkriptini yazmaya başlayın. Kelimesi kelimesine hepsini istiyorum.
إبدأوا بطباعة كلامه ، أريد كل حرف

Gönder yine de. çıktısını alırız.
أرسليه على اي حال سنقوم بطباعة نسخة ورقية هنا

Böyle bir durum olursa diye birkaç muhabbet konusunun çıktısını almıştım.
قمت بطباعة بعض نقاط الحوار... في حالة حدوث هذا

Hemen bunun bir çıktısını alıyorum.
سوف أقوم بطباعة هذا انضجوا قليلاً

Ben de tüm şablonlarımın çıktısını alacağım.
أعتقد اني سأبدأ بطباعة جميع روتينياتي

İnternetteki yorumların çıktısını mı aldın?
لا، هل قمت بطباعة تعليقات الإنترنت؟

Ve bu yüzden ailesine onun blogunun bir çıktısını aldım – ya da PDF dosyası olarak gönderdim, ve cenaze töreninde herkese dağıttılar bunu, hatta onun mezarı başında bile blogundan bahsedildi çünkü bu onun hayatının çok büyük bir parçasıydı. Bu çok büyük bir olaydı.
و .. إذن قمت بطباعة .. أو بالأحرى لقد قمت بارسال نسخة PDF من مدونتها لعائلتها، وقد وزعوها في مجلس عزائها، وحتى في إعلان تأبينها، جاءوا على ذكر مدونتها لأنها كانت جزءا كبيرا من حياتها. وهو أمر ضخم.

Ricky Tan bu yılın başlarında İsveç yapımı 100 dolarlık banknot kalıpları aldı, ve süper banknotları basmaya başladı.
في وقت سابق من هذه السنة، ريكي تان حصل على صفائح سويسرية واحدة من نوعها بمئة .دولار .وبدأ بطباعة الفواتير الممتازة

Posterleri basmaya başla. Dövüşnet yerle bir olurken ortamın kalabalık olmasını istiyorum.
إبدأ بطباعة البوسترات اريد حشداً كبيراً عند قدوم الشركة

Uzmanlar bunların daktiloyla yazılmadığını ve 70'lerin başlarında yapılmış olamayacağını kesin olarak söyleyebiliyor mu George?
(إذاً، هل يمكن للخبراء أن تقول أن (جورج لم يقم بطباعة هذا بالتأكيد ولم يكن هذا موجوداً في بداية السبعينات؟

Unutmadan, kek kartvizitimizden biraz daha fazla çıkarttım.
قبل ان انسى لقد قمت بطباعة الكثير من كروت مشروع الكب كيك