"بطلاقة" - Translation from Arabic to Turkish

    • Çok iyi
        
    • mükemmel
        
    • düzgün
        
    • akıcı bir şekilde
        
    • Akıcı şekilde
        
    • Çince
        
    • Loosely
        
    • iyi derecede
        
    • akıcı olarak
        
    • ve akıcı
        
    • konuşan
        
    Aslında Çok iyi İngilizce konuşur ama güzel kadınların yanında böyle şirinlik yapıyor. Open Subtitles إنه يتحدث الإنجليزية بطلاقة يظن فقط أن هذا جذاب أمام امرأة جميلة
    Evet, hem de Çok iyi. Bana bu arabayı göster. Open Subtitles نعم و بطلاقة انا اريد ان اشاهد هذه السيارة
    Misyoner olan ana ve babasından... mükemmel bir şekilde Çince konuşmayı öğrenmişti. Open Subtitles والتى تتحدث الصينية بطلاقة تعلّمتها من أبائها التبشيريين
    Punjabcayı çok düzgün konuşuyorsun! Open Subtitles انت تتكلم باللغة البنجابية بطلاقة
    Daha çok, sürekli gelişen bir hiyeroglif dili biliyorum gibi, kendi geliştirdiğim bir dil ve akıcı bir şekilde anlıyor ve derinlemesine düşünebiliyorum. TED إنها أكثر من أن لدي هذه اللغة المتطورة باستمرار من الهيروغليفية التي قمت بتطويرها وحيث أستطيع أن أفهمها بطلاقة وأفكر بشكل عميق بها.
    Diğer taraftan çocuk muhtemelen Akıcı şekilde abuk sabuk konuşabiliyor. Open Subtitles الفتى من الناحية الاخرى يفترض انه يتحدث لغة الطلاسم بطلاقة
    Çince konuştuğunun ve Shanghai'da yol yordam bildiğinin farkında değildim. Open Subtitles آسفة لم أدرك أنك تتكلم المندرين بطلاقة وتعرف طرقات شنغهاي
    "Hold on Loosely." Oyun, set, mars! Open Subtitles "تماسك بطلاقة." انتهتِ اللعبة، انتصار!
    İngilizceyi Çok iyi derecede bildiğini de biliyor muydun? Open Subtitles هل تعلم ايضاً انها تتحدث الأنجليزية بطلاقة ؟
    4 dili akıcı olarak konuşuyor ve yarım düzineden fazlasını anlayabiliyor. Open Subtitles يتحدث أربع لغات بطلاقة ويمكن الحصول عليه في نصف دزينة أخرى
    Çok iyi Fransızca biliyor. Tercümanlık yapmayı kabul etti. Open Subtitles إنها تتحدث الفرنسية بطلاقة , و يسرها أن تترجم لكما
    Çok iyi Fransızca biliyor. Tercümanlık yapmayı kabul etti. Open Subtitles إنها تتحدث الفرنسية بطلاقة , و يسرها أن تترجم لكما
    Aslen Rusyalı, ama yalnızca birkaç yıldır burada olmasına rağmen dilimizi Çok iyi kullanıyor. Open Subtitles هي من روسيا ، ولكن المُدهش هو إجادتها للغة الانجليزية بطلاقة بالرغم من أنها تعيشُ هنا منذ سنوات قليلة
    mükemmel İngilizce konuşur. Open Subtitles إنه يتحدث الإنجليزية بطلاقة يظن فقط أن هذا جذاب
    İngilizceyi mükemmel konuşurum, Bay DEA. Open Subtitles يمكنني أن أتكلم أنكليزية بطلاقة ياسيد من قسم مكافحة المخدرات
    Sarisin, yirmilerinde, mükemmel Ingilizce... Open Subtitles شعر أشقر في العشرينات وتتكلم الانكليزية بطلاقة
    Punjabcayı çok düzgün konuşuyorsun! Open Subtitles انت تتكلم باللغة البنجابية بطلاقة
    Ne var Rusçayı düzgün konuşamıyorsam. Open Subtitles نعم أنا لا أتحدث الروسية بطلاقة
    Doktorlar, Fransızca anlama yeteneğini tamamen yitirdiğini... ama yerel bir şiveyle olsa bile... akıcı bir şekilde İngilizce konuştuğunu saptadılar. Open Subtitles واكتشف الطبيب انه فقد التفاهم مع الفرنسيين ولكنه تحدث الانجليزية بطلاقة وكان بلهجة خاصة لم يفهموها
    Doktorlar, Fransızca anlama yeteneğini tamamen yitirdiğini... ama yerel bir şiveyle olsa bile... akıcı bir şekilde İngilizce konuştuğunu saptadılar. Open Subtitles وأدخل الى المستشفى وهو في حالة من الهيستريا واكتشف الطبيب انه فقد التفاهم مع الفرنسيين ولكنه تحدث الانجليزية بطلاقة
    Ben biraz Çince biliyorum, Akıcı şekilde de Taylandça. Open Subtitles إني أتحدث القليل من الماندرين و أتحدث التايلاندية بطلاقة و هذا ما أعرفه من لغات آسيا
    "Hold on Loosely." Open Subtitles "تماسك بطلاقة."
    Hepsi, iyi derecede İngilizce konuşuyordu. Open Subtitles و كلهن كانوا يتحدثن الانكليزية بطلاقة
    Belki o dili akıcı olarak öğrenmekten sadece bir eğlenceli yöntem kadar uzaksınız. TED فربما أنت على بُعد أسلوب ممتع واحد من تعلم تلك اللغة بطلاقة.
    Botswana'ya taşındığımızda, SiSwati'yi akıcı konuşan bir acemiydim. Ve hepsi bu. TED عندما أنتقللنا إلى بوتسوانا ، كنت لا أزال طفلة صغيرة وأتكلم سيسواتي بطلاقة وليس غير ذلك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more