"بطرح الأسئلة" - Translation from Arabic to Turkish

    • sorular sormaya
        
    • sorularla
        
    • araştırmaya başlayacaktı
        
    • sorgulamaya
        
    • soru sorarlar
        
    • soruları sormaya
        
    Kim olduklarını, nereden geldiklerini açıklamaya ve diğerlerine de sorular sormaya başlıyorlar. TED ويبدأون بتوضيح من يكونون ومن أين أتوا، ويبدأون بطرح الأسئلة على بعضهم البعض،
    Ve sonra, adamlarınız çıka geldi o nedime yaklaştı ve araçla ilgili bir sürü sorular sormaya başladılar. Open Subtitles ثم جئتم للمكان والوصيفات يأتون إلي ويبدأون بطرح الأسئلة عن سيارة السحب
    Geri dönersek, yolcular sorular sormaya başlayacaktır. Open Subtitles إن قمنا بالعودة فسيبدأ الناس بطرح الأسئلة
    Louis'i Ross ile çalışması için kekledin... ..böylece birdenbire ayrılırsa Louis araştırmaya başlayacaktı. Open Subtitles حتى ما إذا غادر فجأة، فسيشرع (لويس) بطرح الأسئلة
    Beni sorgulamaya başlamadan önce işverenime bağlı olduğumu bilmeniz gerçekten çok önemli. Open Subtitles ،قبل أن تشرعون بطرح الأسئلة من المهم أن تفهموا أني وفي لصاحب عملي
    Bir süre sonra öyle bir birikme oldu ki insanlar soru sorarlar diye bir önceki geceden çıkartamadım. Open Subtitles بعد فترة ,أصبحت الكومة كبيرة للغاية لا أستطيع إخراجها في الليل و إلا سيبدأ الناس بطرح الأسئلة
    Eğer okulu bırakmazsam yanlış kişilerin doğru soruları sormaya başlayacağını söyledi. Open Subtitles قال أنّي لو لم أنسحب من المدرسة... فإنّ الأناس الخطأ سيبدأون بطرح الأسئلة الصحيحة.
    Çalışmalarınız duyulursa insanlar sorular sormaya başlar. Open Subtitles إن ظهر عملكَ للعلن، سيبدأ الناس بطرح الأسئلة.
    Ya da biz ona sorular sormaya başlamadan önce ortadan kaybolması gerekiyordu. Open Subtitles أجل أو كانت بحاجة للإختفاء بسرعة قبل أن نبدأ بطرح الأسئلة
    Daha sonra ben sorular sormaya başlayınca işleri hızlandırdınız. Open Subtitles ثُمَ بدأت بطرح الأسئلة فتسارعت الوتيرة لديك
    Tamam, ama sorular sormaya başlayacaksan, sen de biraz bir şeyler vermelisin. Open Subtitles حسناً, ولكن إن بدأت بطرح الأسئلة فقد تحذرها
    Tamam, ama sorular sormaya başlayacaksan, sen de biraz bir şeyler vermelisin. Open Subtitles حسناً, ولكن إن بدأت بطرح الأسئلة فقد تحذرها
    Gergin olduğunu görürlerse, biri sorular sormaya başlar. Open Subtitles إن رأؤك متوترا شخص ما سيبدأ بطرح الأسئلة
    Bence teras katımdan gittin ve sorular sormaya başladın. Open Subtitles أعتقد أنكَ تركتَ الشقة و بدأت بطرح الأسئلة
    Ama burada tek başıma ortalıkta dönüp sorular sormaya başlarsam, bu şüpheli görünecektir. Open Subtitles لكن لو حضرت أنا هنا بمفردي وبدأت بطرح الأسئلة ، يبدو أمراً مثيراً للريبة
    sorular sormaya başlamamalıydım. Open Subtitles لم يكن ينبغي أن أبدأ بطرح الأسئلة.
    - sorular sormaya başlayabilir. Open Subtitles قد يبدأ بطرح الأسئلة ويتحدث مع أصدقائه
    Louis'i Ross ile çalışması için kekledin... ..böylece birdenbire ayrılırsa Louis araştırmaya başlayacaktı. Open Subtitles لقد خدعتَ (لويس) كي يعمل مع (روس) حتى ما إذا غادر فجأة، فسيشرع (لويس) بطرح الأسئلة
    Dördünüze avukat bulmanızı öneririm çünkü hiç şüphe yok, polis çok yakında sorgulamaya başlar. Open Subtitles أنصحكم أنتم الـ4 بتوكيل محامين، بما أن الشرطة ستبدأ بلا شك بطرح الأسئلة قريباً.
    Bir süre sonra öyle bir birikme oldu ki insanlar soru sorarlar diye bir önceki geceden çıkartamadım. Open Subtitles بعد فترة ,أصبحت الكومة كبيرة للغاية لا أستطيع إخراجها في الليل و إلا سيبدأ الناس بطرح الأسئلة
    O zaman doğru soruları sormaya başlayın. Open Subtitles إذن ابدؤوا بطرح الأسئلة الصحيحة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more